Katilinin kollarında bir ninni dinliyorsun.
Saçlarında parmakları, kana bulanıyorsun. Sokaklarda insanlar, çığlıklar, yakarışlar...
Bir meşale yanıyor, bir kadın gülüyor.
Elinde bir kürek mezarında bekliyor.
Ölümün sesi...
Ölümün gözleri...
Ölümü...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Şarkı:Twenty One Pilots- Heathens
"Karanlığı bölmek kadar zordu yaşamak, dans etmek kadar kolaydı bir insanın son nefesi olmak."
SIFIR ETKİSİ
Bazı insanlar katil olmak için doğardı. Hayat onları öyle bir seviyeye getirirdi ki ellerinde iyi olabilmelerine dair ufak bir umut bile kalmazdı. Kötüye karşı kötü olmakta sorun yoktu kimilerine göre, kendisi henüz birisini öldürmüş olmasa da iyi şeyler yaptığı da söylenemezdi. Yine de yaptığı kötü şeyleri arkasında bırakabilmek için bu duvarlara ihtiyacı vardı.
Onun silahı birilerinin hayatına son vermek değildi, onun silahı bu duvarlardı.
Yüzünün yarısını kapatan rengarenk desenleri olan bez parçasını düzeltirken elindeki sprey boyayı birkaç kez sallayarak havaya doğru hafifçe sıktı. Boyanın burun sızlatan kokusu başkalarını rahatsız edebilecekken kendisinin çok hoşuna gidiyordu. Etrafa dağılan toz zerrecikleri kırmızı boyanın kalıntılarına karışmıştı.
O grafiti sanatıyla uğraşıyordu. Yaptığı çizimlerle sosyal medyada hep viral olur ve çok beğenilirdi. Kimliği açığa çıkmasın diye hesabına kırılması çok zor olan bir şifre konulmuştu. Birileri şikayette bulunup sayfasını kapattırmaya çalışsa da erkek kardeşi sayesinde buna engel olabiliyorlardı.
Kardeşinin teknolojik şeylerle içli dışlı olması işe yarıyordu.
Hazırlıklı gelmişti.
Yanında bolca sprey boya vardı.
Daha çok siyasi konuları resmederdi.
Haliyle bu tip şeyler yasak olduğu için gecenin bir köründe ve yanında güvendiği bir arkadaşıyla yapardı bunu. Genelde arkadaşı bir köşede oturur sigarasını içerek telefonuna bakınırdı. Herhangi bir hareketlilikte onu uyarırdı ve sokağa bir araba girerse hemen gizlenir ya da kaçarlardı.
