26-Maşallah

314 26 21
                                    


İyi okumalar! xxx

........................

Kapı çaldığında gelenin ilk önce babam zannetsem de açtığımda Tsukishima'yı gördüm.

Tsukishima: Birlikte gidelim dedim.

-Ah iyi yapmışsın gel geç içeri.

 Birlikte salona doğru yürüyüp o bir koltuğa oturdu.

-Ben saçımı falan kurutup geliyorum.

Kafasını salladı. 

Evde yapmam gereken bütün her şeyi bitirdikten sonra Tsukishima'nın yanına gidip hazır olduğumu belli ettim.

Beni kısa bir göz süzgecinden geçirdi.

Tsukishima: Arkadaşına gitmek için fazla süslenmemiş misin sence?

Üstüme bir de ben baktım. Aslında her zaman ki giyindiğim gibi giyinmiştim. Sweatim ve asker pantolonuna benzeyen siyah bir eşofmanım vardı.

-Her zamanki halim. Neyim fazla olmuş?

Tsukishima: Her neyse...

Yüzü kızarmıştı.

-Senle şuan o kadar çok uğraşmak istiyorum ki anlatamam. Ama eğer biraz daha konuşmaya devam edersek gecikicez.

Eşyalarımı kapının önüne bıraktım. Montumu ve eldivenlerimi giyerek çantamdaki biletleri tekrar kontrol ettim.

Tsukishima'da o sırada ayakkabılarını giyinmeyi bitirmiş ve beni bekliyordu. Bende hızlıca botlarımı giyerek kapıyı kapattım ve bir kere kilitledim. Evden çok uzaklaşmadan bütün her şeyi aldım mı diye yeniden kontrol ettim. 

Ocağı kapattım. Paramı aldım, biletler...

Tsukishima: Sen ne kadar da panik bir insanmışsın ya. Aldın her şeyini yanına. Gidelim artık.

Gülümseyerek kafamı salladım ve tren istasyonuna gitmek üzere bahçeden çıkıp yürümeye başladık.

Hava çok soğuktu ya da bana öyle geliyordu. Normalde soğuğu severdim o yüzden pek de umursamadım.

Yine kulaklıklarını takmıştı.

-Ne dinliyorsun?

Tsukishima: Geçen ki şarkıyı.

-Sana bir şarkı açabilir miyim izin verirsen?

Tsukishima: Tabii.

Telefonunu bana uzattı ve bir ara ölümüne dinlediğim şarkıyı açtım.

I'm Still Standing

Kulaklığı geri kulağına taktığında yüzünde bir gülümseme oluştu.

Şarkı bitince başka şarkıya mı geçti bilmiyorum ama istasyona gelene kadar kulaklığı kulağında gülümsemeye devam etti.

İşlemlerimizi halledip trendeki yerlerimize geçtik. Çok uykum vardı ama ondan önce telefonumu çıkardım ve bindiğimizle alakalı bilgi vermek için babama mesaj attım. Trenle oraya tahmini 1 saat gibi bir sürede varacaktık. Bu süreyi uyuyarak geçirmek istiyordum. Bu yüzden kafamı cama yasladım ve gözlerimi kapattım. 

Tam uykuya dalmamışken bir el, Tsukishima'dan başkası değildi, nazikçe kafamı kendine yasladı. Bense sadece gülümsedim ve uyumaya devam ettim.

. . .

Birinin beni dürtmesiyle uyandım. Tsukishima çantaları eline almış ve beni uyandırmaya çalışıyordu. Gözlerimi ovalayarak herkes gibi bende yerimden kalktım. Tsukishima'dan çantamı alıp trenden indik.

Çıkışa doğru yürürken:

Tsukishima: Sen uyurken telefonun çaldı. Dediğin arkadaşın arıyordu. Babası bizi istasyon çıkışının karşısında ki marketin önünde bekleyecekmiş.

Kafamı salladım. Uyku sersemliğine daha çok üşüyordum. Kafamı iyice montumun içine gömdüm.

Tsukishima bana dönüp durdu. Boynundaki atkıyı çıkarıp benim boynuma dolamaya başlamıştı

-Birazdan arabaya binicez zaten gerek yok.

Tsukishima: Gerek var.

Neden bilmiyorum ama tavırları çok hoşuma gidiyor. Belki insanlar onun hiç komik olmadığını düşünebilir ama tanıdıkça bana daha sıcak ve komik geliyor. Bazı tavırları var. Bildiğimiz çocuk gibi davranıyor. Dışımdan gülmüyorum belki ama içimden gülüyordum ona...

O sırada Kenma'nın babasının bize doğru yaklaştığını gördük.

Babası: Merhaba çocuklar. Hava çok soğuk hadi atlayın.

Arabaya bindiğimizde Kenma'nın babası Tsukishima'yı inceliyordu.

-Haruki amca bu benim sınıf arkadaşım Tsukishima.

Tsukishima: Merhaba. Bizi aldığınız için teşekkürler.

Babası: Ne demek! Çok memnun oldum. Kenma ve Kuroo da sabırsızlıkla seni bekliyor Y/N. Tabi ki seni de delikanlı. Bu arada seni de bırakalım. Arkadaşının evi nerede?

Tsukishima yolu tarif ederken geldiğimiz yer beni şaşkına çevirdi çünkü arkadaşının evi de Kenma ve Kuroo'nun evlerinin sokağındaydı. Hatta Kenma'nın evinin karşısında.

-Gerçekten mi?!

Tsukishma başıyla onayladı.

Babası: Aa bizim evde burada.

Tsukishima da biraz şaşırmıştı. Sonra arabadan indik. Tekrardan teşekkür ettik.

-O zaman yarın görüşürüz.

Dedim ve boynumda ki atkıyı ona uzattım.

Tsukishima: Tabii

Babası: aaa olmaz öyle. Kenma seninle tanışmak istiyor delikanlı. Maşallah boyu da posu da var. Basketbola mı gidiyorsun?

Tsukishima: Hayır, voleybol.

Babası: Aynı bizim Kenma değil mi Y/N? 

. . .


Tsukishima x ReaderHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin