HİRAETH

Oyun

" Joker !"
Elimdeki iskambil kağıdını sıraya vurmamla , Tuğkan elime vurdu .

" Acıdı amınakoyim , niye vuruyorsun ."

" Başlıcam sana da Jokerine de aldın Bütün kartları lan bize bi şey kalmadı ."

" Ne demişler Ya aşk da kazanırsın ya kumarda ." elimi gururla havaya kaldırırdım . " Ben ikisindede kazanıcam "

" He aynen Minel ." efe dönüp dil çıkardıktan sonra pişti yapan Berkaya kötü kötü baktım o atmasaydı diğer kartları da ben alabilirdim

" Noluyor burda ?" Kapıdan gelen tok sesle birbirimize baktık

Büyük bir sıçış hikayesi Yayında! Sinemalara bekleriz.

" Berkay , Efe , Tuğkan ve MİNEL odama."

Benim niye adımı bağırıyorsun ki

" ve o kartları da çantana koymak yerine bana veriyorsun Minel" aradan sıvıştırdığım kartları görmesiyle yüzümü astım

Kartlarla birlikte 4'lü bir şekilde Atlas Hoca'nın odasına doğrı adımlamaya başladık . "Eğer şimdi Eylül'le birlikte Kütüphanede fizik çalışsaydık suan Atlas Hoca'ya çay içmeye gitmezdik" dedim öfkeyerek

Bir çay içececeğiz ama öyle böyle güzel değil içi beni dışı erkekleri yakacaktı

" Ulan iskambil kağıtlarını ortaya koyup götü yiyip oynamayan eşşek olsun demedin mi lan!"

Berkay'ın diklenmesiyle horoz ibiği gibi başımı kaldırdım " eşşek olmak güzeldir , çünkü çok tatlılar " yüzüme kondurduğum en tatlı gülümsemeyle Berkay'a baktım

" Şerefsiz" bunu söyleyen Efe ve Berkay'dı.

" Ayıp oluyor ama minnoş kalbim kırılıyor ." Hafifçe burnumu çektim az vicdan yapın köpekler!

Omuzuma hafifçe kolunu saran Tuğkan'la ona döndüm gülümsedi ve hafifçe başımım üstünden öptü ama yerim ben bu çocuğu! Biz böyle sarmaş dolaş Atlas Hoca'nın odasına girdiğimizde gözleriyle bize cezamızı verdi

En çok da Tuğkan'a

Bildiğim kadarıyla Tuğkan'ı seviyor

5 dakika önceye kadardı bu

" burası bir okul değil veyahut burayı okul olarak görmeyebilirsiniz Fakat burası bir eğitim kurumu bunu aklınızdan çıkarmayın." Derin bir nefes aldı ve gözlerini omzumdaki Tuğkan'ın eline bakarak devam etti . " Ve bu kurumun da kuralları olduğunu bilmeniz gerekiyor , hiçbiriniz çocuk veya salak değil"

3 erkeğin de gözleri bana bakarak güldü
Aralarındaki en küçüktüm ama çocuk değildim

" Yaptığınız her şeyin özellikle yasak olan şeylerin bedellerini ödeyin ki bir daha yaparken 2 kere düşünün ! Şimdi hepinizin ailesine Mesaj iletilecek."

" ama hoca-"

" ve hepiniz dilekçe imzalayacaksınız , dilekçe hakkınız 3' e kadar 3 dilekçeden itibaren trilyon da yatırsanız bu dershaneye atılırsınız ."

Önümüze 4 tane dilekçi koydu isim, soyismi ve gereksiz bir sürü detayları yazdıktan sonra hepimiz kağıtları Atlas Hoca'ya verdik

" hepiniz çıkın , Minel hariç "

Başladı mesai ...

🌼

Atlas Hoca masasında öyle bir kalktı ki bir an ne yapacağımı şaşırdım

Neye kızmıştı bu kadar ?

Parmak uçlarını masaya vurarak yanıma doğru adımlamaya başladı ve aynı zamanda ensesini kaşıyordu ; ben ikna oldum bugün dershaneden atılacağım

" Bazen benim öğrencim olduğunu unuttuğunu düşünüyorum Minel."
Keskin ses tonu her zamanki gibi bana çaresizce hissettiriyordu sanki hayatımın her evresinde bir utanç, bir hayal kırıklığıydım onun için

Beceriksiz bir öğrenci.

Peki sadece beceriksiz bir öğrenci olduğun için mi üzülüyorsun Minel? Yoksa bu duygular sana birini mi hatırlatıyor?

Kes sesini

Kafam asla durmuyordu. Gözlerimi yerden ayırmadım sadece gelecek darbeyi bekledim.

" 1024 öğrencinin içinden , 5 tane sayılı öğrencilerin içindesin Minel koçluğunu yaptığım !" Elini masaya vurdu

" Ama sen basit bir kuralı bile uyamayan Sorumluluklarını getiremeyen,tembel öğrencinin tekisin Minel ! "

" Ve sanki hiç bir şey olmamış gibi arkadaşlarınla güle oynaya sarmaş dolaş odama gelme cesaretin var !"

Gözlerim doldu bana bağırılmasından kendimi aciz ve değersiz bir varlık gibi hissetmekten artık nefret ediyordum

Ufak bir oyundu sadece , en azından bu kadar tepki alacağım bir şey yapmamıştım
Neye sinirlendiğini çözemiyordum oyun oynamamı , yoksa olayın ciddiyetini kavramayarak güle oynaya odasına gelmeme mi ?

Sence farkeder mi ? Her türlü olsa yine kızacak , çünkü o da seni sevmiyor

Siktiğimin iç sesi susmak nedir bilir misin sen

Gerçekler .

Gerçeklerin Allah Belasını versin.

Dibime kadar geldi " Açıklama bekliyorum Minel!"

" Açıklamam yok , özür dilerim hocam."
Güldü alt dudağını dişlerinin altına alarak

Hafifçe basımı kaldırdım dolan gözlerim gözlerindeki sinirli harelerine kitlendi ve o sinir yavaş yavaş kayboldu

" çocuk değilsin ağlamayı kes "

" Senin o timsah gözyaşlarıma kimse kanmayacak minel Seni annen olarak en çok ben tanıyorum yalandan ağlamayı kes"

İç ses tramvalarımı neden sürekli gün yüzüne çıkartıyorsun daha da kötü olayım diye mi ?

Ayakta kalman için.

" Bende seni karşıma almış bir yetişkin sanarak konuşuyorum, daha öz eleştiriye gelemeyen biri var karşımda çık odadan nerde zırlayacaksan orda devam et ."

Gözlerinde merhamet duygusu vardı fakat neden bana göstermiyordu?

Başımı salladım ve hafifçe odadan çıktım
Stresten oynayarak tırnaklarımla kızarttığım avuç içim ve parmaklarıma baktım

İçimdeki enkazı bir tek ben biliyordum
Bir de Allah

Sınıfa çıktım kireç gibi bir yüz ifadesiyle
Ve 2 ders etütte sadece Atlas Hoca'nın dediklerini düşündüm .