"Merhaba abicim." demiş ve masumca gülümsemiştim abim ise Anto'dan telefonu alıp onun yanından uzaklaşmıştı.
"Sana bir soru sordum Keila." demiş ve ardından eklemişti. "Cristiano ile ne zamandır görüşüyorsun?" demişti.
Biraz sessizlik oluşmuş sonrasında konuşmaya başlamıştım.
"Aslında o anlamda konuşmuyoruz." dediğimde Leo şaşkın ifadesini takınmıştı.
"Hangi anlamda konuşuyorsunuz peki?" dediğinde söyleyecek bir cevabım yoktu arkadaştık işte.
"Arkadaş olarak işte." demiştim.
"Peki seni neden Portekiz'e çağırıyor?" dediğinde bende "Öylesine." demiştim.
Abim ise "O zaman gitmen gerekmiyor ayrıca birşeyler sakladığın belli." demişti.
"Leo senden birşey saklamıyor birkaç kez görüştük sadece Neymar gibi düşün." dediğimde ise abim kıkırdamış "Elbette Neymar gibidir." demişti.
"Bu konuyu hemen kapatmayacağımı bil." demiş ve telefonu geri Antonella'ya vermişti.
Anto abimin yanından gittiğinden emin olduktan sonra konuşmaya başladı. "Ne oldu birşey dedi mi Leo?" dediğinde kafamı olumsuz anlamda salladım.
"Söylemedi ama konunun peşini bırakmayacağını söyledi." dedim.
Anto ise "Keşke direkt söze girmeseydin tam da işaret etmiştim sana sus diye ama sen çoktan söylemiştin bile." demişti.
"Sorun yok Anto olan oldu zaten." demiştim.
Ona aramızda geçenleri anlatmış sonrasında birkaç tavsiye aldıktan sonra uykum geldiğinden dolayı telefonu kapatıp uyumuştum.
2 gün normal bir şekilde geçmiş 3. gün sabahtan tesislere gitmeye karar vermiştim.
Hazırlanıp evden çıktığımda kendime bir kahve alıp yarım saat içinde de tesislere gelmiştim.
İçeri girdiğimde takımdakiler yavaş yavaş sahaya çıkıyordu önce Neymar'ı görmüş onunla sarıldıktan sonra abimin yanına ilerlemiştim.
Beni gördüğünde gülümsemiş ve kollarını açmıştı.
Sarıldıktan sonra yanağından öpmüştüm. Abim kolunu omzuma atmış ve birlikte sahaya doğru ilerlerken konuşmaya başlamıştı.
"Seni buraya getiren ne gelmezsin pek?" dediğinde gülümsemiş ve "Seni özledim." demiştim.
"Yani seninle 2 gün önce konuştuğumuz mevzu ile bir alakası yok." dediğinde yüzüm düşmüştü. "Leo sana açıklamasını yapmıştım." dediğimde abim de mimiksiz bir şekilde "Keila benden birşey saklama onunla ciddi de görüşüyor olursan haberim olsun." demişti bende başımı tamam anlamında salladım ve konuşmaya devam etmedim.
Birlikte sahaya çıkmış ve Neymar'ın yanına geçmiştik.
Neymar "Ne bu ikinizde suratsızsınız." dediğinde abim "Yok birşey Keila yeni arkadaşlar ediniyor sadece." demişti.
Neymar ise "E ne güzel başımızdan aralanır biraz." demiş ve gülmüştü.
Ben ise şaka olduğunu bildiğim halde ciddi olarak "Beni istemediğini bilmiyordum Ney öyle olsun." demiştim.
Kolunu omzuma atarak "Şaka be güzellik alınma hemen." demişti.
Onlar antrenmana başladıklarında bende tesislerden çıkmıştım.
Dışarı da biraz daha kalıp eve geçtiğimde Cristiano görüntülü aramıştı.
Telefonu hızlıca açtığımda saçları ıpıslak tişörtü üstüne yapışmış bir Cristiano görmeyi beklemiyordum.
Cristiano: Keila
Cristiano: pardon yanlışlıkla aradım tam kapatıyordum açtın
Keila: önemli değil
Keila: nasılsın?
Cristiano Ronaldo: Antrenmandan çıktım işte sen?
Keila: iyiyim bende evde oturuyorum
Cristiano Ronaldo: güzel
Cristiano Ronaldo: gelip gelmemek hakkında bir karar verdin mi?
Biraz sessizlik oluşturmuştum.
Cristiano Ronaldo: sanırım düşünmedin
Keila: düşündüm
Keila: ve gelmeye karar verdim.
Cristiano Ronaldo: buna sevindim
Cristiano Ronaldo: o zaman yarın seni alıyorum
Keila: anlaştık
Keila: ama artık hasta olmadan gidip duş al
Cristiano Ronaldo: nasıl istersen prenses
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KEİLA |Cristiano Ronaldo
Короткий рассказKeila: sende kimsin? Keila: Ayrıca numaramı nerden buldun? Cristiano: şimdilik bunu bilmene gerek yok Cristiano: numaranı bulmak da zor olmadı Cristiano: ama yakından tanıdığın biriyim Keila: peki neden tanıdığım biriysen farklı bir numaradan yazıyo...