***
Bazen çaresiz kalmak nedir bilir misiniz? Tamda o hissi.yaşıyorum.O kadar çaresizdim ki bu gittiğim yolda geri dönüş yoktu.Bir başıma o adamın ellerine gidiyordum,acaba aptal falan mıydım?
Annemin kafesinin oraya geldiğinde beni arayan o kişi görme alanıma girdi.Yavaşça onun yanına yürümeye başladım.En son yerde olan kurumuş yaprağın üzerine basınca sesi duyup arkasını döndü ve bana baktı.Yüzü nefretle doluydu.
O an kalbim o kadar hızlı atıyordu ki şuracıkta bayılıp kalıcaktım.
"Merhaba Nida hoşgeldin."dedi sinsi bir tavırla.Sesi o kadar intikam o kadar nefret doluydu ki"Merhaba" deyişi insanı bayıltırdı.
Dudaklarımı aralayıp konuşmaya başladım.
"Neden beni buraya çağırdın,benden ne istiyorsun?"diye mırıldandım.Bana sinsi sinsi gülüyordu.Dudaklarının arasından çıkıcak olan kelime bir türlü çıkmıyordu sanki bir şeyler söylemeye çalışıyor ama söyleyemiyor gibiydi.
En son derin bir nefes aldı ve konuşmaya başladı.
"Seni en son gördüğümde 3 aylık bir bebektin ne kadar büyümüşsün.Babanın eski bir arkadaşıyım ben,şimdide yeni bir düşmanı.Baban en zor zamanlarındayken annesi neden öldü biliyor musun? Ben öldürdüm."kulaklarımın duyduklarına inanamıyorum bu adam benim babaannemin katili miydi?
Şok içinde ona bakıyordum.En sonda dudakları aralandı ve konuşmaya başladı;"Şimdi sıra sen ve babanda.Anneni neden öldürmek istemediğimi anlatmak istemiyorum.Şimdi sana planımı anlatıcam,seni kaçırıcam ve baban seni arayacak fakat bilmediği bir şey var, onu birisi takip edicek o kişide benim.Onu takip edicem,ev adresinizi bulucam ve babanı ve seni öldürüp hiç bir DNA bırakmayıp geri dönücem.Şimdi seni kaçırıcam ve planım başlayacak."
o sırada kolumu sıkıca tuttu,ondan kurtulmaya çalıştım ama öyle sıkı tutuyordu ki kolum kopacaktı.O sırada Barlas'ın babasının korumaları arabalardan çıktı ve havaya ateş açmaya başladılar.Kolumu daha sıkı tutuyordu."Bırak o kızı!" dedi içlerinden biri.
Kolumu yavaşça bıraktı ve "Kaç burdan, eninde sonunda bulacağım seni.."O beni bıraktığı an son sürat bizimkilerin oraya hiç arkama bakmadan koştum.
Görme alanımda ki İdil'e sarıldım İdil"Geçti korkma."diye beni teselli ediyordu.Ardından ekledi;"Daha karanlık şeyler yaşamayacağız sakın korkma."dedi.Ben azda olsa sakinleşmiştim.
O an yere düşen bir çocuk annesine sarılıyormuş gibi hissediyordum.Babasıda geçti bişey yok diyordu.İdil o an hem annem hem babamdı.
İdil o an kollarını benden ayırırken bende ondan ayırdım.O sırada görme alanımıza Barlas girdi ve yanına doğru son sürat yürüyordu.Yanıma geldiği an kurduğu ilk cümle"Nida iyi misin oldu."İyiyim Barlas merak etme."Barlas çok endişeli gibi duruyordu,gözleri herşeyi anlatıyordu.
"Arkadaşlar hızlıca burdan gidelim yağmur yağmaya başladı."dedi Çağan.
Arabada yol boyunca hiç kimse konuşmadı.Sadece radyodan çalan müzik konuşuyordu..
Araba Barlas'ın evinin orda durdu.Asansöre bindik,Barlas 6. kat numarasına bastı.Barlas'ın kapıyı açtı ve Barlas'ın evine girdik.Salona geçtik ve ilk konuşan ben oldum;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruhumun Işığı (Düzenleniyor)
AcciónHikayenin düzeltilmis ve daha uzun hali gelecektir.