Merhaba
...
Hep birlikte Minho'nun kaldığı odanın önünde sessizce duruyorlardı. Bu sefer kalabalıklardı. Çünkü diğer arkadaşları da gelmişti. Jisung ve Chan her gün oradaydı ama diğerleri sırasıyla onları yalnız bırakmamak için birer birer geliyorlardı. Bugün ise hep beraber gelmeye karar vermişlerdi.
Jisung sırtını duvara yaslamış bir şekilde yorgun gözleriyle odanın içerisine bakıyordu. Tek bir hareket bekliyordu sadece. Tek bir hareket. En ufak bir belirti.
Ama yoktu.
Hyunjin, Jisung'un bu haline bakıp hafif bir iç çekti. Yanına yaklaşarak elini omzuna koydu. Ani gelen temasla irkilen Jisung kendisine gülümseyerek bakan arkadaşını görür görmez hızla boynuna sarıldı ve gözyaşlarını akıtmaya başladı.
Hyunjin ise ellerini Jisung'a dolayarak sırtını okşadı sakinleştirmek adına. Dolan gözlerini de kırpıştırdı ağlamamak için. Zaten hem Jisung hem de Minho'nun en yakın arkadaşı olarak Chan yeterince kötü durumdayken onlara destek olmaları lazımdı.
Jisung'un saçlarını okşarken onlara dolu gözlerle bakan Felix ile göz göze geldi. Felix hızla gözlerini silerek buruk bir gülümseme yerleştirdi yüzüne. Hyunjin de gözlerini açıp kapayarak cevap verdi ona.
O sırada gelen sesle birlikte doktorların Minho'nun odasına girdiğini gördüklerinde hemen ayrıldılar birbirlerinden. Jisung panik olarak ne yapacağını bilememişti.
"Chan hyung ne oluyor? Minho'ya kötü bir şey mi oldu? Hyung ne oluyor?"
Yaklaşık bir on dakika sonunda odadan çıkan doktorla Jisung hızla yanına gitti.
"Doktor Hanım kötü bir şey mi oldu? Lütfen doğruyu söyleyin."
Doktor hepsinin yüzüne bakarak kocaman gülümsedi ve ardından hepsini sevinçten ağlatacak cümleleri kurdu.
"Hastamız tedaviye yanıt verdi. Hem de büyük bir gelişme katedecek değerde bir yanıt. Böyle giderse birkaç güne uyandırabiliriz onu. Geçmiş olsun."
...
:)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Stars In Your Eyes ✓
FanficThe water's getting colder, let me in your ocean, swim. Minsung. Minific.