Hamburger Patates

14 3 0
                                    

Hayatımız yavaş yavaş normale döndü Hakimin davasının görülmesi ile ortalık daha da karışırken sorunlar çözüldü Gerçek suçlular, polis ve timler sayesinde yakalandı Hakim Fransa da güvenli yere götürülürken herkes rahatladı Bende buradaki aşamada hem hakimin hem de Ateş Mirza'nın yanındaydım Tercümanlık işini sürdürmüştüm

Olayların çözülmesi ile kızlar rahatça kreşlerine dönerken bende yeni işlerin peşinde koşmaya başladım Ateş Mirza da bana bir kaç çeviri işler paslarken, ek işlerimi de arttırmıştım Yavaş yavaş kendi işim için yatırım yapmaya başlamıştım

Bugün ise kendi sayfamın açılışını yapıyordum Eğer gerekli ilgiyi görebilirsem kendi yerimi açmak istiyordum Şimdilik ajanda, günlük plan kırtasiye ve takı işiyle başlıyordum Çok ucuza kaynak sağlayan yeri bulmuştum Eski bir iletişim ve medya mezunu olarak reklamımı da kolayca yapıyordum Ek işlerim sayesinde bir çevrem de oluşmuştu Ateş Mirza sayesinde önümde açılan yollara gurur yaparak arkamı dönmüyor, bir fırsata çeviriyordum

Bugün kızların kreşine bir etkinlik için davetliydim Tamamladığım paketleme işlerini de yanıma alarak yola çıktım Onları teslim ederken yeni işleri aldım Kızların yanına gittiğimde "annecim" diye koşarak sarıldılar Bu coşkuları bir kaç kişinin dikkatini çekerken kötü bakışlara maruz kalsam da pek aldırmadım İkizler mutlu olduğu sürece diğerleri önemli değildi

Ailelerle piknik tarzında bir gün düzenlenmişti Hem çocuklarımızın neler yaptığını, nasıl anlaştıklarını görecek, hepimizin getirdiği yemekler ile hava soğumadan bahçeden tadını çıkaracaktık Kış kapıdaydı

Kızların oyununu izlerken belli bir süre dayanamayıp ben bile dahil olmuştum Yanıma bir bayan gelirken "merhabalar Ahu hanım Ben kızların öğretmeni Ekin" gülümseyerek "çok memnun oldum Ekin hanım Bir sorun yok değil mi" diye sordum Öğretmen başını sallarken "hayır hayır hiç bir problem yok Ama daha önce sizi görmediğim için böyle aktif bir şekilde aramıza katılmanız beni şaşırttı" dediğinde ne demek istediğini anlamıştım

"Ünüm benden önce geliyor değil mi" Kızlara bakarken "Aslında Ekin hanım haberiniz oldu mu bilmiyorum ama Biz çok zorlu dönemlerden geçtik Ben ciddi iki kaza atlattım Hafızam konusunda hala sorunlar yaşıyorum Kızların kötü anıları varsa silmeye çalışıyorum ama iz kaldı mı bilemiyorum Bu beni en çok endişelendiren şey şuan"

Ekin hanım samimiyetimi anlarken "Lilya ve Asel ilk geldiklerinde çok sessiz ve çekingenlerdi Ama zamanla açılıp etraflarına ışık saçar oldular Çocukların kendilerini ifade etme şekilleri resimlerdir Onlar ilk baş karamsar olsa da şimdi güneşli resimler yapıyorlar Hatta sizi bir süper kahraman olarak çiziyorlar artık Geçirdiğiniz kazalardan sonra onlara dönmeniz böyle hissettiriyor olmalı"

Ekin hanımın yorumuna gülerken "Teşekkür ederim Ekin hanım Beni davet ettiğiniz sürece sayısız oyun bile oynayabilirim İnsanların anlattığı kadar kötü biri değilim Sadece bir dönem hızlı ve sorumsuz yaşadım Şimdi de bunun sonuçlarını yaşıyorum" Ekin hanım kolumu sıvazlarken "büyüdük diye hata yapmayacağız anlamına gelmiyor Ahu hanım Hepimiz kendimizce yolumuzu bulmaya çalışıyoruz Arada saptık diye yolumuz değişmez"

Ekin hanım benimle öğrencisiymişim gibi konuşurken rahatlamıştım Bir kişi bile samimiyetime inansa yeterdi Hem herkes beni sevsin diye de bir düşüncem yoktu Hem ben Ahu Sipahi idim Elbet çekemeyen olacaktı Ben bir milyarder eşiydim Sahi bu adamın kaç işi vardı Hiç sormamıştım İnternette çıkar mıydı acaba

Beni süzen bakışlar altında iki lokma zor yerden kızlar ile ilgilenmeyi seçmiştim Çıkacakken etkinliğe yetişemeyen Doruk'un babasının gelmesi ve Lilya' nın Doruktan ayrılamaması ile kapıda laflıyorduk Kızımız resmen kayınbabasına kendini beğendirmeye çalışan gelinler gibiydi Bu çocuk gizli gizli kısmetse olur mu izliyordu acaba

Tam çıkacakken Ateş Mirza'nın gelmesi ile işler daha da karıştı Ben Lilya' yı apar topar çekerken Ateş Mirza' nın gözü Doruk yerine babasındaydı Yanımıza gelip elini belime atıp beni kendine çekerken "bir sorun mu var hayatım Dışarıda beklemekten sıkılıp bir bakayım dedim" açıklaması bana değil Doruk'un babasına bir göz dağı idi Baba da boş durmazken "a eşiniz mi Ben bakıcı ya da kardeşiniz olduğunuzu düşünmüştüm Parmakta yüzük göremedim" lafı Ateş Mirza'nın belimdeki elinin kasılmasına sebep oldu

Bunu yapma işte dedim içimden "yanlış düşünce Ben Ahu Sipahi'yim Geçirdiğim bir kazadan dolayı yüzük parmağıma olmuyor Benim için yeni bir ayarlama yapılıyor Umarım yeterince açık olabilmişimdir" kızların elini tutarken Ateş Mirza' ya döndüm "Hadi gidelim hayatım Çocuklar sinemanın seansına geç kalıyorlar" nezaketen babaya dönerek "iyi günler" diyerek uzaklaştım 

Ateş Mirza'nın parmağında alyans vardı Bu benim endişelenmeme engel olurken, Ahu' nun yüzükleri ne yaptığı ile ilgili hiç bir fikrim yoktu 

Arabaya bindiğimde Ateş Mirza sonradan Doruk'un babası olduğunu hatırlamazdı inşallah diye düşündüm Dünür olmak çok zorlaşırdı Yol boyunca Ateş Mirza sessizliğini korurken kızlar da korkudan sinmişti Bende başımı eğip suçlu çocuklar gibi oturmaya başladım Tabi ki ben suçlu değildim ama bu işten yırtmanın tek yolu bu gibi gözüküyordu

Ateş Mirza "kaldır kafanı" sözü ile ona baksam da ifadesinde pek bir değişim yoktu "Sinema fikri kimden çıktı" sorusuna "benden Bana bir hamburger patates sözün var Unutma" cevabını verdim Ateş Mirza "senin şu hamburger patates aşkına da şimdi" derken ters ters bakıyordum Işıklar da bana bakıp "ne var liseli miyiz biz Randevuya çıkıyormuşuz gibi" deyip sürmeye devam ederken "sağa çeker misin lütfen Hamburgerimi kendim yerim" Ateş Mirza bana inanmayan gözlerle bakarken "ilk tribimize yedik iyi mi" yorumuna kızlar kıkırdıyordu

Ben hiç ifademi bozmak iken "duracak mısın artık" dediğimde "daha alışveriş merkezine gelmedik Ayrıca hamburgerini benimle paylaşmazsan bozulurum bak" yanağımdan makas alırken "boş ekmek ye sen" lafını dokundurup önüme döndüm Sonuç mu Kızları animasyon filmine bırakırken karşılıklı oturmuş patatesimizi ketçaba banıyorduk

Ateş Mirza "gerçekten bu hamburger patates olayı ne Favori yiyeceğin falan mı" sorusu ile yutkundum "Lisedeyken sessiz fark edilmeyen biriydim" söyleyeceklerimi bitiremeden "sen hayatta inanmam" yorumuna göz devirdim "Ergenlik yıllarım sancılıydı Tamam mı O yüzden kimse ile randevuya gidemedim Kızlar hep sınıfta hamburger patates randevularından bahsediyorlardı O zamandan kalma Yoksa favorim çocuk menüsü Köfte patates" ile lafımı bitirdiğim hüzünlü anı gülüşe dönüştürdüm

Ateş Mirza uzanıp elimi tutarken "arkadaşların el ele tutuştuklarını da söylemiştir" diye takıldı ve devam etti "Senin çocukluğun, lise, üniversitede zamanların hangisi hiç önemli değil Neyin eksik kaldıysa ne yapmak istiyorsan söyle bana Hepsini tek tek tamamlayacağım" sözü ile gözlerim dolmuştu "Ama şimdi başka bir eksiği tamamlayacağız" sözü ile eli cebine gitti

"Günlerdir bunları yanımda taşıyorum" diye tek taş ve alyansı çıkardı "Biz zaten evliyiz ama romantik bir evlenme teklifi etmem gerekir mi bilemiyorum" önümüzde hamburger patates karşımda sözleri ve varlığı ile gözlerimi dolduran, onunla olabilmek için ismimden hayatımdan vazgeçtiğim adam Daha ne isteyebilirim ki

Gözümden bir damla yaş süzülürken, uzanıp sildi "Yapma ağlaman için söylemiyorum bunu" oturduğu yerde dikleşirken "seni hayatım boyunca her gün yeniden tanıyıp yeniden sevebilirim Senin sadece bana gösterdiklerini değil, dününü, bugününü ve yarınını istiyorum Ne eksik ne fazla Seni hayatımda yanımda istiyorum Benim yanımda olmak ister misin" Ah be adam seni nasıl istemem Gözyaşlarım süzülürken "isterim tabi hem de çok isterim" derken alkışlar yükseldi Etrafıma bakarken herkesin bizi izlediğini gördüm

Ateş Mirza Sipahi bir alışveriş merkezinde karısına evlenme teklifi ediyordu Umarım bizi tanıyan çıkmazdı Ateş Mirza bozuntuya vermeden tebrikleri kabul edip ayağa kalkıp yüzüğümü taktı Alışveriş merkezinde bizim için şarkı çalınırken etrafımızdakilerin dans dans diye bağırması ile kendimi Ateş Mirza'nın kollarında buldum

"Sevgilim, sakın korkma, seviyorum seni...Bin yıldır

ve seni binlerce kez daha seveceğim"

Başka Bir Evren DeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin