3-Selam!

545 44 30
                                    


Sağ ayakla hikayeye giriş yapmış bulunmaktayım!

İyi okumalar :)

............................

Okulların açıldığı gün

- Baba ben kendim okula gidebilirim! Sen işine geç kalacaksın.

Babam: Sus kız! Ben bırakıcam seni okula.

- Bebek değilim hani?

Babam: Benim için hala öylesin. Ama merak etme okulun ilk günü olduğu için bugün bırakıyorum. Eğer istemezsen diğer günler kendin gidebilirsin.

Gülmeyle karışık iç çektim ve kafamı salladım.

Okula geldiğimizde arabadan indim ve okula doğru yürümeye başlamıştım ki arkadan babam seslendi:

-Kız cadı! Babaya öpücük vermeden nereye gidiyorsun?!

Koşar adımlarla arabaya yeniden yaklaştım, babamı iki yanağından da sevmediği şekilde öpüp pis pis sırıtarak okula girdim.

Herkes ilk başta sınıfını bulmaya çalışıyordu. Bende diğerler gibiydim sınıf olan 1-A'yı bulmaya çalışıyordum. Okulun giriş katındaki kat planını inceleyerek hızlıca sınıfımı bulmuştum. 2. kata çıkıp koridorun sonundaki sınıfa doğru ilerledim.

Sınıfa girdiğim gibi cam kenarında en arka sıraya oturdum. Çantamı sıraya bırakıp sınıftakileri incelemeye başladım. Gözüme tanıdık kişiler çarptı;Tsukishima ve Yamaguchi.

Sıramdan kalktım, gülümseyerek ve enerjik bir şekilde yanlarına gittim.

-Merhaba Yamaguchi, Tsukishima. Günaydın.

Selam vermemle ikisi de bana döndü. Yamaguchi gülümseyerek selam verirken Tsukishima ifadesiz suratıyla cevap vermişti. Birbirlerinin tam zıttıydılar.

-Ben şu sırada oturuyorum. Eğer isterseniz teneffüslerde konuşmak isterim.

Oturduğum sırayı işaret ettim.

Tsukishima: Olur...

Yamaguchi de onayladı. Zil çalana ve bahçede sıra olana kadar eğlenceli bir şekilde sohbet ettik.

Bahçeye sıra olduğumuzda klasik müdürün kurallarla ilgili ve hoşgeldin amaçlı yaptığı işkence konuşmayı dinledik. Yıllardan beri anlamadığım bir konu olmuştur zaten, liseye geçmişiz, yıllardır aynı kuralları her gün duyuyoruz, tekrar tekrar bunları konuşmamızın ne anlamı var.

Her neyse bu başlangıç törenini sıkıla pıkıla bitirdik ve sınıf öğretmenlerimiz eşliğinde sınıflarımıza geçtik. Sınıf öğretmenimiz, amcamdı. 

Sınıfa gelip herkes yerlerine oturduğunda fark ettim ki boş olan yer sayısı biraz fazlaydı. Benim yanım, önümdeki sıranın tamamı, orta sırada ise yine bir sıra boştu. Aslında bu iyi bir şeydi. 

 Ben sınıfı incelediğim sırada amcam yani Ukai hocamız kendimizi tanıtmamız için sıradan ayağa kaldırıyordu. Sınıf teker teker kendini anlatırken ortam bazen çok sıkıcı bazen ise çok komik hale geliyordu.

 Hani her sınıfta komik çocuk olurdu ya bizde sürüsüne bereket. Ayrıca herkes farklı kişiliklere sahip. Aradığın her şey mevcut. Milyoncu gibi. 

Sıra bana gelmişti. Listenin en sonundaydım. Şanslı mıyım değil miyim pek kestiremedim gerçi.

Koca bir gülümsemeyle ve enerjik bir şekilde ayağa kalkarak konuşmaya başladım:

-Adım Y/N S/N. Savcı olmak istiyorum ve bunun için elimden geleni yapıyorum. Hepinizle okul yılı boyunca iyi anlaşacağımızı düşünüyorum. Eğer bir hata yaparsam hepinizden şimdiden özür diliyorum!

Yerime oturdum.

Sıradaki son kişi ben olduğum için tanışma faslımızda bitmişti. Bu yüzden Ukai hoca bize okulu ve spor salonunu gezdirdi. Sınıfa geri döndüğümüzde ise bazı evrak işlerini hallettik. Hocamız bize klüp etkinliklerinden bahsetti. Aslında ilgimi baya çekmişti ama bir sorun vardı.

BEN HANGİ KLÜBE GİRECEĞİM!!

Kafam biraz bu sorularla dolmaya başladı.

Zil çaldı. Sınıf öğretmenlerimizle olan vaktimiz bitmişti. Hocamız çıkmadan önce bir şeye ihtiyacımız olursa nerede bulunduğunu bize söyledi ve bu zilin öğle molası olduğunu açıkladı.

 Sınıfın sakinlemesini bekledikten sonra çantamdan sabah hazırladığım yemeğimi çıkardım. Dışarda mı yoksa sınıfta mı yesem karar verememiştim. Sınıfa baktığımda çoğu kişi çıkmıştı. Kalanlarda sanırsam yemekhanenin sakinleşmesini bekliyorlardı.

  Yamaguchi ve Tsukishima da ortalıkta görünmüyordu. Gerçi onları da çok bunaltmak istemiyordum. Yemeğimi aldım ve dışarı çıkmak üzere koridora çıktım. Koridoru dönerken Turuncu saçlı bir çocuk sert bir şekilde bana çarptı. Hem ben hem de yemeğim yere düşmüştük... 


Tsukishima x ReaderHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin