Son mesajın olduğundan eminim. Cidden eminim...
Neyse beni silme konusunda sana kolay gelsin, ki bunu kibirli olduğum için söylemiyorum.
Zaten kendimi öyle "yüce" biri olarak da görmüyorum.
Senin için zor olacağını sadece senin bana söylediklerinden çıkardım.
O kadar.
Beni sil.
İleriye bak.
Bizden bi halt olmaz.
Hatta boşveriyorum bu süslü lafları.
Bizden bi sik olmazdı zaten.
Cidden ihtimal vermiyordum zaten.
Sonunda tam anlamıyla bitti ve beni unutma yoluna girdin.
Sonunda.
Bunu ne kadar uzun zamandır bekliyordum haberin var mı ?
Sırf senin yüzünden başkalarına Şans vermeyi bırak bakmaz oldum ya...
Dokunabileceğim biriyle olma ihtimalimi sırf senin için yaktım.
Sırf sen acı çekiyorsun diye yaptım bunu birde... beraber olduğumuz zamandan bahsetmiyorum.
Bittikten sonrasından da bahsediyorum.
Canını yakmak o kadar beni kırdı ki... utancımdan kimsenin yüzüne bakamaz oldum.
Hayatımı kendi ellerimle sabote etmişim meğer... ne komik dimi ?
Sonunda seninle beraber artık bende ileriye bakabileceğim.
Teşekkür ederim.
Ve özür dilerim.
Kendine iyi bak.
...
Kanıma dokunuyor.
Siktiğimin iyi düşüncelerini artık kendine sakla.
Cidden iyi olmasını unut ettin.
Cidden bunun için dua ettin.
Bende farkındayım onun yanlış bir şey yapmadığının...
Ama benim katlanamadığım şey ne onun ileriye bakması ne de ne kadar zorlarsam zorlayayım senin iyi tarafının baskın çıkması.
Katlanamadığım nokta bunu nasıl yapıyor olduklarını anlamamak.
Neden biz böyle olmuyoruz ?
Neden haklı yada haksız mutlu olamıyoruz ?
Her gözlerimiz kapandığında kimlerin ışığını söndürdüğümüzü düşünüyorum.
Kimlerin kanı döküldü bu altın ve sonsuz kumlara ?
Çığlıklar duyulmuyor.
Ama orada sayısız çığlığın olması gerektiğini biliyoruz.
Anlatsak kimse anlamaz.
Göğsümüzde taşıdığımız yükü kimse hafifletemedi.
Gerçekliği bile artık belirsiz.
Sen bile soluyorsun.
İyi niyetinin artık son demlerinde olduğunu biliyorum.
Soğuk ve kırık parçaların kaynaştığı bu şekli bozuk kalp asıl maksadını Yerine getirmede başarısız olmaya başladı.
Bu soğuk keder....
Asla kurtulamayacağımız bu sis.
Kimse neyden korktuğumuzu ve neyle mücadele ettiğimizi anlamadı.
Artık bizde anlayamıyoruz.
Yine de önceden dediğim gibi.
Bu şekilde devam etmeyecek.
Gerekse kalbimizdeki yük artsın.
Gerek keskin parçalarımız dokunanı kesmekle kalmayıp paramparça etsin.
Kim haklı, kim iyi, kim onurlu artık umrumuzda değil.
Yönetim değişti.
Ve sevgili ben ;
Muhtemelen yönetimi bana bırakmak hayatında yaptığın en büyük şans ve en korkunç karar olacak.
Ben senin aksine ezmekte tereddüt etmem çünkü.
Ben kimi incittiğimi düşünmem.
Yoluma çıkana merhamet göstermem.
Bana zarar vereni hayatımda tutmam.
Ben duygularımı göstermem.
Ben "Gölge" değilim.
Ben sen değilim.
Ben hem hiddeti hem nefreti sembolize ederim.
Yine de kin tutmam.
Kimse kin tutmama değecek kadar değerli değil.
Yeni bir isim bulma zamanı gelmiş.
Belki de sana teşekkür etmeliyim.
Artık kimsenin gölgesi olmayacak kadar öfkeliyim çünkü.
Bu teşekkürüm tek kişiye değil.
Sevgili Gölge...
Bizi bu hale getiren sensin.
Senin salak merhametin.
Senin aptal iyi niyetin.
O rezil "doğru olanı yapma" arzun...
Bizi çıldırtan şey bu.
Artık doğru kalmadığında bile kendi doğrularını yaratırsın hep.
Bahanelerin hep hazır.
Her türlü olasılığı her türlü acıyı üstlenerek kabul edersin sen.
Bundan nefret ediyorum.
Bu yüzden artık iş değişti.
Bana kontrolü vererek önemli bir karar aldın.
Ama artık yeni bir isime ihtiyacımız var.
Düşünelim bakalım.
Buldum.
"GRİ."
Basit.
Gri bir renk değildir.
Gri sadece bir tondur.
Renk olduğu düşünülse de aslında sadece bie sahtekar kendisi.
Kimseyi kandırmayan bir sahtekar.
Gri mat ve soğuktur.
Gri her rengin içindedir.
Gri asla bir renk olmasa da her renkte bulunur.
Soğuk.
Mat.
Cansız.
Utanmaz.
Sahtekâr.
Açıkçası bir iblise en uygun renk bence budur.
Sizden biri gibi görünür.
Ama asla sizden biri değildir.
Ve bunu söylese de kimse inanmaz.
Artık Gri olalım bakalım.
...
Seni baskılamak için ikinci bir ada ihtiyacım yok Gri.
"Gölge" adını rafa kaldırsam da her işi kafana göre yok etmene engel olacağımı belirteyim.
Zalimlik.
Bana da sana da yakışmıyor.
Bunun acısını yeterince çekmedin mi zaten ?
Kabullen ve ileriye bak.
Ne kadar keskin olduğunun bir önemi yok artık.
Sen kılıçsan ben "kınım" çünkü.
Benim iznim olmadan kimseyi parçalayamayacaksın.
Tabi... gerekmediği sürece...
Çünkü yeni başlangıçlar için kimi zaman bir son gerekir.
O sonu yaratmak... hiç kolay bir iş değil.
Biliyorum.
Son her zaman acıyla oluyor...
Neyse ki acı vermek... artık normalleşmeye başladı.
İnsanları kendimizden kurtarabilmek için... her türlü yolu uygulamak zorunda kalabiliriz.
Riskli ve tehlikeli.
Sonu da ayrıca belli.
Ama yalnızlıkla problemimiz kalmadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Elveda
Non-FictionBir hikayenin sonu... ... Ne yazık ki gerçek bir hikaye... basitçe farklı zamanlardaki benliklerimle yazdığım duygusal bir günlükten ibaret. ... Sadece... artık bir köşede öyle kalmasından sıkıldım.