Elimden geleni yaptım.
İyi okumalar.Arkadaşlarınla kafede otururken saate baktın.
Saat akşamüzeri dört dü.
- Aa kalkmam lazım.
Akşam sekizde yine bir partide garsonluk işi var oraya hazirlanmam lazım.
Arkadaşların seni onaylayıp seni yolcu ettiler.
Hemen otobüse binip çalıştığın organizasyon şirketine gittin.
Şirkete girdiğin gibi soyunma odasına gidip ünüformanı giyip yaka kartını taktın.Kendine aynada son bir kez bakıp ünüformanı düzelttin.
- Hadi bakalım işe.
Umarım iyi geçer.
Herşey hazırlandıktan sonra seninle birlikte ayarlanmış altı garsonla beraber organizasyon şirketinin servisine bindin ve iş yapacağınız parti salonuna gitmeyi bekledin.
Vardığınızda çok heyecanlıydın.
Gördüğün kadarıyla çok ihtişamlı bir yerdi.
Oldukça lüks ve mükemmel duruyordu.
Arkadaşların kendi aralarında konuşurken duymuştun.
Ünlü bir iş adamının verdiği bir partiymiş.
Ayrıca çok da çapkınmış.
Sürekli tek gecelik ilişkileriyle güdeme oturmuş bir adam olduğu söyleniyordu.
Parti daha başlamamıştı.
Bir iki kişi vardı misafirlerden ama daha salon tam oturmamıştı.
Sen de bu adamı çok merak ediyordun.
Bu yüzden personel odasına gidip telefonundan adını arattın." Bonten Mikey."
Gördüğünde biran durakladın.
Çok yakışıklıydı.
Model gibiydi.
Ama ilişkiler konusunda kötü bir üne sahipti.
Ayrıca mafya olabileceğine dair teoriler de yazıyordu.
Zaten sana bakacağını da düşünmüyordun.
Ayrıca olmamalı diye düşünüyordun çünki ilişkide aldatılma korkusu vardı sende.
Biri personel odasının kapısını açtı.
Garson şefiydi.
Size çabuk olmanızı ve davetlilerin hepsinin geldiğini söyledi.
İçki ve çerez servisine başlamanız lazımdı.
Sen de bir tepsi kapatın ve renkli olan kadehlerden birkaç tane dizdin.
Bir iki tane de çerez tabağı
Etraf çok kalabalıktı.
İğne atsan yere düşmeyecek bir şekildeydi.
Klasik müzikler dört bir yandan kulaklara çalınıyor, herkes birbirleriyle sohbet ediyordu.
Çoğu ünlü iş adamlarından oluşan davetlilerdi.
Sadece bir iki tanesini haberlerden tanıyordun.
Etrafta dolaşıp tepsideki içkileri çabucak bitirdin.
Tepsiyi yeniden doldurman lazımdı.
Tepsiyi yenileyip çıktın.
Çıktığın gibi kapıyı kapamak için döndüğünde aniden biriyle çarpıştın.Mikey ani çarpışmayla arkasına döndü.
Kolları bir refleks ile harekete geçti ve seni belinden kavradı.
O sırada panik olduğundan tepsi yere düştü ve bardaklar kırıldı.
Neyseki kimsenin üzerine sıçramamışlardı.
Mikey ve sen dönüp kaldığınız sırada bu gürültü büyük sessizliğe yol açmış ve milletin size dönmesini sağlamıştı.
Mikey normalde bu tür sakatlıklardan nefret eder ve azarlardı ama seni görür görmez beğenmiş ve seni incelemekten başka bir tepki verememişti.
Konuşmayı Mikey başlatıp sana " iyi misin ? "
Diye sorduğunda, içinde olduğun durumu fark edip hemen onun kollarından kurtuldun ve birkaç kere eğilerek özür diledin.
Eleman şefi gelip seni baya bir azarladı ve seni Mikeynin yanında rencide etti.
Mikey o adama sonra haddini bildirecekti.
İlk görüşte aşık olduğu kadına böyle davranamazdı.
Hemen buraları toparlayacağına dair bir şeyler gevelerken kırık bardakları toparlamaya çalıştın.
Sen onlarla ilgilenirken herkes olaya karşı ilgisini kaybetmişti.
Yine klasik müzik etrafta yankılanıyordu.
Mikey ise hâla tependeydi.
Seni süzüyordu.
Sen de bunun farkında olduğundan dolayı stresliydin.
Panik olmuştun.
Ellerin titrediği için bir cam parçasını alırken işaret parmağını kestin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yandere anime senaryoları .
FanfictionUYARI! ⚠️⚠️ Bu bir saplantılı aşk durumudur . Bazen rahatsız edici söylemler, eğlemler vs olabilor okurların bilgisine . Rahatsız olabilecek okurların başka kitaplara gecmesini rica ediyorum.😊⚠️ ⚠️Baktım böyle şeyler benim dahil çoğu kişinin dikkat...