Kayıp İMPARATOR (Tamamlandı)

Barış

"Hâlâ bekliyorum" Sinirle nefes verdim.

"Ali, neden sana bir açıklama yapmak zorundayım?"diye sordum sitemle.

"Zorundasın Efra. Seni ne kadar çok sevdiğimi biliyorsun ve buna rağmen bir sevgilin olduğunu bana söylemedin"

"Söylesem ne değişecek?"

"Boşuna umut verdin bana!" Sinirden gülmemek için kendimi zor tutuyordum.

"Pardon, ben mi sana dedim umutlan diye? Sana âşık olmadığımı ikimiz de biliyorduk" Onu kırmadan konuşmaya çalışsam bile ergen gibi davranması beni çileden çıkartıyordu.

"Her neyse. Biz artık konuşmayalım en iyisi. Sevgilin kızar sonra" Telefon yüzüme kapandı.

"Yok ebesinin nikâhı" diye konuştum kapanan telefona.

Sinirle telefonu yatağa fırlattım ve dolabımın yanına gittim. Bu gün Alya şehir dışından geri dönmüştü. Onu görmeye gidecektim. Maalesef abisi ve karısı da gelmişti. 

Üzerime sade ama şık bir şeyler giydim ve yine sade bir makyaj yaptım. Saçlarımı olduğu gibi açık bıraktım ve son olarak çantamı da alıp evden çıktım.

Taksiye binip konumu gösterdikten sonra başımı cama yasladım ve yolu seyretmeye başladım.

Telefonum titrediğinde ekranda gelen Porselen kafa yazısını görmemle gülümsedim ve telefonu açtım.

"Efendim"dedim neşeli sesle. Bu adam tüm stresimi götürmeyi başarıyordu.

"Nerdesin? Odana geldim yoksun. Sadece odanın etrafına fırlatılmış kıyafetlerin var" İşte bu gerçekten çok utanç vericiydi.

"Acelem vardı da.."dedim durumu telafi etmeye çalışarak. Güldü.

"Nerdesin peki?"

"Taksideyim. Alya gelmiş de onu görmeye gidiyorum"

"Şerefsiz Can da orda mı olacak" Başımı salladım. Ama sonradan bunu görmediğini hatırladım ve "Maalesef" dedim. Sinirle nefes verdiğini burdan hissediyordum.

"Eskiden olanları senin gibi onun da rüya gibi hatırlamasını sağladım. Belki bu şekilde aklı başına gelir" Bunu hiç beklemiyordum. Şaşırmıştım.

"Ya rüya olmadığını anlarsa?"diye sordum sıkıntıyla.

"E daha iyi" Bir şey demedim ve bu konuyu kapattık.

Biz konuşarken adrese varmıştım bile. Telefonu kapattım ve taksiciye ücreti ödeyip taksiden indim.

Evin önüne gelip kapıyı çaldım. Kısa bir süre sonra Alya kocaman gülümseyerek kapıyı açtı. Bana sıkı sıkı sarıldı. Ben de ona.

İçeri girdiğimizde Can ve karısının kanepede oturduklarını gördüm. Biz içeri girdiğinde ikisi de ayağa kalktı. Sadece el sıkıştık. Can başını kaldırıp yüzüme bile bakmadı. Sen yola gelmezsen Linus getirir.

🍄

"Abim evleniyor diye gitmiştik. Az daha ben evlenecektim"dedi Alya gülerek. Yine birilerine âşık olmuş belli ki.