[2007]
"Innie! Neden ağlıyorsun?"
Chan öğle arasında kantinde Jeongin'i bekliyordu. Haftalar geçmişti okul başlayalı ama onlar sadece birkaç kez birlikte yemek yemişlerdi öğle arasında. Chan, Jeonginin arkadaşlarıyla vakit geçirmesi ve onlara alışması için çok yanında durmamıştı bu zamana kadar. Sadece birazcık korktuğunda yanında olmuştu küçüğün.
Ama dün Jeongin bugün için ona yemek getireceğini ve öğle arasında kantinde beklemesini söylemişti.
"Git!"
Chan şaşırmıştı Jeongin onu itince. Jeongin kantine gelmeyince merak edip sınıfına gitmişti ama şimdi Jeongin onu kovuyordu.
"Neden ağlıyorsun Innie?" Chan konuşurken, küçüğün yumruk yaptığı ellerini açıp tuttu.
Jeongin içli içli ağlamaya devam ediyordu sırasında.
Chan, arkasından duyduğu sesle anlamıştı aslında birşeyler. Bunu teyit etmek için arkasına döndü
"Nidin iğliyirsin Inniii!" Diye Chan ile dalga geçen Jisung'u gördü.
Jisung Chaeryeongun'un sırasında, masada, oturuyordu. Chan'ın ağızına ökündükten sonra güldü.
Sandalyesinde düzgünce oturan Chaeryeong susması için Jisung'a vurdu. Vurduktan sonra başarılı olamasa da var gücüyle itti masadan.
"Git! Çok kötüsün! Seni istemiyorum! Öğle yemeğimi Hyunjin oppamla yiyeceğim!" (Öğle yemeğini Hyunjin oppasıyla yemek isteyenler Chaeryeong'un eline mum diksin 🫴🕯)
Chaeryeong sinirle kalktı yerinden ve yan sırasında oturan Yeji'nin yanında, ayakta duran Hyunjinin yanına yürüdü. Elinden tutup yürüdü sınıfın kapısına doğru.
"Eğer böyle yapmasaydın Chaeryeong seninle yiyecekti."
Konuştuktan sonra Yeji de kalkıp gitti hızlıca.
"Jisung sen mi ağlattın Jeongin'i?"
Chan onları izledikten sonra tek kalan Jisung'a doğru konuştu. Jisung hemen reddetti.
"Hayır!"
"Evet!"
Chan'ın sorusunu onaylayan ses arkadan gelmişti. Chan Jungsu'yu tanımıştı. Jeonginle çok iyi arkadaşlardı. Doğruyu söylediğine emindi.
"Jisung mu ağlattı seni Innie?"
Küçük korkarak başıyla onayladı.
Chan sinirlenerek ayağa kalktı. Uzakta olmayan Jisung'un üstüne gitti.
"Ne dedin ona?!"
"Ne dediysem dedim! Ne olmuş?!" Jisung gerektiğinden fazla cesur oluyordu okulda. Parkta gördüğünde Chan hyungundan kaçan Jisung, okulda üstüne geliyordu.
Jisung, Chan'ın herkes tarafından sevilmesini sevmiyordu. Annesi bile Chan'ı övüyordu yaramazlık yapmıyor diye. Jisung da hep onlara zarar verecek şeyler yapmaya çalışıyordu. Yaramaz çocuktu Jisung ama kıskandığı için bu yaramazlığını kötü şeylere kullanıyordu.
"Ona ne dedin?!"
"Söyleyeyim mi ne dediğimi?" Jisung zaten sinirlenen Chan'ı daha da sinirlendirmeye çalışıyordu.
"Söyle!"
"Ona bir erkeğe aşık olamayacağını, bunun mümkün olmadığını söyledim. İkiniz sevgili olamazsınız! İkiniz de bebeksiniz! Kimi seveceğinizi bilmiyorunuz! Salaksınız ikiniz de! Aptalsını-"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
little love // jeongchan
FanfictionJeongin ve Chan çocukluk arkadaşlarıydı. ~~ Jisung dizlerine yapışan kumları önemsemeden eve koştu. Nefes nefese kalmıştı. "Anne! Anne! Chan hyung! Chan hyung Jeongin'i ağızından öptü!"