Merhabalar <3
Dayanamadan geldim, umarım iyisinizdir.
Keyifli okumalar<3
İnsan, ailesini seçemiyor.
Hayatımın anahtar cümlesi bu. Ailemi seçemedim ama birilerini ailem yapabildim.
Birileri; daima yanımda olduklarını hissettiğim dostlarım, kardeşlerim ve kalbimde taşıdığım adam.
Ben her ne kadar ailemi seçemediğim için üzgün ve öfkeliysem, biyolojik annem ve babamda bir o kadar benim gibi bir evlatları olduğu için üzgün ve öfkeli.
Sonuçta, istenmeyerek olan bir çocuğum.
Korunmalarına rağmen olduğum için ve beni aldırmak için geç kaldıkları ekstradan öfkelilerdi, hayata ve en çokta bana. Bunu yanımda çekinmeden defalarca tartıştıklarından dolayı biliyorum.
Çünkü, ben seçtim anasını satayım doğup onların çocukları olmayı, aynen.
Onlara göre abim yeterliydi hem uslu hem yetenekli bir çocuktu. Babamın sesi çınladı kulağımda, 'Keşke erkek olsaydın, o zaman seni sevebilirdim.' evet erkek olup, abimin izinden gitseydim beni severlerdi. Neticede para ve şöhreti kim sevmez...
Onların sevgisini istemeyi bırakalı baya oluyor, hayatıma bağladıkları prangaları söktüğümde ise henüz on iki yaşındaydım. Abim, babaannem ve dedem sayesinde kurtulmuştum onlardan.
Abim, onları seviyordu çünkü ona hiçbir zararları dokunmamıştı ama beni daha çok sevdiğini söyleyip onlardan uzaklaşmıştı.
Artık sanırım, benden uzaklaşıyor.
"Kanaryam, buradaymış."
Duyduğum sesle gözlerimi devirdim, Altay'la olan tartışmalarından sonra ona hiçbir şey demeden oradan uzaklaşmıştım. Bir tek, arkadaşlarıma ve Altay'a yalnız kalmak istediğimi söylemiştim. Yalnız olmak istediğimde geldiğim yerlerden birindeydim, Şükrü Saraçoğlu stadının karşında kalan tepede oturmuş stadyumu ezberlercesine inceliyordum.
Ona dönmeyeceğimi anladığında, gelip benim oturduğum kayaya oturdu. "Bir şey sermeden oturmuşsun, karnın ağrır senin." deyip üzerindeki ceketi çıkarıp beyaz tişörtüyle kaldı. "Hadi abim kalk sereyim bunu," hiçbir tepki vermeden stadyuma ve çevresinde geçen arabaları izlemeye devam ettim.
"Eğer bunu sermezsem, yarın tüm gün karnın ağrır ve Altay'ın yanında gaz falan çıkarabilirsin."
Zihnimde, o anlar canlandığında yüzümü buruşturdum. Tamam, insanlık hali eyvallahta yine de rezil bir durum. Ona bakmadan hafifçe buz tutmuş totomu kaldırdım. Şu an zafer kazanmış gibi bana baktığına emin olduğum abim ceketini oturduğum yere serdiğinde geri oturdum.
Kendisi donmaya başlayabilir, benim için sorun yok.
"Sende üşürsün gel beraber oturalım üzerine demen gerekirdi."
Aynen, birkaç saat önce olsaydı derdim ama şimdi umurumda değilsin hacı ya, donman beni hiç alakadar etmez.
Benden bir cevap almadığında sıkıntılı bir nefes verdiğini duydum, "Senden uzak olması için yaptım."
Bana ne zaman yakın olmuştu ki?
"Senin popüler olduğunu görmüş. Sana ulaşmaya çalıştığını fark ettim ve buna engel olmak istedim sırf sen üzülme diye." burundan nefes verir gibi güldü, "Ama yine üzüldün."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Saman Sarısı | Altay Bayındır✓
Fanfiction"Kovalarken hayatımı yakalandım sana bir an..." 26.12.2022