"Sanki tüm hayatım boyunca yanlış melodiyle dans etmiş gibiyim.."
~3~
Sabahın erken saatlerinde kalktım. Saate baktığımda saat daha sabahın altısıydı. Tolga daha yatıyordu. Hemen ayağa kalktım yattığım yeri düzeltip Tolga'nın ateşini kontrol etmek için elimi yavaşça alnına koydum. Ateşi düşmüş gibiydi. Fark ettirmeden yavaş ve sessiz adımlarla evden çıktım.
En yakın otobüs durağına vardım ve otobüse bindim. En arka koltuğa oturup başımı otobüsün camına yasladım. Ve dışarıda yağan yağmuru izledim. Kış geliyordu, ve en sevdiğim mevsimdi..
(Yazarın Anlatımıyla)
Tolga uzandığı kanepede gözlerini yavaş yavaş açtıktan sonra hemen sağ kanepeye gozlerini çevirdi. Defne'nin orada olmadığını gördüğünde hemen yattığı yerden doğruldu. Defne ona haber vermeden çıkmıştı. Defne'yi merak ettiği için ne yapacağını bilmiyordu,Defne'nin telefon numarası da kendisinde yoktu. Hemen elini yüzünü yıkayıp ardından üzerini değiştirip evden çıktı.
Hasta olduğunda birkaç hafta kendini hep halsiz hissededi. Ama bu sefer öyle olmadı, sanki Defne'nin ona yardımı çok dokunmuştu. Evden çıkar çıkmaz önemli bir işini halletikden sonra arabasını alıp okulun yolunu tuttu.
(Defne'nin Anlatımıyla)
Eve vardığımda okul çantamı hazırlayıp evden çıktım. Yaklaşık on dakika içerisinde okula vardım. Hemen sınıfa çıkıcaktım ki kolumda bu sefer yabancı değil tanıdığım bir el hissettim. Hemen ona doğru döndüğümde şok oldum. Tolga, elinde karışık çiçekler ile bir buket elinde tutuyordu ve samimi ifadesi ile karizmatik bir şekilde duruyordu.
"Selam, dün akşam ölümden dönmemi kurtardığın için teşekkür ederim."
Dediğinde kendimi tutamadım ve kıkırdadım. Daha sonra bana uzattığı çiçek buketini aldım.
"Asıl ben teşekkür ederim, en sevdiğim çiçekler bunlar ve çok güzel kokuyorlar. Sen bu arada kendini iyi hissediyorsun değil mi?"
"Evet merak etme ve senin sayende."
Dediğine birlikte sınıfa gidene kadar sohbet ettik. Sınıfa vardığımızda sıramıza geçtik. Yanımdaki kız bu sefer gelmişti. Ona selam verdikten hemen sonra öğretmen sınıfa girdi. Ders oldukça hızlı geçti ve ben ders boyunca hep uyudum. Evet, sabahın altısında uyanmıştım tabii biraz yorgundum.
Dersler boyunca her derslerde uyudum resmen. İlk ders zili çaldığında koridorda öylesine dolaşırken bir kalabalığın bir afişe toplandığını gördüm. Hemen bende onlara katıldım ve fark ettim ki kalabalık ta Tolga'da vardı. Afişe bende göz gezdirdim. Afişte yarın kamp gezisi olacakmış ve bu geziye katılmak için yarın okula saat beşte gelmemiz gerekiyormuş. Saat beş mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölü Çiçekler
Fiksi RemajaAcıları içinde büyüyen, acıları içinde yaşayan iki genç; Tolga ve Defne. Acılar içinde yaşamaya devam ederlerken en sonunda bir yol onları buluşturur. Bu yol onların yoludur, bu yol acılarının son bulacağı yoldur. Acılar içinde başlayan hikayemize r...