Shameless- by Sirius Black
İki geceyi burda geçirmiştik ve birbirinden çok zıt geceler olmuştu. İlk gece dönüşüm yaşanmış tamamen endişeyle haraket etmiştim. İkinci gece ise hayatımın en zevk dolu anlarını barındırıyordu.
Sabaha karşı ancak uyumuş olduğumuzdan uyandırmaktan çekinerek kumral saçlara attım elimi.
Yanaklarına ufak öpücükler konudurup sattimi bir kere daha kontrol ettim. Daha da ortalarda görünmezssek dikkat çekecekti. Asamı alıp ikimizi de hızlıca temizleyecek bir büyü mırıldandım, Merlin.. büyücü olmayı seviyordum.
"Aylak." Derken baş parmağım yanağını okşuyordu hafifçe üstüne edildiğimde nefesimi dudaklarına verdim. Hafif bir gülümsemeyle gözlerini aralığında dudaklarıma ulaştı. Küçük bir günaydın öpücüğü cidden günümü aydınlatmıştı.
"Günaydın Siri."
"Günaydın yavru kurt."
Gülerken doğruldu yavaşça esnedi. Yerdeki kıyafetleri giydiğimizde pişmanlıkla yüzüne baktım, t-shirtu yırtmak pek iyi bir fikir olmamıştı.
"Çıkalım hadi." Benim aksime bunu umursamış gibi değildi. Ceketimi omuzlarına bırakıp çenesine öpücük kondurdum. Benden başka kimse görmemeliydi bu güzelliği.
"Çıkalım sevgilim."
Sevgilim dediğimde duraksadı sırıtışım genişlerken yüzüne baktığımda memnun olmayan bir ifade görmemle afalladim. Bu neydi şimdi?
"Sirius hala Snape ile sevgili rolü yapmam gerek biliyorsun değil mi?"
"Sikerim rolünü, dokunamaz sana Aylak."
"Dokunmak isteyeceğini sanmıyorum."
Sen kendini görmüyorsun çünkü?!?!
"Güvenmiyorum ona, halledeceğim rol falan yapmıyorsun."
"Mecburum!"
"Bağırma bana." Sinirlerim hızla artarken elini tuttum çıkışa hızla ilerlerken hâlâ itiraz eden şeyler söylüyordu.
"Olmaz diyorum sana okuldan atılırız. Siz de yardım ettiniz diye-"
"Ee yakalanmamak için altına mi yatacaksın? Kendini mi satıyorsun okul için?"
"Başladın yine saçma sapan konuşmaya!" Elimi ittiğinde sinirden titremeye başlayacaktım neredeyse, kötü bir şey demiyordum.
"Haksız değilim, bu yaptığın-" yüzüme inen tokatla sözüm yarıda kaldı, şaşkın gözlerle Remusa bakarken sinirle ve dolmuş gözlerle baktığını görmüştüm, ağlamasını istemiyordum.
"Bana bir daha orospu muamelesi yapmayscaksın Sirius, sakın!"
"Sikeceğim" kolunu hırsla tutup sertçe peşimden çektim, gelmek zorundaydı. Sevgilimin kimse ile evcilik oynamasına izin vermezdim. Kolunu çekmek için omzuna sert darbelerle vursa da umursamadım, canımın acımasından daha önemliydi.
Okula kadar geldiğimiz zorlu yolun sonunda sakinleşmek zorunda kalmıştı. Etraftaki insanların bakışları üstümüze çevrildiğinde umursamadım. Direkt odaya ilerledim ve onu da peşimden gelmeye zorladım. Konuşmadan gidemezdi.
Odaya girdiğimizde aynı hırsla yatağa oturmasını sağladım. James şaşkınlıkla bize baktı "Ne diye hırpalıyorsun çocuğu?"
"Karşıma James"
"Karışırım, malın değil o senin."
"Özel konuşacağız, çık "
James, Remusun yanına oturup koluna baktı hafifçe ovustururuyor ve bana ters bakışlar atıyordu. "Sirius ne yapıyorsun farkında mısın sen?"
"Gayet."
"Değil,"dedi Remus
Göz devirdim ellerimi saçlarıma geçirip çekiştirdim, kafayı yiyecektim.
"Severus, lily ile çıkıyor Siri. Sakinleş biraz"
"Ne? ne zaman oldu bu?" Dedi Remus, kıskanıyor muydu? Kaşlarımı çatıp karşılarındaki sandalayeye yerleştim.
"Sen nasılsın dostum?"
"Düşündüğüm kadar üzülmedim, Remus'a zarar vermen daha önemli bir konu. Farkında bile değilsin."
"Zarar vermiyorum ona."
"Veriyorsun."
"Lanet olsun James, cidden aşkımı nasıl bu kadar görmüyorsunuz??"
Remus iç çekip ellerini saçlarından geçirdi. "Asıl sen benim aşkımı görmüyorsun pati. Kalbimde ne denli bir yerin olduğunu farkında bile değilsin. Nasıl okuduğum her kitapta seni hissettiğimi, dinlediğim her müzikte seni duyduğumu, izlediğim her filmde seni hayal ettiğimi bilmiyorsun."
Istemsizce açılmış gözlerimi birkaç kere kırptım, sözleri kalbime oturmuştu resmen. Içimde bir şeyleri haraket ettirmişti.. nefesimi derince alıp oturduğum yerden ayaklandım. Jamesi göğsünden uzaklaştırıp sevgilime birkaç adım attım.
"Çıksana James" dedikten sonra daha fazla beklemeyerek Remusu ensesinden yakaladım.. güzel saçlarından parmaklarımı geçirdim. Tamamen kendime yaklaştırarak dudaklarımızı buluşturdum. Yavaşça üst dudağını emip tadını tamamen damağıma kazıdım. Kapı sesi gelmesiyle Remusu yatağa yönlendirmem bir olmuştu.
Üstündeki ceketimi omuzlarından aşağıya atıp sevgilimi yatağa ilerlettim. Dudaklarımız aynı ritimle dans ederken ellerimi bel boşluğuna yerleştirdim. Benim için belini kaldırdığında pantolonunu aşağıya indirmiştim. Tamamen yatağa yattığına emin olup dudaklarımızı nefeslenmek için birkaç saniye ayırdım.
"Sana yaşattığım her şey için özür dilerim Aylak. Yemin ederim, Merline yemin ederim ki hepsini telafi edeceğim, tek tek."
Gülümseyerek kafasını salladı. "Acele etme, vaktimiz bol"
***
The end of the story babies