*Onur'un anlatımıyla*
"Rıza Bey Ender Zorlu'nun yerini keşfettik.."
Şu cümleyi duyduğum an ağzımdan tek bir kelime çıktı.
O da,"Nerede?(!)"
Adam şaşırmıştı sonuçta o bana değil babama demişti daha beni tanımıyordu bile.
Adam bana dik dik bakıp,
"Gece ve Güneş isimli kafenin gizli bir odasında o kafenin sahibi Onur Boysan yani onun eski çocuğu olduğunu düşündüğü kişi eski adıyla Onur Zorlu'dan öğrenebiliriz efendim ve siz kim oluyorsunuz?"diye sordu.
O an kendimi tutamayıp,
"BEN ONUR BOYSAN SEN NE DEDİĞİNİN FARKINDA MISIN?(!)"diye bağırdım.
Adam korkuyla,
"Çok pardon Onur Bey ama en son bir müşteriniz onu orada görmüş isterseniz arama yaptıralım."
"İstemiyorum onu kendi ellerimle yakalayacağım!"
"Peki..."
Adam yüzü düşerek gitti.O an arabaya binecekken Zeynep'ten mesaj gelmişti,
MESAJLAR
Sevgilim:Sevgilim Gece bizim kafeye gitmek istediğini söyledi bizde yola çıktık hatta şimdi geldik sizde direkt oraya gelsenize Mert'le.
İşte o an kafamdan aşağı kaynar sular döküldü...
Zeynep'i aradım açmadı...
Burak'ı aradım açmadı...
Gece'yi aradım açmadı...
Aras'ı aradım açmadı...Mert bana bakıyordu ona durumu anlattım babam ve Mert dondular.
Üçümüz arabaya binip kafenin yolunu tutmuştuk.*Zeynep'in Anlatımıyla "
Kafeye varmıştık Gece Aras'ın kolundan çekiştirerek yıllar önce onun için yaptığımız odaya götürdü.Yağmur başlamıştı bu yüzden telefonlar çekmiyordu ama en azından Onur'a attığım mesaj ulaşmıştı ona.
Gece içeriden,
"Anne duvarımda minik bir delik var sanki?"diye bağırdı.
Gidip yanına baktığımda gerçekten duvarında ufak bir delik vardı o deliği incelerken Burak geldi dördümüz bir odada deliğe bakıyorduk çünkü normal değildi.
O an elektrikler kesildi Burak benim kolumu tuttu ve telefonunun fenerini açtı.
Gördüğüm manzara çok tatlıydı Aras Gece'ye sarılıyor ve etrafa bakmaya çalışıyordu.İçeriden adım sesleri gelmeye başlamıştı.
Burak aşağı kim var diye bakmaya indi.
*Burak'ın anlatımıyla*
Elimde telefonun feneri ile aşağı inmiştim.Birisi söyleniyordu.
Bu sesi nerede ne zaman duysam tanırım sonuçta 4 yıl müdürüm ve yıllarca arkadaşıma kardeşime babalık yapan birinin sesini tanımak zor olmamalıydı.
Bu Ender Zorlu denen pisliğin sesiydi...Bir an kafamda bir sertlik hissettim ve bana o ses,
"Eğer tek kelime edersen beynin parçalanır Burak Koşan!" dedi.
O an emindim onun olduğuna.Ölüceğimi bilsem bile Zeyno, Gece ve Aras'ın kurtulması lazımdı.
O an hiç düşünmeden,"ZEYNEP ENDER BURADA AL O İKİSİNİ VE KAÇ!"diye bağırdım.
*Zeynep'in Anlatımıyla*
Burak'ın o cümlesi başımdan aşağı kaynar sular dökülmesine sebep oldu.Ve bu cümleden sonra aşağıdan bir silah sesi gelmişti...
"BURAK!"diye bağırdım hüzünle ve korkuyla.
"BURAK AMCA!"diye bağırdı Gece.
Aras Gece'yi ve beni tutup duvarda o deliğin olduğu yere tekme attı ve bir kapı açıldı.
Beni ve Gece'yi içeri koydu elimize biraz su ve yemek verdi birde el feneri.
Kapıyı kapatıp camı kırdı.*Aras'ın anlatımıyla*
Camı kırıp,
"ZEYNEP HANIM GECE KAÇIN BEN BURAK BEYE BAKICAM!"diye bağırdım.Bu şaşırtmaca Gece'm ve Zeynep Hanım'ı bir süre güvende tutacaktı.
Aşağı koştum gece görüşüm iyidir hep kampa gidip geliştirdim ışığa gerek yoktu artık.
Gittiğimde elimde bir bıçak ile etrafa bakıyordum ve yerde yatan Burak Beyi gördüm...
![](https://img.wattpad.com/cover/333415591-288-k797263.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karantina 6
Teen FictionBeyza Alkoç'un Karantina kitabını kendime göre devam ettirdim umarım beğenirsiniz!💗💗