03

551 73 72
                                    

kai
soobin

soobin
hm?

kai
neden seninle ayni yatakta yatamiyorum ben?

soobin
güvenemedim sana pek.
koltukta yatman en sağlıklısı.

kai
ask olsun ama
kac yillik arkadasinim

soobin
:d

kai
ya of
ben seninle uykum gelene kadar konusmadan uyuyamam ki

soobin
uykun gelene kadar mesajlaşırız.

kai
hayir canli canli sohbet lazim
YA ABI
seninle yatayim diye eve gitmiyorum
beni salonda yatiriyorsun
ayip degil mi

soobin
ya abi
arkadaşımdır diye seni yanıma alıyorum
elin ayağın rahat durmuyor?????

kai
taman ozur
ama cidden seninle yatmak istiyorum
sana sarilmadan uyuyamam

soobin
kendi evinde nasıl uyuyorsun?

kai
senin fotografina bakarak
amk mali
zorlama iste

soobin
hxlwhco2ixownx
tamam tamam gel hadi
ses yapma ama annem uyanmasın.

hızla kafamın altındaki yastığı alıp sessiz adımlar soobin'in odasına ilerledim. kapıyı ses çıkarmamaya çalışarak açıp içeri girdikten sonra telefonumun ışığını kullanarak yatağa yaklaştım.

soobin hafifçe güldü ve yorganı tutup kaldırdı. bana yarattığı alana hızla yatıp kocaman bir gülümseme ile ona baktım. "noldu lan? girdim yatağına işte."

"çok konuşma yersin tekmeyi." dedi gülerek.

sonrasında boş boş konuştum. sorduklarım ve söylediklerim ne kadar saçma olursa olsun bana karşılık veriyor, konuşuyordu. bu da bir kez daha ona çok aşık olmamı sağlıyordu tabii.

"soobin," gözlerini yummuş ve uyumaya hazırlanmıştı artık.

"hm?" diye mırıldandı. güçlükle araladı göz kapaklarını. uykulu, kısık gözlerle bana bakıyordu.

"iyi geceler." gözünü hafifçe öptüğümde tebessüm etti.

"hm hm."

onun huzurlu yüzünü seyrederken hafifçe kıpırdandım. içimde bir huzursuzluk vardı. sormak istediğim şeyi soramadığım içindi sanırım.

"soobin," diye fısıldadım boğuk bir sesle. "taehyun'dan hoşlanma tamam mı?" neden kendimi bok gibi hissediyordum? neden ağlıyordum? korkuyor muydum taehyun'un onu almasından? hayır, taehyun'dan başka biri de soobin'i tavlayabilirdi. bundan korkuyordum ben. "sevgilisi var onun. seni çok üzer." dedim titrek bir sesle. 

kollarını sıktığında ve beni daha sıkı sardığında uyumadığını anladım. "nereden çıktı şimdi bu?" dedi alçak bir sesle. uykusunu kaçırmıştım sanırım.

"özür dilerim." dedim. "uykunu mu kaçırdım?"

kendisini geri çekip yüzüme baktı. "nereden çıktı bu?" diye tekrar etti sorusunu. ciddiydi. ve ciddi soobin fena ateşliydi.

"taehyun tam senin hoşlanacağın tipte biri. korkuyorum." dudakları kıvrıldı ve saçlarımı okşadı yavaşça. "kai, taehyun'un kuzenim beomgyu ile çıktığını gerçekten de bilmiyor musun yani?"

gözlerimi kırpıştırdım önce. ardından hızla doğruldum. "ha?" sesli bir şekilde gülmeye başladığında sinirle omzuna vurdum. "medyum muyum ben? nereden bileyim sen söylemezsen? ben de diyordum okulun popüler çocuğunu nasıl tanıyor bu diye, beomgyu mu tanıştırdı?"

"hm hm. çok değil, üç aydır birlikteler. boşuna endişeleniyorsun yani. ben taehyun'a baksam o bana bakmaz."

"zevksiz ya, ondan." 

güldü. "beomgyu çirkin mi yani? söyleyeyim mi bu dediğini ona?"

"lütfen bunu bana yapma." panikle kolunu tutup sarstım. "beomgyu ömrünün sonuna kadar bana zorbalık eder soobin. lütfen söyleme soobin."

kolumu tutup beni kendisine çekti. bedenim bedeninin üzerindeydi şimdi.  yüzlerimiz çok yakındı ve kalbim bir yarışın tam orta yerindeydi anladığım kadarıyla. elini yüzüme çıkarıp baş parmağı ile gözümün altını usulca okşadı. "bir daha böyle saçma sebepler yüzünden ağlamayacağına söz verirsen söylemem." 

"soobin," kaşlarını kaldırdı. "ömrünün sonuna kadar en sevdiğin kişi olacağım ben, değil mi?"

"elbette. elbette öyle olacaksın."

"söz mü? söz mü soobin?"

"bir şartla." dedi. "bana ninni söyle." kıkırdadım. sesimi seviyordu.

"ilerde bir sevgilin olursa..." diye mırıldandım. "bu sözünü unutma olur mu?"

bana sarıldı. yüzümü boynuna gömmüştü. bu yüzden gözlerini de yüzünü de göremedim. "ilerde bir sevgilim olmayacak." dedi kulağıma. "ben sonsuza dek seninle ve evlat edindiğim kedilerimle yaşayacağım. mutlu son, tamam mı? şimdi uyu."

"rüyama gelecek misin?"

yine bir kıkırtı. dudaklarım kıvrıldı gülüşünü duyduğumda. onu güldürmeyi seviyordum. saçlarımı öptü. "geleceğim."

gözlerimi huzurla yumdum. "o zaman anlaştık," diye mırıldandım. "uyuyorum."

"iyi geceler." yatakta yan döndüğünde bedenimi aşağıya alıp yüzümü göğsüne sakladım. "iyi geceler soobin." diye karşılık verdim. uykuya oldukça yakınken ona ninni söylemeyi unuttuğumu fark ettim. fakat o kadar tatlı geldi ki o an onun göğsündeyken uyuyakalmak, açamadım gözlerimi de bilincimi de.

fal # sookaiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin