3

9.8K 519 264
                                    

"Oha lan noluyo?"
"Arda sakin ol koçum!!"
"İşte benim kardeşim ;)"
"Potayı kırdı æminaaa "
"O göklerde kartal gibiydi."

Beden dersinde sanki çok güzel basket atmış gibi Arda'yı övüyorlardı arkadaşları. Ne yani bende dört kişiyi geçip potanın boyu kadar zıplayarak basket atabilirim. Çok basit bir basketti :P.

"Bu daha başlangıç Mert." dedi Arda.
"Diyosuuun. Daha benim yapacaklarımı görmedin ama?" diye karşılık verdi Mert.
"Göster o zaman kardeş." dedi Arda'da sırıtarak.

Okulumuzun mükemmel bir basketbol salonu vardı. Sınıfın bütün kızları oturmuş, sınıfın erkeklerinin yaptığı basketbol maçını izliyorlardı. Okulun popüler üçlüsünden, adının Selin olduğunu duyduğum kız Arda'dan 'hoşlanıyordu' ve onu "sevgi dolu" gözlerle seyrediyordu. Ben ise en önde, nasıl basketbol oynanmaz onu izliyordum. Basketbol oturdu ağlıyor şuan.

"Off errrkek yaaaaağğğğ." diye bağırdı Selin, ağzını yamulta yamulta.
Arkadaşları, kızın bu haliyle dalga geçiyordu fakat o bunu çokta umursuyor gibi görünmüyordu.

Ben kızlara bakarken bir anda topun bana geldiğini fark ettim. Topla yüzüm arasında santimlik mesafe varken reflekslerim hayatımı kurtarmıştı.

Topun yüzüme gelmesini engellesem bile anlık bocalamıştım. Topu görüş alanımdan çektiğimde Arda'yla göz göze geldim.
"Şşt. Tuvalet fırçası." dedi. "Öylece duracak mısın yoksa topu gelip biz mi alalım?" dediğinde Selin ve yanındakiler haykıra haykıra gülüyordu. Topu üzerine sert bir şekilde fırlattım.

Bu davranışım Selin Hanım'a batmış olacak ki "Yavaş olsana be, aptal!" diye bağırdı. Susmayı tercih edecektim ama bu kıza bir şey demeyince götü kalkıyordu. Ona "Bence yavaş olması gereken sensin." dedim. Bir şey anlamadığı belli olunca "Sevgilin olduğu halde erkeklerle buluşan ve şimdi de bir başkasını seyre dalan sensin değil mi? Hızın 120 kilometre. Yani yavaş olması gereken sensin." dedim sırıtarak.

"Hergün zorbalığa uğrayan ben değilim ama."
"Hergün errkek diye yalvaran da ben değilim" dediğimde sinirlenmişti. Özellikle 'errkek' kelimesini vurgulayarak söylemiştim.

Pick me'liği tutup sinirden ağlamaya başlayınca salonu terk etti ve arkadaşları da peşinden gidiverdi.
Onlar gidene kadar arkalarından bakmıştım. Onların her zaman bana yaptığını bu sefer ben onlara yapmıştım. Alay dolu sözleri yüzlerine vurmuş, öylece gitmelerini oturup izlemiştim.

Tekrar maç izlemeye döndüğüm sırada yine basket atan Arda bana bakıyordu. Ona bakmamla yine göz göze geldik. Onun yerine diğerlerini izlemeye başladım. Çünkü bu dünyadaki en çok nefret ettiğim ikinci kişiydi...

ㅤㅤㅤ
ㅤㅤㅤ

Dırırım.

Sizce Melih'in dünyadaki en çok nefret ettiği birinci kişi kim olabilir?


ZorbardaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin