𝕭𝖊𝖓𝖎𝖒 𝖐üçü𝖐 𝖐ı𝖟ı𝖒 (gxg)

Bölüm 22

"Pınar bak çekil şuradan elimden bir kaza çıkacak" dediğimde pınar önümde kollarını kavuşturmuş tip tip bakıyordu

"Çekilmiyorum ne yapacaksın?" Dedi

Allahım bana sabır ver

"Bak insanca bir şey söylüyorum ama görüyorum ki insani davranışlar göstermemek için çaba sarfediyorsun, eğer biraz daha böyle davranırsan sana ısrarla istediğin şeyi yapacağım" dediğimde Pınar kaşlarını çatmıştı, cümlemi anlamaya çalışıyordu.

"Çekil şimdi" dediğimde yine çekilmedi.

Pekâla, istediği şey bu galiba.

Dizimi karnına geçirdiğimde acıyla eğildi, eğilmesiyle onu yere ittim sonra yanına çöktüm ve konuştum "insan gibi davranmayı öğrendiğinde yanıma gel" diyip ayağa kalktım.

Onun üstünden atlarken 'yanlışlıkla' eline bastım "pardon" diyip lavabodan çıktım, arkamdan ettiği küfürleri duyuyordum en sonunda o küfürler kendisine fırın küreği gibi girecekti ya.

Ders zili çalınca merdivenlere yöneldim o sırada Asrını bi' kızla konuşurken gördüm, kız 32 diş gülümsüyordu.

Ne konuşuyorlardıda bu kadar gülüyordu bu kız ya.

Merdivenlerde yanlarından geçerken kıza göz ucuyla baktım, yan sınıfımızdaki kızdı.

Yanlarından geçip giderken Asrının bana seslendiğini duydum ve arkama döndüm

"Efendim?" Dedim yapmacık bir gülümsemeyle

"Naber" dedi asrın

"İyi, görüşürüz" dediğimde "Dur ya, bi' şey mi oldu? Neden böylesin?" Dedi

"Bir şey olmadı Asrın, ders zili çaldı ve derse gitmem gerek." Diyip oradan ayrıldım

Sınıfa girdiğimde ahıra girmiş gibi hissetsemde pek yadırgamadım bu durumu.

Sırama geçip oturduğumda Ayça sınıfa elinde meyve sularıyla girdi, sıraya oturduğunda sınıftaki birisi konuştu

"Kızım kantindeki bütün meyve sularınıda sen tüketiyorsun ha" dedi

Bu kimdi amına koyayım? Çocuğu inceledikten sonra adını hatırlamaya çalıştım

Aman neyse neydi adı.

"Sanane amına koyayım tasası sana mı düştü?" Dedim kaşlarımı çatarak

"Evet bana düştü var mı bir diyeceğin?" Dedi

"Varda dua et okuldayız geç sırana orda pineklen" dediğimde çocuk kaşlarını çattı

"Asıl sen dua et kızsın, erkek olsaydın yemiştin yumruğumu" dediğinde ayağa kalktım

"Ay öyle mi? Serçe parmağım kadar pipin var onuda ben kesmeyeyim istersen?" Dediğimde çocuk daha çok sinirlenmişti

"Ben seni dövmesini bilirdimde" dediğinde lafını kestim

"Ee seni durduran şey ne? Gelsene" dediğimde "Beni bekle çıkışta seni yakalacayacağım" dediğinde gözlerimi devirdim

Ayça kolumu tutup bana baktı "Adal tamam otur uğraşmaya değmez bununla" dediğinde yerime oturdum

İlkokul çocuğu gibi çıkışa çağırılmayı sevmezdim ama bekleyeceğim bunu mecbur

"Yok ayçam ya ben bununla uğraşıcam" dedim

"Adal gerek yok boş ver" dedi ayça

"Gerek var, bu eniğe bi yumruk atmadan içim rahat etmez, geceleri gözüme uyku girmez vallahi" dediğimde Ayça ofladı

"Tamam ama bende geleceğim" dedi

"Tek başıma bir şey olmaz merak etme" dediğimde Ayça başını olumsuzca salladı

"Hayır, madem benim yüzümden kavga ediyorsun banada sana yardım etmek düşer" dediğinde hoca sınıfa girmişti.

--

Ayça karşımda meyve suyunu yudumlarken konuşmaya başladı

"Gitmeni istemiyorum, takma bu kadar o çocuğa işte" dedi

"Olmaz diyorum ayça, gideceğim işte Allah Allah" dedim

Ön masamızdaki asrınla göz göze geldim sonra bakışlarımı Ayçaya çevirdim.

"Aman be kızım sana laf anlatanda kabahat" dedi

"Ayça yürü bahçeye çıkalım darlandım içerde" dediğimde Ayçada benimle beraber ayağa kalktı.

"Bir şey diyeceğim, sizin Asrınla aranız mı bozuk?" Dedi

Kaşlarımı çatarak sorusuna cevap verdim "Ne alaka? Neden böyle bir şey sordun ki?" Dedim

"Ya hiç konuşmadınız bugün, bi de bi' tane kız var sürekli yanında onunla çok samimiler" dediğinde kendimi huzursuz hissettim

"Çok samimilerdi öyle mi" dediğimde Ayça başıyla onayladı.

Bahçeye çıktığımızda bahçeye değilde savaşa çıkmış gibi hissettim.

Karnıma sertçe yediğim topla nefesim kesilmişti bir kaç saniyeliğine, karnımı tutarken en sonunda derin nefes alabilmiştim.

"İyi misin?" Dedi Ayça

"Ayça gazi oldum lan" dediğimde sınıfta tartıştığım çocuk geldi yanımıza, eğilip topu aldı ve sırıtarak konuştu

"Pardon ya" dediğinde çocuk ensesine bi' basket topu yemişti

Etrafımıza baktığımda bize doğru gelen Asrını gördüm

"Ne yapıyorsun lan sen?" Dedi çocuk

"Pardon ya" diyip yerden basket topunu aldı asrın

Çocuk sessizce bir küfür mırıldanıp Asrına bakıp gitmişti.

"Nasılsın" dedi Asrın karnıma bakarak

"İyiyim" dediğimde yanımıza Asrının sabah konuştuğu kız geldi

"Asrın hadi gelsene" diyip Asrının elinden tuttuğunda Asrın bana baktı

"Şey görüşürüz" diyip gittiğinde zil çalmıştı.

Onlara bir kere daha bakıp içeri girdik.