Bölüm geldi yuh
JFMFKDIDMDKDIÖF NEYSE BU BOLUM VOK GUZEL BENFE CUNKU SADECE HYUNHO
yorum isterim her zamanki gibi 🥺👉❤️👈 lutfn
Simdiden teşekkür ederim, hadi bölüme geçelim.
İyi okumalarrr
...
00.12
"Söylediğim gibi çok ciddi bir şey yok, sadece boynunu fazla oynatmaması gerek yazdığım kremleri de düzenli bir şekilde kullanırsanız hiçbir şeyiniz kalmaz. Tekrardan geçmiş olsun"
Minho kafasını aşağı yukarı sallayıp teşekkür ettikten sonra nefesimi dışarıya verip cebimden telefonumu çıkarttım ve babamın 3 cevapsız çağrısı ile göz göze geldim.
Mahvedeceklerdi beni.
Hastaneye geldiğimizde zaten geçti ve o kadar çok sıra vardı ki bu saate kadar kalmıştık. Geç gittiğim yetmezmiş gibi boynumu da oynatamıyordum ve bunu umursamayacaklardı bile.
Mimho yanıma oturunca kafamı yavaşça ona doğru çevirmeye çalıştım.
"Hayır hareket ettirme dur"
Yanımdan kalkıp karşıma geçti ve derin bir nefes alıp verdi. Gözleriyle yüzümü inceledikten sonra dudaklarını araladı.
"Bu akşam bende kal"
Dediği şeyi duyunca kaşlarımı kaldırdım ve "olmaz" dedim. Kaşlarını çatıp cebinden telefonu çıkarttı ve birkaç şeye tıkladı.
"Sae Jin'e haber vereceğim"
Gözlerim sonuna kadar açılırken sedyeden indim ve telefonu elinden alıp arkama sakladım.
"Söyleme...endişelenirler"
Söylediğim şey midemi bulandırıyordu çünkü böyle bir şeyin gerçekleşmesi mümkün bile değildi.
"Ben ararım sen bir şey deme"
Tek kaşını kaldırsa bile bir şey demedi. Ondan uzaklaşıp telefonumu elime aldım ve Sae Jin'i aradım.
Birkaç çalıştan sonra açınca Felix'te kaldığımı söyledim. İnanmayıp araya babamı ve annemi de soktuğunda gerginlikten ölecek gibi oldum fakat birkaç sefer bağırıp yarın geldiğimde cezamı keseceğini söyleyip kapatmıştı.
Duvara tutunup titrek bir nefes verdim. En azından yarına boyun ağrım biraz daha geçmiş olurdu ve her ne yapacaklarsa katlanmam kolay hale gelirdi.
Resmen bana eziyet etmelerini kabullenmiştim ve sadece ne kadar hasarlı çıkarım diye düşünüyordum. Beterin de beteri bir haldeydim ve bunu haykıramıyordum.
Telefonu cebime koyup tekrar Minho'nun yanına döndüm ve "haber verdim" dedim.
Kafasını aşağı yukarı sallayıp yanıma geldi ve elini boynuma doğru uzattı. Nefesimi tutup yapacağı şeyi bekledim.
Parmaklarını hafif bir şekilde boynuma koyup okşadı ve "çok ağrıyor mu?" Diye sordu.
Bir adım geri çekilip "hayır" Diye mırıldandım. Nefesini bıkkınlıkla dışarı verip kafasıyla 'hadi' diyerek kapıyı işaret etti.
Peşinden ilerleyip birlikte dışarı çıktığımızda bahçedeki taksiye doğru yürüdüğünü gördüm.
İkimiz de arkaya bindikten sonra Minho yolu tarif etti. Yolculuk boyunca ikimiz de sesimizi çıkaramadık, çünkü ikimizin de düşüneceği şeyler vardı.
![](https://img.wattpad.com/cover/322862522-288-k78760.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
apocalypse, hyunho
FanfictionBugün dünden daha çok seviyorum seni, Yarın bugünden daha çok seveceğim. |şiddet, psikolojik baskı |minific