Yandere Hiroshi Shinsou.

852 30 10
                                    


Sabah kalktın.
Önceki haftaya göre hiç enerjin yoktu.
Çünki bir hafta önce sevgilinin seni aldattığını öğrenmiş ve ilişkiye son vermiştin.
Ona karşı bütün duygularının gitmiş olması gerektiğini biliyordun ama kolay unutan biri değildin.
Yersiz yere kendini üzüp duruyordun.
Yatağında bir sağa bir sola döndün.
İç çekip yatağında doğruldun.
Hiçbir şey yapasın yoktu.
Evden bir çıkabilsen kendine gelebilirdin ama evden de çıkmak için çok yorgun hissediyordun.
Telefonun çalınca dönüp komidine baktın.
Normalde kimseyle konuşmak içinden gelmiyordu ama arayan en yakın arkadaşındı.
Ve eğer onun telefonunu açmazsan eski sevgilin için kendini üzdüğünü anlayacak ve sürekli tepende konuşacaktı.
Sesini düzenleyip telefonu açtın.
- Alo?
+ Naber bebek?
- İyi senden naber ?
+ Sesine n'oldu ?
- Birşey olmadı.
+ Bana bak sakın o bok çuvalı için saatlerce ağladığını söyleme.
- Ne?
Hayır tabii ki.
+ O zaman neden sesin çatlamış ?
Ofladın.
Arkadaşını kandırmak hiçbir zaman kolay olmamıştı.
O yüzden kabul etmek durumunda kaldın.
- Off tamam ağladım.
+ Aptalsın sen.
Ne diye değmeyecek bir piçe o kadar üzülüyorsun.
Hayır anlıyorum sevdin onu ama artık anlaman lazım senin sevgine layık değil.
Sen şimdi kahvaltı falan da yapmadın değil mi salak.
Bekle beni geliyorum.
- Canım şuan birşey kaldıramam vallahi.
Nolur sonra.
+ Sus.
Geliyorum.
- Tamam.
Yine her zamanki gibi hiçbir itiraz edememiştin.
Hiç dinlemezdi seni.
Tabii bazen çok iyi sonuçlara yol açardı.
Bazen de...

Kapı alacaklı gibi çalarken sen mutfakta şu içiyordun.
Aniden gelen kapı sesiyle neredeyse suyu püskürtüyordun.
Aceleyle kapıya gidip açtın.
Arkadaşın iki dolu poşeti yere fırlatır gibi bırakıp banyoya doğru koştu.
- AY SIKIŞTIĞM!
Arkasından kıkırdadın.
Herzaman seni güldürmeyi başaran biriydi o.
Orta okuldan beri arkadaş olduğun ve sana tek bağlı kalan kişiydi.
Poşetleri alıp mutfağa götürdün.
Bir poşette kahvaltı için bir sürü şey vardı.
Diğerinde ise bir sürü abur cubur.
Hem de en sevdiklerinden almıştı.
Sen malzemeleri yerleştirirken arkadaşın da rahatlamış bir şekilde mutfağa girdi.
- Oh be vallahi patlicaktım.
- Hoş geldin bu arada.
- Hoş bulmadım hiç.
Ne bu halin?
Sen o piç için kendini salmışsın resmen.
Burukça ona baktın.
Arkadaşın sana kıyamadığı için seni üzebilecek cümleler kurmayı kesip sana sımsıkı sarıldı.
Sırtını sıvazlayıp saçını okşadı.
- Tamam bebeğim.
Bu da geçicek.
Merak etme ben yanındayım.
Sen de ona sımsıkı sarılarak karşılık verdin.
- İyiki varsın.
- Sen de bebeğim sen de.
Bir anda popona saplattı ve enerjik bir şekilde hareket etmeye başladı.
- Hayde.
Hayde bir şeyler yiyelim de sonra hazırlanıp çıkalım.
Nefes alalım azıcık.
Sen de gülüp ona katıldın.
Beraber kahvaltıyı hazırlayıp masaya oturdunuz.
Kahvaltı yaparken senin eski sevgilin hakkında dedikodu yapıp arkasından dalga geçtiniz.
Daha sonra sen duşa girip kendini yeniledin.
Sonra güzel bir şekilde hazırlandın.

( Bir güzel bunu buldum siz isterseniz başka şekilde hayal edebilirsiniz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

( Bir güzel bunu buldum siz isterseniz başka şekilde hayal edebilirsiniz.)

Arkadaşın seni elinden tutup döndürdü.
- Vay vay vay.
Beraber gülüşüp evden çıktınız.
İlk önce biraz sahilde dolandınız sonra bir kafeye gidip kahve içtiniz.
Daha sonra bir avm ye gitmeye ve kazaları gezmeye karar verdiniz.
Girdiğiniz her kazada bir şeyler deniyim fotoğraf çekindiniz ve geri çıktınız.
Avm den çıkıp yemek yemeye gittiğiniz sırada bir yavru kedi gördün.
Simsiyah ve pofuduktu.
Onu sevmek istedin ve yanına çömeldin.
Arkadaşın da kediyi salmanı bekliyordu.
Nerede kedi görsen sevmeden geçemezdin.
Sen severken biri size doğru koştur koştur yaklaştı.
Üzerinde veteriner markası yazan yeşi bir önlük giyiyordu.
Yanınıza geldiğinde ellerini dizlerine koyup nefeslendi.
- Merhaba.
- Merhaba ?
Kediyi kucağına alıp ayağa kalktığın sırada sorarcasına mor saçlı genç adam'ın merhabasına karşılık verdin.
O hemen konuşmaya girdi.
- Bu yaramaz dükkandan kaçtı da.
Bir arkadaşına bir ona baktın.
- Öyle mi buyurun o zaman.
Kediyi ona uzattın.
İsmini bilmediğin genç adam kediyi senden aldı.

Yandere anime senaryoları .Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin