3 ay önce 24 nisan
Bugün benim doğum günümdü..
hiç kimsenin kutlamadığı 18.ci doğum günümbelki de etrafımdakiler için doğum günü kutlanacak kadar değerli değilimdir.
aslında hiç kimseye bir kötülüğüm dokunmadı ama iyiliğim de :)
Bazen gerçekten kötü birine dönüşebiliyorum, bu hayatta yaşamak bunu herkese gerektirir. bu düşencelerimden beni çıkaran şey ise siyah büyük arabanın korna sesiydi. kulaklığımı çıkararak etrafıma baktım ve ne olduğunu anlamaya çalıştım.
gözüm kırmızı ışığın üzerinde durunca anladım.. evet müzik dinlerken düşüncelerime dalıp gitmişim ve az kalsın araba çarpıyordu bana.yaşadığım şoku atlayamamıştım o yüzden hala aynı yerde dikiliyordum. arabanın sağa çektiğini görünce bir an anlam veremedim.
Kapı açıldı ve içinden 20 li yaşlarında bir adam çıktı. üzerinde siyah ayakkabı ,siyah pantolon , beyaz gömlek ve siyah ceket vardı sanki toplantıya yetişmeye çalışıyor gibiydi. gözlerim yüzüne kaydığında ise bir an şaşırdım..
yaklaşık 1.85 boylarındaydı. esmer teni , kahverengi gözleri , kalın kaş ve dudakları vardı.
saçları ise kahverengiydi sanki toprağın rengini almışlar gözleriyle.. güzeldibir an kendime gelmeye çalıştım ve bana doğru daha da yaklaşan adama baktım. aramızda yaklaşık yarım metrelik mesafe vardı " iyi misiniz " dedi sesi gerçekten çok.. ifade edemeyeceğim bir sesti kalın hissiz ve düşünceliydi
çelişki duyguları aynı anda nasıl taşıdığını bir an anlayamamıştım " size diyorum " dediğinde kendime gelip " iyiyim teşekkür ederim " dedim mesafeli bir sesle
" pek iyi görünmüyorsunuz isterseniz ambulans çağırabilirim ya da sizi hastaneye bırakabilirim " dediğinde bir an neden öyle dediğini anlamamıştım ama 2 gündür uyuduğum saatleri düşünürsem cevabı bulabilirdim.
" sağ olun gerek yok " dedim fakat gerçekten bir seruma ihtiyacım var gibiydi.
her an bayılacak gibiydim başımda inanılmaz bir ağrı vardı ve dönüyordu
" bakın gerçekten iyi görünmüyorsunuz ve sadece yardımcı olmaya çalışıyorum " dediğinde ise nedense bir an gözlerine baktım anlam vermeyerek " şuan yürümeye bile haliniz yok gibi. şekeriniz düşmüş olabilir " dedi ısrarla. ona neydi? Bana neden karışıyordu? Teşekkür ettim ve istemediğimi söyledim hala neyin ısrarını yapıyordu " iyiyim ben ve yürüyebilirim daha fazla rahatsız etmezseniz sevinirim " dedim ve koşarak yanından ayrıldım. koşarken kulaklığımı telefona takmaya çalışıyordum ve bir an bana doğru hızla gelen arabaya ve aramızda 1 metreden az olan mesafeye baktım.Sonrasında ise kan.. her yerim kan revan içindeydi ve yerdeydim bana bakan bir kişi vardı gözlerim ona kaydığında ise bir an kalbim yerinden çıkacak sandım.. gözlerim kapandı ve sonra.. sonrası yok.
~DEVAM EDECEK~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Issız sokaklar
Teen FictionBazen karanlığını aydınlatan şey güneş değildir.. bir insandır. Ela'ya da aynı şey olacaktı fakat kendisi hiçbir şeyden habersiz o karanlık sokağın ortasında bulmuştu kendini. Kanlar içinde. küçüklüğünü yaşayamayan küçük kızın kalbi bir anda yerinde...