16.Bölüm:Harcadıkça kazan

123 5 1
                                    

(Çağrı)

Cemre bize oyun oynuyordu telefonumuza mesaj geldi.

Oyunun ilk kurbanları bizdik.

Ben ve ege!

Eğer birini harcamazsak mesajlarımız ifşa olacaktı.

Akşam olunca eve gittim.Kapı aralık'tı.

Nesrin artık git değil hayatımızdan sen o kaza günü oğlunla beni ölüme sürüklerken herşey bitti.'

Babam bağırıyordu.Ne dediklerini duyunca ellerim titredi.

Ne yapacağımı bilemedim.

Gitmek ve gitmemek arasında kaldım.

Sonra kapıyı çekip gittim.

'Çağrı!'

Peşimden gelmişlerdi ama ben çoktan taksiye atlamıştım.

Her zaman gittiğim tepeye gittim.

Bağırıp içimdekileri boşaltmalıydım.

Hayatım yalan benim hayatım yalan!!

Ama ben bunları hakettim.

Şimdi çevremde kimse kalmadı yaptıklarının cezasını çekiyorum.

Kimsem yok ..

Ya Zeyno ona gitsem .. .

Ama beni affetmedi ya yine istemezse ??

Kendimi onun yanında güvende hissediyordum burada üşüyorum o olmadan üşüyordum.

Yine taksi'ye bindim zeyno'ya gittim.

Başta mesajıma cevap vermese de sonra geldi.Gözlerimden birkaç damla yaş geldi olanlar ağrıma gidiyordu.

'Sabah artistlik yapıyordun noldu?'

Benim senden başka kimsem yok .. yokmuş!!

'Noldu korkutmasana insanı..'

Bu gece bana düşman olmaktan vazgeçer misin? Sana ihtiyacım var zeyno ..

Dama gittik.

'Bende diyorum babam neden bu kadından nefret ediyor. .. annem beni öldürmeye çalışmış Zeyno!! Hani diyordun yaa benim hayatım yalanmış diye benimki de kötüymüş..'

Zeyno bana sarıldı.

Ağlamaya başladım.

'Ağla içinde tutma. ..'

Sarılmayı bırakınca gözyaşlarımı sildim.Bana destek olmak ister gibi elimi tuttu.Dikkatlicw yüzüne baktım.

Bana gülümsedi birkaç dakika sonra elimi bıraktı.

Sen üşüyor musun battaniye falan getireyim mi?

'İyi olur bu gece bir yere gitmek istemiyorum zaten..'

'Nasıl yaa burada yapamazsın? '

Sonra bir fikir bulmuş gibi hemen kalkıp beni kaldırdı 'Gel ben bir yer biliyorum!'

Sessizce ve eğilerek sokağa çıktık.

'Zeyno nereye?'

Birazcık yürüdük.

Alilerin evinin yanına geldik.

'Merdivenler da en çıkalım, ' dedi alilerin çatısına çıkan merdiveni gösterdi.

Ben çıktım arkamdan Zeyno da çıktı.

Etrafa bakınca battaniye koltuk falan gördüm.

'Burada her şey varmış!'

'Evet.Ali ve arap'la bazen burada kalıyoruz.'

Battaniye'nin altına girdi.

Nasıl yaa tek battaniye'nin altında mı olacaktık?

Bende yanına gittim.

Kafasını göğsüme yasladı.

'Biliyor musun? Çaresiz hissettiğin zaman burası çok iyi geliyor.'

Ellerimi nereye koyacağımı bilmiyordum bir elimle koltuğu tutarken diğer elimle battaniye'nin ucunu sıktım.

'Evet güzelmiş gerçekten..' dedim.

'Vefa'nın öldüğü ilk zamanlar hep buraya çıkardık. ' Zeyno ağlıyordu.

Burası anılarımızla dolu.Vefa gitse de anısı bizimle.Unutulmuyor.

'Ben tekrar çok özür dilerim ..' dedim.

'Ben özür dilerim.Senin canın çok sıkkın ben bu konuları acmamalıydım..'

Zeyno yanağımı okşadı. 'Şimdi iyi misin? Nolur üzülme.'

Elini tutup avucunu öptüm.

'Sen yanımdasın yaa iyiyim.'

Zeyno tekrar sarıldı.

Bu sefer onu sıkıca sardım.

'Bana ilaç gibi geliyorsun.Artık annemi görmek istemiyorum gerçeği gördüm.Bu yüzden çok daha iyiyim..'

Ertesi gün..

Birbirimize sarılarak uyumuştuk.
Uyandım.

Zeyno'nun saçlarını yana ittim.

Yanağına küçük bir öpücük kondurdum.

Battaniye'yi sıkıca üzerine örttüm ve kapşonumu başıma geçirerek gittim.

Sessizce oradan uzaklaştım.Babamı evden çıkarken gördüm henüz onunla karşılaşmaya hazır değildim.

O gidince eve girip eşyalarımı hazırladım.

Mesaj gelmişti.

Zeyno'nun dolabına hediyeni koy.

Ne hediyesinden bahsediyor bu manyak!! Manyak herif seni bir bulursam..

Bu kara melek denen kişi kimse bir an önce bulmalıydık formamı giyip çantamı hazırlayınca okula gittim.

Dolabımı açtım ve ne hediyesi diye baktığımda uyuşturucu olduğunu gördüm.

Allah kahretsin!!

... ... ... ...

#Zeyçağ-TozluzeyçağHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin