Oylama:
- ... Dün alışveriş yapmaya gittiğimde siz ve sevgiliniz de oradaydınız ve tartışıyor görünüyordunuz. Çıkışa ilerlemeden önce ona sarhoş olmamı emin ol istemezsin bir hata yapıp seni öldürebilirim tarzı bir cümle kurduğunuzu duydum ve bu cümleyi kurduğunuzda içki reyonundan bir şeyler alıyordunuz. Siz kasaya gittiğinizde dükkânlarda çalışmakla ilgili bir duyuru yapıldı borçlanacak olmanıza rağmen alışverişi bırakmadınız. Bu durumda bildiklerime dayanarak sizi katil seçebilirim elimde elle tutulur tek kanıt budur.
Kadın bir hışımla kafasını kaldırıp gözündeki yaşları sildikten sonra öne doğru atılıp tükürürcesine konuşmaya başladı.
- Bu oyuna katılmasının tek sebebi düğünümüz için para kazanmak olan zavallı nişanlımı öldürdüğümü mü düşünüyorsunuz? Komik olmayın her ilişkide tartışmalar olur onu öldüreceğim seviyede bir tartışma değildi bu.
Kim olduğunu bilmediğim orta yaşlı bir adamın konuşması ile kafamı sesin geldiği yöne çevirdim.
- Yani müstakbel kocanızı öldürme potansiyeliniz olduğunu kabul ediyorsunuz.
Kıza yardım amaçlı etrafını çevreleyen insanlar birer birer kızdan uzaklaşırken kız insanları daha da korkutan bir kahkaha attı.
- Peki, hadi beni oylayın. Sonuçta katil olmadığımı fark edince bu iğrenç oyuna devam edeceğiz ve benim bu saatten sonra bir kaybım kalmayacak.
Hoparlörden gelen iğrenç sesle herkes kafasını o tarafa çevirdi.
"karşınızda duran ekranda bütün yarışmacıların kaldığı ev numaraları bulunmakta bu ekrandan ölen kişileri görebilir oylama sonunda da her yarışmacının karakterini görebilirsiniz. Oylayacağınız kişinin numarasını kolunuzdaki saate yazmalısınız. Oylarınız her daim gizli kalacaktır. Oylama üç saniye içinde başlayacak oy vermek için bir dakikanız var."
Ekranda üç saniye geçtikten sonra bir ses geldi. Oylama başlamıştı. Çoğunluk kıza oy verecek gibi duruyordu katil değilse hiçbir şey değişmeyecekti bu durumda benim de ona oy vermem hiçbir şeyi değiştirmezdi. Saatime 20 yazdıktan sonra kafamı kaldırıp kıza baktım. Sinirli bir şekilde bir kendini suçlayan insanlara bir saatine bakıyordu. Oylamanın bitmek üzere olduğunu haber veren ekrana bakıp ellerimle oynamaya başladım.
"ÜÇ, İKİ, BİR! Oylama çokluğu ile 20 numara katil seçilmiştir. Oyun kaldığı yerden devam etmektedir. Karakterlerimiz şu şekildedir. Ölen 19 numara doktor, 17 numara katil ve 32 numara görgü tanığıdır geri kalan oyuncular ise halkı oluşturmaktadırlar."
Herkes şok olmuş aynı zamanda da korku barındıran gözlerini 17 numaraya çevirmişti ben ise hepsinin aksine 20 numaraya bakıyordum. Sert adımlarla 17 numaraya doğru ilerleyip aynı sertlikte tokat atıp kelimeleri zor seçtiği belli olur şekilde konuştu.
- Seni öldüreceğim sadece katil olacağım günü bekle.
20 numaranın restorandan ayrılması ile kimse daha fazla konuşmadan herkes teker teker restorandan ayrıldı.
Oyun gününün sabahı;
İğrenç alarm sesi ile uyandırılmamızın ardından kahvaltı yapıp evden çıktım. Karakterim halktan biri olmaktı bu da bütün gün boş olduğum anlamına geliyordu. Kimsenin gündüz vakti sokakta birbirini öldürebileceğini düşünmüyordum bu yüzden kitapçıya gidip işe başlayabilirdim. En azından günümü dolu ve para kazanarak geçirirdim. Benim gibi düşünen bazı insanlar olmalı ki sokakta yürüyenler ve formunu korumak adına spor yapanlar vardı. Aslında spor fikri benim içinde iyi olabilirdi sonuçta ölümle baş başa kalırsam sağlam bir vücuda ihtiyacım olacak gibi duruyordu. Kitapçının önüne gelince kulaklığı kulağımdan çıkartıp içeriye girdim. İçeride kimsenin olmadığını bilsem de bir cevap umuduyla bağırdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KATİL KİM!?
AcciónHükümetin tek bir isteği vardı insanları kuklaları haline getirmek. Gelişen teknoloji ise onların yararınaydı. İnsanlar artık para kazanmak için çalışmıyordu, yemek yapmak için uğraşmıyordu, birbirleri ile görüşmek için evlerinden çıkmıyordu, kitap...