7. bölüm

3.1K 60 51
                                    

Merhabalar.

Nasılsınız? Umarım iyisinizdir.
Oy ve yorum yapmayı unutmayın lütfen.

Yazım hataları olursa da kusura bakmayın.

İYİ OKUMALAR.

Herkes bavulunu toplamış son eksiklerini de tamamlamaya çalışıyordu. Evet, ailecek köye gitme kararını alansa Arif beydi. Bunun çok eğlenceli olacağını söylemiş tatili bu şekilde değerlendirme kararı almıştı.

"Hadi, çabuk olun biraz" diye seslendi Arif bey

"Tamam geliyoruzzz, babaa" diye ses verdi Karan.

Onun yanında Aydın da kendi bavulunu topluyordu, herkesin aksine o pekte çok kıyafet götürmüyordu kendisine.

Yan gözle Karana baktığında yine kitaplarını özenle bavuluna koyduğunu görünce dudakları kıvrıldı. O gün mutfakta olanlardan sonra kendisinden kaçmaya çalışıyordu, tabi ne de başarılı olduğu muammaydı. Aynı odayı paylaşıyorlardı, ne kadar kaça bilecekti ki. Eninde sonunda bu odaya gelmeliydi.

Hep cüretkar davranışlar sergileyen küçük kardeşi şimdi Aydın ona karşılık verdiğinde kaçmaya çalışıyordu.

"Hazır mısın?" diye sordu Aydın bavulunun fermuarını kapatan güzel çocuğa.

"Hıhı" diye mırıldanarak Karan ona bakmadan cevapladı.

Aydın pek bir şey demeyip kendi bavuluyla birlikte onunkini de alıp merdivenlerden aşağı indi, dışarıya doğru yol aldı.

"Ah, sonundaa" diye Sezen hanım onları görünce ahladı.

"Tamam, tamam, geldik Sezen teyze"
Karan Aydının babasına baba dese de, Aydın onun annesine anne demiyordu.

Arif bey bavulları yerleştirip hanımı için ön koltuğun kapısını açtı.

"Teşekkür ederimm" diye gülerek yanağını öptü kocasının ve koltuğa oturdu. Arif bey "rica ederim hanım" diyerek gülümseme eşiğinde yerine geçerken Aydın Karan için kapıyı açarak kulağına eğilip "buyurur musunuz acaba?" diyerek nefesini onun kulağına üfürdü. Karansa bu yakınlıktan gerilerek anne babasına baktı ve bir adım geri çekilip acele tavırla arabaya bindi.

Aydın da ardınca arabaya bindiğinde yola koyuldular.

Yol boyunca anne babası muzik eşliğinde kendi aralarında koyu sohbete dalmışken Aydın Karana doğru birazcık yaklaşıp kulağına fısıldadı

"Ne zamana kadar kaçmayı planlıyorsun acaba?"

Kulağının dibinde fısıldanan sesle irkildi çocuk. Kafasını çevirip kendisine beklenti dolu bakışlar atan abisine baktı

"Ne kaçması ya, ben hiçbir şeyden kaçmıyordum" diye o da fısıltıyla cevapladı.

"Hımm, öyle mi?" Burnunu çocuğun kulağının altına değdirip yavaşça boynuna doğru ilerledi ve küçük bir öpücük kondurdu.

"Abii," diye fısıltı şeklinde seslendi çocuk, "annemler görecek, hadi çekil"

"Merak etme, meleğim" deyip bir kere de öpünce dudağını ısırdı çocuk ve elini abisinin göğsüne koyarak itti birazca kenara, heyecanla karşıya baktı. Allahtan anne babası koyu bir sohbete dalmıştı. Kaşlarını çatarak abisine dönüp baktı, Aydınsa sırıtarak ona bakıyordu.

İstemsizce o da gülümsedi, ne kadar gizlese de bu yakınlık onu aşırı heyecanlandırıyordu, üstelik anne babasının yanında. "Bu nasıl fantezi amına koyayım ya" diyerek içten içe küfür etti. Bu arada yine başını çevirip abisine baktı ama, o telefonuyla meşguldu. Alt dudağını ısırıp yayvan şekilde oturan abisine baktı, "herifte de ne yakışıklılık var ya" diye geçirdi içinden. Dağınık saçları alnına dökülmüştü gene ve bu ona gerçekten yakışıyordu.

ÜVEY |Gay|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin