Selammmm yeni bölümümüz de geldiii desteklerinizi bekliyorum ❤️🩹
ALP'İN ANLTAIMIYLA
Ela'yıa beklerken o kadar sıkıldım ki bir yürüsem iyi gelir diye düşündüm. Yaklaşık 15 dakika geçti ve Ela hâlâ yoktu.
Yürürken iki adamı gördüm, kadın tuvaletinden çıkarken. Ela'yı merak edip ben de oraya gittim.Ordaki adamlar çoktan gitmişti. Kapıyı da açık bırakmışlardı o yüzden içerisi görünüyordu. İçeride kimse yoktu. Ela'nın orda olmaması beni endişelendirdi.
Büyük ısrarlardan sonra aldığım telefonu kabul etmişti. 3 kere Aradığım halde açmaması beni çok korkutsa da hâlâ sakin kalmaya çalışıyordum. Bütün restoranı aradım hiçbir yerde yoktu.
Savaşı arasam iyi olacak gibiydi. Bir de açsa iyi olacak da.. telefon 2.ci aramamda açıldı. Açılır açılmaz
"Savaş acil atacağım adrese gelmen lazım. Çok önemli bir şey oldu." Dedim"Lila'yla beraberim ne oldu.?"
"Ela yok."
"Ne demem Ela yok.?"
"Savaş siktirme beynini Ela yok diyorum. Türkçe dersini sonra veririm sana istersen."
"Adres at geliyorum."
"Tamam."
Adresi yolladıktan sonra ne yapacağımı bilmiyordum. Çetin şerefsizi kaçırmış olabilir. Önümden geçen bir garsonu gördüğümde "pardon, bir bakar mısınız." Dedim 20 li yaşlarında bir kızdı.
" tabii, buyurun."
"Kamera kayıtlarına acil ulaşmam lazım." Dediğimde şaşırmış gözlerle beni izliyordu.
"Böyle bir şey mümkün değil maalesef."
"Çok önemli bir konu." Desem de yine ikna edemedim. "Müdürünle konuşabilir miyim.?" Diye sordum en son. Beni müdürün odasına götürdüğünde, İlk o girip konuştu. Adamı ikna ettikten sonra birlikte kamera kayıtlarına baktık.
"Evet, evet girdi lavaboya, tam burda durun"
"Karınız o mu.?" Ne? karım mı? Ela?
" karım değil, ama bu kızı arıyorum."
"Aşk işte." Diye mırıldandı adam. Evet aşk.. ve ben aşık oluyorum.." çıkıyor- ne oluyor orda." Bir adam Ela'yı kucağına almış çıkartıyordu. "Siktir." Ağzımdan bi küfür çıktı. Düştüğüm durumu özetleyen bir küfür. O gördüğüm adamlardan biriydi. İkisi dışarı çıktıktan sonra yaklaşık bir dakikadan geri döndüler, çıkarken ellerinde siyah küçük bir çanta vardı. Ela'nın çantası.
Koşar adımlarla ilerliyor ne yapacağımı şaşırmış durumdaydım. Önüme park edilen spor arabayı gördüğümde Savaş'ın geldiğini anladım. Bana doğru gelen Savaş'la Ateş'i gördüm hemen yanıma gelip durumu anlattıktan sonra onların da durumu benden farksızdı.
"O siktiğim Çetin'in telefonuna ulaşıp adresini acil bulmamız lazım." Dedi Savaş. Haklıydı da Ela nerdeyse kesin o da ordadır. Gözlerimiz hemen Ateş'e kaydı bu işlerden aramızda en iyi anlayan oydu"O iş bende."
"Ateş benim arabam burda. Belki lazım olur onu sen getirir misin.?"
"Tamam siz gidin ben sizi takip ederim."
Hepimiz Savaşın arabasına binip Ateş'in adresi bulmasını bekliyorduk. Yaklaşık 5 dakika sonra "tamamdır." Diye mırıldandı. Konumu bana attıktan sonra Hemen arabamın anahtarını alıp arabama binip bizi takip etmeye başladı.Konumu açıp direksiyonun yanına sabitleyip yola çıktık. Haritada konumun bizden 35 dakikalık uzaklıkta ve ormanlık bir alan olduğunu gösteriyordu. Sinirden kafayı yemek üzereydim. Bir baba kızını neden zorla kaçırsın.? Ya da neden öyle bir yere götürsün ki..?
"Geldik." Savaş'ın sesi beni düşüncelerimden ayırırken hemen etrafa baktım. Terkedilmiş küçük bir fabrikaya benziyordu. Işıklar açıktı.
Ateş hemen arabadan inip yanımıza geldi.
"Ateş sen dışarıda kal. Benim telefonumdan sizi arayacağım ve hat açık kalacak. Biz gizlice girmeye çalışılacağız. Eğer yakalanırsak sen de gir. Savaş silahları ver. Her birimize bir şarjör yeterli olur diye düşünüyorum ama yine de yedek bir silah alın yanınıza."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Issız sokaklar
أدب المراهقينBazen karanlığını aydınlatan şey güneş değildir.. bir insandır. Ela'ya da aynı şey olacaktı fakat kendisi hiçbir şeyden habersiz o karanlık sokağın ortasında bulmuştu kendini. Kanlar içinde. küçüklüğünü yaşayamayan küçük kızın kalbi bir anda yerinde...