(Zeyno'dan)
Ali ve cemre'yi el ele görmek asla istemiyordum ama karşımdaydılar.
Üzüntüyle çağrı ve ege'nin yanından ayrıldım bir içki daha aldım.
Arap geldi.
'Zeyno o meyve suyu değil!''Bende diyorum bunlar niye eşki eşki!'
'Aferin Zeyno aferin..'
'Afferim' diye tekrarladım.Midem bulanıyordu.Arap bana kahve getirdi gitti.
Cemre ve Ali karşımda duruyordu yakışıyorlardı kabullenmek zor olsa da öyleydi.
Kahve içerken ege yanıma geldi az önce Arap ile ali hakkında olan konuşmalarımızı duymuş sanırım. Ali'den hoşlandığımı anlamıştı.
Kahve falı bakma bahanesiyle ege '...Çıkmaz bir yolun sonunda olduğunu görüyorum.Çık şu yoldan' dedi.
Kesin ali'yi sevdiğimi anlamıştı.
Ege Hazal ile gitti çağrı geldi.'Yine ne diyor bu?'
'Boşver!!'
'Dans edelim mi?'
'İs-te-mi-yo-rum.Yanlışlıkla canını sıkacağım istemiyorum bunu yapmak..' dedim. Yalnız kalmak istediğimi söyledim gittim.
Başımı dizime yaslayıp merdivenlere oturdum.Ege haklıydı bir seçim yapmalıydım.Ali yoluna bakıyor bende yeni bir yol seçmeliydim.Ege de çağrı da benimle ilgileniyor farkındayım.Sadece kimi seçeceğimi bilmiyorum.O sırada Hazal geldi.Ege'nin ve çağrı'nın bana iddia amacıyla yaklaştığını söyledi.
Görüceğiz bakalım kim kiminle oynayacak madem onlar benimle oynuyor bende onlarla oynayacaktım.
Şimdi değil ama şu an hiç oyun oynayacak havamda değildim.
Ali ve cemre el ele geldi.Onları duyunca başımı kaldırdım izlemeye başladım.Ben asla cemre'nin yerinde olamayacaktım.
O an kucağıma biri bir şey koydu.Çağrı kağıttan çiçek yapmış zaten kafam da güzel kokladım.
Sonra elini uzattı.Kalktım yani sadece dans edecektik.Dans ederken 'çok güzelsin' dedi.Kendi etrafımda döndüm.Başım dönmeye başladı tam düşecek gibi olunca belimden tuttu Bende onun boynuna kollarımı sardım.Başımı göğsüne yaslayıp gözlerimi kapadım: 'Başım dönüyor..'dedim.
(Çağrı'dan)
Zeynep çok sarhoş olmuştu dans ederken durduk yere gülüyor düşecek gibi sağa sola yalpalıyordu.
Bu yüzden belinden tuttum biliyorum çok yaklaşmıştım başka zaman olsa tokadı yerdim.Ama sarhoştu kendinde değildi.
Ellerini boynuma sarmış göğsüme yaslanmıştı.Heyecandan nefes bile alamıyordum.Kalbim yerinden çıkacak gibi çarpıyordu.
Alilerin olduğu tarafa baktım.Ali ve cemre gitmiş.Arap da iyice kendini kaybetmişti.
Zeyno: 'Sen benden hoşlanıyor musun? Kalbin deli gibi çarpıyor..' dedi.
Zaten sarhoştu bunları belki hatırlamazdı.
'Gel yerimize geçelim.Yorulmuşsundur.'
Zeyno 'Yok ben böyle iyiyim.Senin yanında kendimi güvende hissediyorum.'
'Zeyno ege'nin bahsettiği boya meselesi ne?'
Zeyno: 'Duvar boyası işte duvara sürülüyor biliyor musun?' Yine gülmeye başladı.
Kız kendinde değildi,daha da söylemesi için zorlamadım.
Anın keyfini çıkardım.Başımı zeyno'nun incecik boynuna gömdüm.
Saçlarının kokusu burnuma doluyordu başımı döndürüyordu.Beni cezbediyordu.
Bir elimi yukarı kaldırıp zeyno'nun saçlarını okşadım.
'Ohaa laan çüüüşş!!'
Arap'ın sesiyle hemen ayrıldık zeyno'da gülüyordu.Bir an düşecek gibi oldu.
'Oo Arap! Sen mi geldin yaa.. Çağrı da bana sarılıyordu böyle böyle.' diyerek kahkahalarla arap'a sarıldı zeyno.
'Ben şimdi sarılacağım bu sincap'a!!'
Ali'de geldi: 'Ne oluyor oğlum?'
'Fırsatçı! Ahtapot gibi sarılmış kıza!!'
'Sananee Arap yaaa hadi gidelim biz! Benim uykum geldi.'
Arap: 'Gidelim canını yediğim..'
Ali: 'Ben cemreyle vedalaşıp geliyorum.'
Zeyno bana el salladı: 'Bayy Bayy' Yine gülüyordu.
Onlar gitti.Hazal yanıma geldi.
Hazal: 'Oo bakıyorum da birileri çok fena aşık olmuş!! '
'Nereden çıkarıyorsun?'
Hazal: 'Gördüm çağrıcıgım!!'
'Senin saçmalıklarını dinlemek istemiyorum ben eve gidiyorum!!' dedim gittim.
Bu gece olanlar neydi öyle yaa?
Aklımdan çıkmıyor dans edişimiz sarılmamız..
Eminim zeyno sarılmamızı hatırlamayacaktı.Sus sus..
Deli gibi çarpan yüreğimi susturmaya çalışıyordum yutkundum.
Eve gittiğim gibi uyumak için odama çıktım.Yatamıyordum.Heyecandan uyuyamamıştım.3 saatlik uykuyla sabah uyandım.
Tüm gece partide olanları düşündüm he şu boya meselesi!!
Erkenden evden çıktım.Zeyno'nun evinin önüne geldim.Orada mavi bir duvar vardı.Ege ile Zeyno dün burada mıydı??
Boya kokusu vardı yeni mi boya yapıldı diye elimi sürdüm kontrol ettim.Yeniydi!!
O sırada Arap ensemden tuttu.
'Noluyor lan!!'
'Ne işin var oğlum burada?'
'Zeyno'yu görmeye geldim.'
'Sebep?'
'Sebep Zeyno!'
'Sen kahvaltı da yürek mi yedin?'
'Olabilir.'
Tartışmamızı zeyno böldü.
'Senin ne işin var burada'
'Buradan geçiyordum.Okula beraber gideriz diye düşündüm.'
Aslında yolumun oradan geçmesi mümkün değil.1 saatlik yolu Zeyno için gelmiştim ama henüz zeyno'ya ondan hoşlandığımı söyleyemezdim.
'Atla madem '
'Tamam geç arkaya' diyerek bisikleti tuttum.
Zeyno ve Arap güldü.
Arap: 'Zeyno'yu arkasına alacak adam anasının karnından doğmadı!!'
'Hayatta binmem arkasına!!' Onlarda söylediğimi tekrar etti.
'Tamam taş kağıt makas yapalım.: dedim.Elimizle taş kağıt akas yaptık.
Ben kazanmıştım ilk defa şanslıydım bende şaşkınım!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
#Zeyçağ-Tozluzeyçağ
Hayran KurguBölümlerin içinde kopukluk olan yarım kalan sahnelerimizi tamamladım.İlk bölümden başlayıp ayrıntılı ve uzun uzun yazdım.Bu sefer başrol almav değil başrollerimiz zeyçağ yani umarım okuyan beğenir.