Stars In Your Eyes ✓

19

Merhaba

...

Elinin içinde duran yumuşak eli okşarken gözlerinden akmak için direnen yaşları tutmaya çalışıyordu. Onun yanında ağlamamalıydı. Kendisine sahip çıkmalı ve güçlü durmalıydı ki Minho da kendisinden güç alarak hayata tutunabilsin.

Sevdiği adamın yüzüne bakarken hafifçe gülümsedi. Diğer elini uzatarak yanağını hafifçe okşadı. Onu öyle çok özlemişti ki bu özlemin tarifi yoktu.

Sesinin tınısının güzelliğini başka hiçbir melodide bulamazdı. Gözleri en parlak yıldızlardan bile daha parlaktı. Saçları en özel ipekten bile daha yumuşaktı.

Lee Minho öyle güzeldi ki, tüm dünyayı karış karış gezseniz dahi ondan daha güzelini bulamazdınız.

"Hyung, seni özledim. Bu kadar ayrı kaldığımız yetmedi mi? Sence de artık bir cevap verme vaktin gelmedi mi? Çabuk ol hyung. Senden cevap gelmeyen her gün biraz daha ölüyorum çünkü."

Ve daha fazla gözlerinde biriken yaşlara direnemeden onları serbest bıraktı.

Minho'nun onu duyduğundan ve cevap vermek için kendisini ne kadar zorladığından habersiz bir şekilde ağlamaya başladı.

...