33

65 9 3
                                    

Merhaba.

...

Açık olan bahçe kapısından içeri girdiğinde Minho'nun koltukta oturup kitap okuduğunu gördü. Kocaman gülümseyerek parmak uçlarında yavaş ve sessizce yürümeye başladı.

Koltuğun arkasına geldiğinde bir anda eğilerek sevgilisinin yanağını öptü. Minho ani gelen öpücükle irkilse de hemen toparlanarak gülümsedi ve kafasını koltuğun sırtına yaslayarak alttan Jisung'a baktı.

"Bu öpücük beni kesmedi ama. Ne yapsak ki?"

Jisung muzip bir şekilde konuşan Minho ile kıkırdadı ve cilveli bir şekilde ellerini Minho'nun yanaklarında gezdirdi.

"Hm, bilmem ne yapsak ki?"

Minho da hemen Jisung'un kolunu tutarak koltuğun yanından dolanarak önüne gelmesini sağladı ve kendisine doğru sertçe çektikten sonra kucağına düşürdü bebeğini. Jisung kucağında yerini aldıktan sonra ellerini beline sıkıca sardı ve burnunu burnuna sürttü.

"Hm, ne yapalım biliyor musun? Ben bu güzel dudaklarını doyana kadar öpeyim, ne dersin?"

Jisung da alt dudağını ağzının içine alarak emdi ve geri bıraktıktan sonra gülümseyerek başını salladı. Tam Minho dudaklarına eğileceği sırada elinde tuttuğu çiçek aklına geldi ve gözlerini kocaman açarak geri çekildi.

Minho ise anlamayarak ona baktığında Jisung bahçeden kopardığı sarı bir çiçeği ikisinin yüzlerinin arasına getirdi.

"Bahçede bunu saçıma takmaya çalıştım ama olmadı hep düştü. Sen taksana Minho, lütfen." Dudaklarını büzerek ve gözlerini kocaman açarak lütfen derken Minho ona nasıl hayır diyebilirdi ki?

"Sen iste yeter ki güzelim." Çiçeği Jisung'un ellerinden aldı ve saçlarını güzelce düzelttikten sonra sol kulağının üzerinden saçlarının arasına geçirdi. Ardından sağlam dursun diye hemen yanlarındaki sehpanın üzerinde duran Jisung'un tel tokalarından birini alarak çiçeğin dalını da içine alacağı şekilde saçına taktı.

Geri çekilerek bebeğinin güzel yüzüne baktı ve derince iç çektikten sonra bir elini sağ yanağına yaslayarak içi gidercesine baktı sevgilisine.

"Çiçeği güzelleştirdin."

Jisung duyduğu şeylerle yanaklarının hafifçe allanmasına engel olamadı. Kirpiklerinin altından Minho'ya bakarken Minho dayanamayarak eğildi ve dudak kenarına küçük bir öpücük kondurdu. Sonra alt dudağının hemen altına bir öpücük daha kondurdu. Dudaklarını sürterek yukarı çıktı ve ikisinin dudaklarını birbirine yaslayarak bir süre öyle kaldı.

En sonunda dudaklarını hareket ettirerek sevgilisinin zaten aralık duran dudaklarının arasına kendi dudaklarını yerleştirdi ve alt dudağını kendisine hapsetti.

Sevgilisini doya doya öptükten sonra nefes alması için biraz zaman tanıyarak geri çekildi. İki elini de Jisung'un yanaklarına yasladı ve alınlarını da birbirine yasladı.

Biraz soluklandıktan sonra hafifçe geri çekilerek bebeğinin kapalı gözlerine ve aralık dudaklarından hızlı hızlı aldığı soluklara, hafifçe allanmış yanaklarına baktı.

"Şu güzelliğine ebediyete kadar şahit olabilmek için vazgeçebileceğim şeylerin sınırı bile yok Jisung."

...

Stars In Your Eyes ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin