[2007]
"Anne! Hannah gömleğimi kırıştırıyor! Beni dinlemiyor gel!"
"Seni dinlemiyor değil Chris, henüz dediklerimizi anlayamıyor ve ne yaptığını bilmiyor. Bağırma kardeşine."
"Of! Biliyorum anne büyüdüm! Ama daha yeni ütülemiştim!"
Annesi ona çok küçüklükten alıştırmaya çalışıyordu kendi işini yaptırmaya. Ütüyü en düşük ayarda kullanarak zar zor kendi kadar küçük olan okul gömleğini ütülemişti. Ama 2 yaşındaki kız kardeşi Hannah, abisinin o gömleği ne zorluklarla ütülediğini umursamadan üstünde tepiniyordu.
"Anne!"
Annesi derin bir nefes alarak yanlarına adımladı. Zorlanıyordu biraz.
"Anne Hannah'ı kucağına al"
Annesi bunun yerine kızına oyuncağını vererek dikkatini dağıttı. Gömleği aldı eline sonra. Kırışmış görünmüyordu.
"Anne senin karnın daha ne kadar büyüyecek? Patlamaz mı?"
Annesi oğlunun sözüne karşılık gülmeden edemedi. Patlar mıydı? Bunu hiç unutmayacaktı annesi.
"Patlamayacak Chris. Az kaldı. Daha büyümeyecek."
"Kardeşim oraya nasıl sığıyor ki?"
"Sığmadığında oradan çıkıyor."
"Nasıl çıkıyor ki? Burdan mı?"
Annesinin göbek deliğini işaret etti Chan.
"Hmhm, oradan." Dedi annesi tebessüm ederek.
"Hadi üstünü giy ve kahvaltıya gel." Diye devam etti odadan çıkarken.
Annesinin dediğini yaptı Chris. Bu sırada Jeonginlerin evi, Chanların evinden daha hareketliydi tabii.
Annesi Jeongini ilk okul yılının ilk gününde onu en güzel şekilde hazırlamaya çalışıyordu. Boynunu sıkan kravattan kurtulmaya çalışırken annesi bir yandan onu engellemeye çalışıyor bir yandan da Jeonginin bir türlü beğenmediği saçlarına şekil vermeye çalışıyordu.
"Jeongin ağlama. Nasıl istiyorsun saçını tekrat anlat bakalım. Dikmek mi istiyorsun?"
"Bana ne bana ne! Olmuyor işte!"
"Jeongin bana güven. Bence böyle çok yakışıklı oldun. Bak kendine. Ağlarsan yakışıklı olmazsın. Beğenmezler seni. Ama önceliğin derslerin olsun tamam mı? Derste arkadaşların konuştursa da konuşma, öğretmenini dinle. Teneffüste konuşun. Kim bilir belki bir kız aşık olur sana, sen de ona aşık olursun? Benim minik oğlum çok çabuk büyüyor..."
"Ben okulda kimseye aşk olamam anne. Sadece bir kişiye aşk olunabilirmiş."
"Tamam bebeğim, sen de bir tanesine aşık olursun."
"Hayır! Başkasına olamam diyorum!"
"Bir dakika, senin aşık olduğun biri mi var Jeongin."
Jeongin ağlamaklı yüzünü birden değiştirmiş gülmeye başlamıştı.
"Kime aşıksın bakalım?"
"Söylemem!"
"Parktan mı? Yeji noonan mı bakalım? Güzel kız o da. Annesini de severim. Hatırlıyor musun sana çikolata vermişti."
"Hatırladım."
"Ona mı aşık oldun?"
Kafasını iki yana sallayarak reddetti annesini.
"Kim o zaman tatlım? Söz, kimseye söylemeyeceğim."
"Chan hyung" dedi fısıldar gibi
"Duyamadım, bir daha söyler misin daha sesli?"
"Chan. Chan hyung."
"Chan hyungun mu?"
"Evet anne. O da bana aşk."
"Hmm.. öyle miymiş."
"Evet evet. Elimi de tuttu. Beni öptü de."
"Öptü mü?"
"Evet. Sevgililer ağızdan öperlermiş. Ağızımdan öptü."
"Sen ne yaptın?"
"Kalbim öyle bi çarptı ki anne küt! küt! diye."
"Hm, sonra?"
"Hyungun annesi geldi bizi eve götürdü. Chan hyunga kızdı. Sonra onu cezalandırdı. Diğer gün hyung bana söz verdi biliyor musun. Beni büyüyünce öpecekmiş. Anne ben ne zaman büyüyeceğim?"
"Oğlum. Şimdi beni iyi dinle. Sana kızmıyorum ama bundan sonra yeteri kadar büyüyene kadar ne kız ne erkek kimseye kendini öptürme tamam mı? Chan hyungun olduğu ve onu tanıdığım için sana sinirlensem de kızmayacağım çünkü bilmiyordun. Ama artık biliyorsun Jeongin, değil mi? Senden büyük de olsa küçük de olsa, erkek de olsa kız da olsa kendine dokundurma ve öptürme."
Jeongin annesine sıkıca sarıldı.
"Gel üstümüzü giyip kahvaltı yapalım. Saçın böyle çok güzel."
"Chan hyung da beğenir mi saçımı anne?"
"Beğenir tatlım."
###
Bu fotografin tam halini cok seviyorum of tipe bakin
###
Tarih 2006ydı 2007 oldu ama bunu genel düşünmenizi istiyorum çünkü 2006 yaz tatili bittiğinde başlayan okul yılı da 2006 da başlar mantık olarak. Ben yaşlarına göre genel bakarak yazdım. Yoksa bu okulun ilk günü.
Jeongisimin ilk okul gunu of isirasim geliyo yazdigim karakterleri###
Sorduğun için, hiç olmadığım kadar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
little love // jeongchan
FanfictionJeongin ve Chan çocukluk arkadaşlarıydı. ~~ Jisung dizlerine yapışan kumları önemsemeden eve koştu. Nefes nefese kalmıştı. "Anne! Anne! Chan hyung! Chan hyung Jeongin'i ağızından öptü!"