Okuduğu kağıt Taehyung'un kalbini durdurmuştu.Bir daha göremeyecek, uzun süre bakamayacaktı o yıldız gözlere, bir daha tutamayacaktı o narin elleri,
bir daha şiir okuyamayacaktı o güzel adama.Her şey bitmişti,Taehyung da bitmişti.
Kalbi acıyordu hıçkırarak ağlıyordu kimseler duymuyordu onu. Yıllardır duymadıkları gibi. Bir tek Jungkook duymuştu onu, o da onu öylece bırakıp ortadan çekip gitmişti.Hayır ne olursa olsun o gözlere son kez bakarak veda edecekti, sevdiği adamı başkasıyla evlendirmeyecekti canı pahasına da olsa yapacaktı bunları.Yere düşen nergis çiçeğini ve şiiri aldı"Biz nergis çiçeği gibi imkansız olmayacağız sevgilim"dedi bağırarak.
Sonra ise saraya doğru koştu bir plan yapmalıydı bugün onun son şansıydı, Jungkook ondan yardım istiyordu o da yardım edecekti onu kurtaracaktı.
Ama saraya giremezdi , tam o sırada saraya giren askerleri gördü evet bulmuştu nasıl saraya gireceğini.
Koşarak aşağıya indi, yıllar önce esir alınan Kuzey Krallığının askerlerinin kıyafetlerini giyip o saraya sanki askermiş gibi girecekti zaten saray da şuan çoğu kişi yarın ki nişan için hazırlık yapıyordu akşam gidicekti sevdiği adamın yanına, eğer Jungkook onu istemezse son kez gözlerine veda edip gidecekti ve içinde ki aşkı da sonsuza kadar susturacaktı....
Annesinin saraya geri döndüğünü gören Jungkook koşarak annesinin yanına gitti."Taehyung'a mektubu verdin mi?"diye sordu."Evet verdim oğlum, sonradan koşarak buraya geldim"dedi annesi.Taehyung acaba üzülmüşmüydü yoksa umrumda bile değil miydi diye merak ediyordu Jungkook, acaba onun bana yardım et çağrısını Taehyung anlayabilecek miydi , gelip ona yardım edecek miydi yoksa her şey bitmiş miydi? diye düşünerek odasına gitti.
Kesik sol eline baktı o elin altında atan kalp şimdi ondan çok uzaktaydı,sonsuza kadar hemde...Saat gece 10 sularıydı Taehyung kimseye yakalanmadan saraydan kaçmıştı elinde askerlerin kıyafetleri vardı, ormanda üstünü değiştirdi.Hiç gitmediği ve asla gideceğini düşünmediği saraya şimdi sevdiği adam için gidiyordu . Saraya adımını atmıştı kalbi deli gibi atıyordu biri onu fark eder diye çok korkuyordu ama korkusu Jungkook'a olan aşkından az olduğu için fark etmiyordu bile, o sadece Jungkook'u bir kez daha görebileceği için mutluydu.
Fakat önemli bir detayı kaçırmıştı koca sarayda nasıl bulacaktı ki Jungkookun odasını,işte şimdi tüm plan çöp olmuştu.Tam bunu düşünürken Jungkookun annesini karşısında görmeyi beklemiyordu, hemen yanına gitti "Size önemli bir şey söylemem lazım hanfendi" dedi ve onu kenara kimsenin olmadığı yere götürdü sonra yüzündeki peçeyi çıkarttı.Karşısında Taehyung'u görmeyi beklenmeyen kadın aniden şaşırdı tam bağıracakken Taehyung onun ağzını kapattı "Buraya sadece Jungkook'u son kez görmek için geldim lütfen bana izin verin, söz bir daha karşınıza çıkmayacağım ama lütfen bana yardım edin"diyerek elini ağzından yavaşça çekti.
"Sana nasıl yardım edebilirim ben?"diye sordu kadın.
"Bana Jungkookun odasını gösterin, içerde uzun kalmayacağım söz veriyorum."dedi.
Kadın biraz düşündü aslında Jungkook'ta Taehyung'u görünce mutlu olurdu,"Tamam ama sakın onun kalbini kıracak bir şey yapmayın eğer ona yanlış bir şey derseniz sizi burdan canlı çıkarmam." dedi.
"Onu üzecek şeyi ben değil siz yapıyorsunuz onun canını yakacak bir şeyi asla yapmam."dedi.Kraliçe önde Taehyung arkasından Jungkookun odasını gidiyordu, önlerinde kocaman bir kapı vardı demek ki Jungkookun odası burasıydı."Sizi içerde yalnız bırakacağım,söz verdiğiniz gibi içerde fazla durmayın"diyerek Taehyung'un yanından ayrıldı.
Kadının ardından Taehyung heyecanla kapıyı açtı ama asla böyle bir manzarayla karşılaşacağını düşünmüyordu.
Jungkook yatağında bir bebek gibi uyuyordu hemen kapıyı kapattı ve Jungkook'un yanına gitti.
Ona yaklaştıkça kalbi daha hızlı atıyordu ki fakat jungkookun yanına gidince büyük bir şok yaşamıştı.Bu dağda gördüğü Jungkook değildi yüzü solmuş,gözlerinin altı uykusuzluktan morarmıştı ama yine de güzelliğinden bir şey kaybetmemişti hala çok güzeldi.
Sonra sol elinde olan sargı bezini gördü ardından da kırık aynayı da görünce elini kestiğini anladı, kalbine dokunduğu eli kesmişti hemde.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
nergis çiçeği,tk
Fanfiction[TAMAMLANDI]✓ "Nergis çiçeği sever misiniz bayım? "Evet çok severim, bayım.Peki bayım nergis çiçeğinin anlamını biliyor musunuz?" "Hayır bayım" "Nergis çiçeğinin anlamı imkansız aşk,sevipte kavuşamamaktır." "Umarım bir gün Nergis çiçeği gibi imkansı...