~1~

15K 310 43
                                    

İlk bölümle karşınızdayım umarım beğenirsiniz.🧚🏻‍♀️
Yıldıza basarsanız sevinirim:)






Merhaba ben Naz , Naz Yılmaz , Yılmaz aşiretinin tek kızı ailesinin gözdesi.
Ben 26 yaşındayım ve doktorum İstanbulun önde gelen hastanelerinden birinde çalışıyorum.

Her şey çok güzel giderken bir sabah ailemden aldığım telefonla apar topar Mardine dönmek zorunda kaldım.
Abim...      Canımdan çok sevdiğim abim kız kaçırmış töreleri bilmesine rağmen canlarını hiçe sayarak kız kaçırmış.

Şu an uçağımın inmesini bekliyorum açıkçası içimde çok garip hissler var çok korkuyorum.
Herkesden çok sevdiğim abimin canı söz konusu ve benim elim kolum bağlıymış gibi hiss ediyorum.

Şu an evimdeyim ve ailemin feryadlarını dinliyorum her kes o kadar çaresiz ki.
Babam sürekli telefonda birileriyle konuşuyor halam ve ben annemi sakinleştirmeğe çalışıyoruz kızın ailesi abimleri arıyorlarmış.
Bir kaç dakika sonra babama gelen telefonla apar topar Kıvanç konağına yol aldık.

Kapıdan içeri girdiğimizde her kes avludaydı her kes çaresizce yüzü gözü kan içerisinde olan abime ve kaçırdığı kıza yani Miraya bakıyordular.
Abim bizi görür görmez gözlerini kaçırdı ah abi ah nolurdu sanki gelib babama danışsaydın ve adak akıllı gelib kızı isteseydik.
Bir kaç dakika sonra bütün ağalar avluya toplanmışdı biz kadınlar avlunun diğer ucunda kararı bekliyorduk.
Abimlerin yaninda bir adam ve bir kaç koruma vardı.
Adamın gözlerinden resmen ateş çıkıyordu ama gözlerinde bir duygu daha vardı Kırgınlık sanırım bu adam Mirayın yakın akrabasıydı yada abisi.

Ağalardan  en yaşlısı konuşmaya başladı :

" Biliyorsunuz Ağalar bu tür işlerin sonu ya ölümdür ya da .."
dedikden
sonra duraksadı her kes pür dikkat onu dinliyordu. Kalbim ölüm lafını duyduğunda çok hızlı atmaya başlamışdı gözlerimdeki yaşlar benden bağımsız akıyordu.
Nolucakdı şimdi abimi öldürüceklermiydi ?
Bunu nasıl düşünürler onların bir suçu yokki onlar sadece bir - birilerini sevmişler şimdi bu yüzden bu töre onların canınımı alacakdı?
Her kes pür dikkat yaşlı ağanı dinlerken o tekrar konuşmaya başladı

" Ya da berdel olucak"
o an her şey durmuşdu şu an abimin hayatı benim ellerimdeydi abimlerin yaninda duran adam konuşmaya başladı :
" Ne demek ya ölüm ya berdel Hüseyin ağa "

Adının Hüseyin olduğunu öğrendiğim ağa tekrar konuşmaya başladı :

"Doğru duydun Aras ağa ya bacının canını kendi ellerinle alacan ya berdelle onu kurtaracan"

Her kes donmuş gibiydi hiç bir şeye tepki veremiyordum şu an abimi kurtara bilirdim ama bunun karşılığında hiç tanımadığım adamla evlenecekdim.
Annem hemen yanıma gelib bana sarıldı ve dahada ağlamaya başladı  babamda hemen yanima geldi ve oda sarıldı ama ben tepki veremiyordum.
Babam kulağıma
" Özür dilerim kızım seni koruyamadım affet bizi hiç bir şeye zorunlu değilsin Naz bunu bil yavrum"

O an Arasla göz göze geldim o kadar duygusuz bakıyorduki hiç bir şey ifade etmiyordu. Zümrüt yeşili gözleri her şeyi içinde saklıyordu.

Ne yapıcakdık ailemiz için kabul edicekmiydik yoksa onların ölümünümü izleyecekdik?

Hayatım tam anlamıyla bitmişdi, artık hiç bir şey eskisi gibi olmuycakdı ben bunca yıl bir çok hayallerle yaşamışdım ve bunlardan en önemlisi Doktor olmakdı.
Ve ben bunu gerçekleşdirmişdim peki ya aşık olmak hayalim nolucakdı ?
Eğer kabul edersem abim kurtulucak ama ben biticekdim.
Ama nolursa olsun abimi kurtarmalıydım o benim her şeyimdi şimdi onu bu saçma töreye kurban edemem yapamam .



Bitti :)

2 bölüm yakında sizlerle olucak beklemede kalın:)

500 kelime.

Sevgilim...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin