tongue tied • taegyu

5

"Bizim melez arkadaş edinmiş." Hueningkai elindeki içi boş sırt çantasını sol omzuna attı ve Taehyun'dan bir adım önde giderken bahçe kapısından içeri girdi. Gözü bahçedeki herkesin üzerinde gezinip duruyordu ve ona bakan herkese göz kırpıp öpücük atıyordu. O birileriyle meşgulken, Taehyun'un gözleri Beomgyu'yu buldu ve etrafındaki kişileri süzdü. Hepsi tanıdık yüzlerdi. Biri Jooyeon'du. Siyah saçlarının arasındaki pembeliklerden bile Jooyeon olduğu anlaşılırdı. Yanında Jiseok vardı ve onların yanında da...

"Yohan." dedi sinirle. Sesi kısık çıksa da Hueningkai'nin kaşları çatıldı ve bakışları anında Taehyun'a döndü. Hueningkai'nin ciddileştiği tek an Yohan'dan bahsedilen anlardı. "Ne olmuş o piçe?" Taehyun kafasıyla Beomgyu'nun olduğu yeri işaret eder etmez Hueningkai kafasını o tarafa çevirdi. İlk girişte Yohan'ı fark etmemişti. "Piç." önündeki manzaraya iğrenir gibi bakıyordu. Jooyeon ve Jiseok yere oturmuş, Beomgyu ayakta dikiliyordu ve tüm bunlar olurken Yohan Beomgyu'nun yanındaydı. Kolunu Beomgyu'nun omzuna atmıştı ve iki saniyede bir kahkaha atıyordu.

"Jooyeon'un arkadaşı olduğundan yanlarında olmasına şaşmamak gerek." dedi bıkkınlıkla ardından Taehyun'a baktı. "Yavşak herif." dedi Taehyun öfkeyle. Yohan'ın yanında dünyadaki en nefret ettiği kişiler olsa bile, onları Yohan'dan kurtarmak isterdi. Kimsenin Yohan'a maruz kalmasını istemezdi.

Taehyun omzuna atılan kolla kafasını çevirirken Yeonjun uzanıp yanağını öptü ve Taehyun kaşlarını çatarak eliyle yanağını sildi. "Her seferinde yapıyorsun şunu."
"Ve sen de her seferinde beni bunu yapmaktan vazgeçiremiyorsun."

Yeonjun neşeyle gülümserken uzanıp Hueningkai'yi de öptü. Yeonjun onların aydınlık tarafı gibiydi. O ve Hueningkai her zaman güler yüzle etrafta dolaşır, çevrelerine neşe saçardı. Soobin biraz daha ağırdı. Ne çok soğuk, ne çok sıcak biriydi ve okuldaki herkes ona saygı duyardı. Taehyun onlardan daha farklıydı. Kimseye bulaşmaz, kendi halinde gezerdi ancak kimse de ona yaklaşmazdı. Korktuklarından değil de Taehyun'u sıcak bulmadıklarındandı. Taehyun'un da pek umrunda sayılmazdı. Hayatına pek fazla kişi sokmayı seven biri değildi. Ne kadar çok kişi o kadar çok gürültü diye düşünürdü.

"Günaydın." arkasından Soobin'in sesini duyar duymaz adımlarını hızlandırdı. Ancak çok hızlanamadan Yeonjun koluna yapıştı ve durdurdu. "Birbirinize küsmeyin." Taehyun göz devirdiği esnada Soobin yanına varıp karşısında geçti ve birkaç saniye bön bön suratına baktı.

"Ne bakıyorsun?"
"Sen ne bakıyorsun?"
"Özür dilerim."
"Ne için?"
"Seni umursamadığımı düşündürttüğüm için. Kuzenimsin sen benim oğlum nasıl umursamam seni."

Taehyun ona değil de etrafına baktı. "Pişt." Soobin eliyle omzunu dürtünce bakışları tekrar Soobin'i buldu ve gülümsedi. "Dürtme beni."
"Barıştık dersen dürtmem." istediği cevabı alana kadar Taehyun'u dürtmeye devam etti ve en sonuda istediği cevabı alınca durdu.

"Tamam affettim bırak artık omzumu çürüttün resmen." Soobin gülümseyerek geri çekildi ve yanlarında yürümeye başladı. "Bunlar ne iş?" Yeonjun bir yeri işaret ederek konuştuğunda hepsi o yöne döndü. Hueningkai ve Taehyun oraya bakalı çok olduğundan garipsemiyorlardı.
"Yohan kapmış melezi." dedi Soobin sinirle. "Yohan hep benim manitalarımı çalıyor ya." Hueningkai yakınır gibi konuştuğunda Taehyun  kaşlarıyla ona baktı ve Hueningkai "Şaka." diye açıklama yaptı.

"Siktiğimin Yohan'ı." dedi Taehyun ve başka bir şey söylemeden okula girdi. Onun hemen ardından Yeonjun ve Hueningkai, en sonda da Soobin okula girdi. Bu sırada Yohan'ın onları izlediğinden habersizlerdi. Beomgyu omzundaki koldan rahatsız olup çaktırmadan çekilmek istese de Yohan iyice yapıştı ve gülmeye devam etti.

"Tanışma hikayemiz böyle yani. Yohan biraz salaktı." Jooyeon güldüğünde Yohan göz devirdi ve güldü. "Yarın bana gelmek ister misin Beomgyu?" Yohan'ın beklenmedik sorusuyla Beomgyu'nun gözleri büyürken zorla da olsa gülümsemeye çalıştı. "Annemle işimiz vardı."
"Hadi ya, kötü oldu. Peki sonraki gün?"
"Ona o zaman bakarız."

Yohan kafasını salladı. "O zaman ben derse kaçıyorum, sonra görüşürüz."

Teker teker hepsine veda ettikten sonra dönüp Beomgyu'ya göz kırptı ve okula ilerledi. "Seni sevdi bayağı." Jooyeon gülerek konuşurken Beomgyu da onlar gibi yere oturdu ve gülümsedi. "İki gündür üç kişiyle sohbet kurdum ya yakında birilerine yem olacağım ya da şans yüzüme gülüyor." Jiseok koluna vurdu. "Evrene yanlış enerji gönderip durmasana salak. Yem olacağım deyip duruyorsun."
"Sen vampirlerle dolu okulda büyücü ol da göreyim seni."
"Sen de vampirsin salak."

Jooyeon ikisinin iletişimine gülerken Beomgyu'nun suratı asıldı.

O da vampirdi.

"Yarım"

"Doğru ben de vampirim."
"Gördüğüm en güzel vampir de sensin Jooyeon alınma aşkım."
"Yok ne alınması kendimi uçurumdan atasım falan geldi sadece."
"Sen de çok yakışıklısın Jooyeon." Jooyeon Beomgyu'nun iltifatı karşısında gülümsedi. "Sağol canım sen de olmasan kimse sevmeyecek beni."
"Yuh abartma Jooyeon."
"Sus Jiseok küsüm ben sana."
"Sevgilim gerçekten açıklayabilirim ya."

İkisi kendi arasında laf dalaşına girdiğinde Beomgyu yalnızca gülerek onları izliyordu. Uzun zaman sonra ilk kez mutluydu ve uzun zaman sonra ilk kez kendini bir yere ait hissediyordu.

**

habil kalk lan abartma

yeonjun: yohan ic camasırı degistirir gibi manita degistiriyo amk
hueningkai yohanla aynı soydan geliyo olabilir misiniz bi ihtimal

hueningkai: onun soyundan geliyo olsam kazıgı kalbime bizzat ben saplardım

taehyun: kiminle geziyo bu sefer

yeonjun: alt sınıflardan bi kızla
ben bunun kadar yavsak bi lavuk görmedim ya
bi tane cakıcaksın suratının ortasına var ya

soobin: lütfen kimse kimseye cakmasın
bugün mental olarak yerlerdeyim kimseyi toparlayamam

hueningkai: noldu balım ya

soobin: aksam yohanın ailesi bizdeydi

yeonjun: seninke taehyunun cekmedigi cile kalmadı amk

hueningkai: kuzen olmanın getirdigi zorluklar böyle bi sey sanırım

soobin: bu arada
bu aralar ormanda avlanma artmıs dün babamlar konusurken duydum

yeonjun: taehyun kisisine söyle bunu ormanda yasıyo resmen

taehyun: bi sey olsa kendime sahip cıkabilirim
vampirim farkındaysanız

soobin: fark etmiyo vampir olup olmaman
annen de vampirdi

taehyun: sakın
sakın bi daha böyle bi sey söyleme
cok kötü olur soobin

soobin: OZUR DILERIM OYLE DEMEK ISTEMEDIM

yeonjun: dilinin kemigini sikiyim soobin

hueningkai: hay anasını ya

taehyun: hoca geldi
sonra konusuruz

hueningkai: of

soobin: gercekten dilimin kemigini sikin ya

yeonjun: ☹️