Bu bölümü sqwxii ve Buse530'a ithaf ediyorum ❤️🤎
Günlerdir ne yapacağımı düşünüyordum. Linus'un zamanı git gide daralıyordu. Ona bir şey olmasını gerçekten istemiyordum.
Efra'yla aralarında ne geçti bilmiyorum ama bilmeyi de çok isterim.
Belki de gözüme masum biri gibi gözükse de şu an gücü tükendiği içindir. Belki de özünde çok acımasız kötü kalpli biridir. Hatta zamanında Efra'ya işkenceler etmiş de olabilir.
Efra'nın yanına gideli üç gün olmuştu. Bir kaç mesaj atmıştım ama bakmamıştı.
Alya da aynı şekilde. Yanıt vermiyordu.
🍄
Efra'dan
Tam her şey bitti demişken bu olanlar neyin nesiydi? Neden bir anda karşıma çıkmıştı o kız?
Anlattıklarına inanmalı mıyım? Bunu hiç istemiyordum. Linus sadece bana acı çektirmişti. Hem fiziksel hem de ruhsal olarak.
Yedi aydır sözde tedavi merkezi adıyla tımarhaneye kapatılmıştım. Şizofreni teşhisi konmuştu. Daha bir sürü sayamadığım şeyler. Ama hiçbiri travmamı unutturmadı.
Her ne kadar gözlerimi açtığımda her şeyin bir rüya olduğunu düşünsem de çektiğim onca acılar bir rüyadan hatta kâbustan bile daha fazlasıydı.
Tam kendimi basit bir rüya diyerek avutmayı başaracakken o Defne denen kız gelmişti.
Yüzümü soğuk suyla yıkadım. Yetmedi soğuk duş aldım. Ama olmuyordu. Acımı hiçbiri geçirmiyordu.
Kalbim resmen ortalıkta ne yapacağını bilmez halde kalmıştı. Bir taraftan Linus'tan nefret edip korksam da diğer taraftan sürekli onu düşünüyor kendime engel olamıyordum.
4 yıl
Koskoca 4 yıl geçmişti. Ama herkesin rüya olarak adlandırdığı ama benim gerçek olduğuna inandığım o anıları bir türlü beynimde silemiyordum.
Tedavi sürecinde sanki her şeyi boş vermişim gibi davrandım ve bu sayede taburcu oldum. Peki ne değişti? İyileştim mi? Hayır!
Ben düşünceler içerisinde saçlarımı kurularken kapı çaldı. Sinirle nefes verdim ve kapının deliğinden kim olduğuna baktım. Ama kimse yoktu.
Yanlış duymuşumdur diye düşündüm. Tam gidecekken tekrar kapı çaldı. Birisi benimle uğraşıyordu.
Sinirle gidip kapıyı açtım. Kimse yoktu. Kapıyı tam geri kapatacakken yerde bir zarf olduğunu gördüm.
Kaşlarımı çatarak etrafa baktım. Kimse yoktu. Zarfı aldım ve içeri geçtim.
Koltuğa oturdum ve zarfı inceledim. Normal düz beyaz bir zarftı. Üzerinde ne bir isim ne de başka bir şey yazıyordu.
İçini açtım. Mektup çıktı. Hangi devirde yaşıyoruz? Güvercin yollasaydınız ya.
Merhaba Efra. Farkındayım şu an pek iyi değilsin. Ama seninle görüşmem gerekiyor. Bunu zorla yapamam. Kendi isteğinle olmalı. Lütfen izin ver görüşelim. Geçmişte ne yaşandı gerçekten hatırlamıyorum ama telafi edeceğim söz veriyorum.
Linus
Ağzım açık bir şekilde mektubu okudum. Bu mektup gerçekten benim rüyama (?) giripte hayatımı mahveden o kişiye mi aitti?
Eğer kabul ediyorsan gözlerini kapat ve adımı seslen
Mektubun arkasına yazan buydu. Hayır bunu asla yapmayacaktım.
Mektubu da zarfı da büktüm ve çöpe attım. Tam bu an Defne'nin bana attığı mesaj aklıma geldi.
Eğer Linus'la kısa zamanda görüşmezsen o ölecek
O gerçekten sırf ben görüşmek istemiyorum diye ölür müydü? Buna inanmak istemiyordum.
Az önce de söylediğim gibi kalbim ortada kalmıştı. Onunla görüşmek istemesem de ölmesini de istemiyordum.
Yere yığıldım ve ağlamaya başladım. Hıçkırarak ağlıyordum. İçimi boşaltmam gerekiyordu. Apartmanda olduğumu umursamadan bağırarak ağlıyordum. Ellerim istemsizce saç diplerime tutunmuştu. Adeta kendime acı çektiriyordum.
Elimin üstünde soğuk bir el hissedince donakalmıştım. Bu dokunuşu nerede olsam hatırlardım.
"Yapma bunu kendine" Sesini neden bu kadar çok özlemiştim?
Neden aynı zamanda ondan hem nefret ediyor hem de bu kadar özlem duygusu hissediyordum?
Ellerimi nazikçe başımdan çekti. Kafamı kaldırıp da yüzüne bakacak cesaretim yoktu.
"Her şeyi hatırlıyorum"diye fısıldadı.
"Bize bunları yapanlara en büyük işkenceyi çektireceğim" Bu kadar duygulu konuşup da bir anda sinirle konuşması beni ürkütmüştü. Başımı hâlâ dizimin üstünden kaldırmıyordum.
"Bana bakmayacak mısın?"
"Git burdan!" Derin bir nefes aldı. Daha sonra saçlarımı okşayıp öptü. Temastan nefret eden ben gram rahatsız olmamıştım.
"Her şeyi telafi edeceğim. Şimdi gidiyorum ama tekrar geleceğim. Lütfen daha fazla kendini yıpratma tamam mı?" Cevap vermedim. Hâlâ avucunun içerisinde olan ellerimi öptü ve gitti.
Başımı kaldırdım. Gözlerim tekrar dolmuştu. Dört yıl sonra ilk defa sesini duymuştum. İlk defa onu hissetmiştim. Ama bu duyguları sadece içimde yaşıyordum.
Dışarı yansıttığım ise sadece nefretti.
Bölüm çok kısa farkındayım ama ilham gelmedi. Yine de az ama öz bir bölüm oldu.
Bu arada bilmeyenler için Linus kitabına özel Instagram grubu kurdum. Gelmek isteyen dm'den yazsın.
İg: @miyecf
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp İMPARATOR (Tamamlandı)
TerrorLinus serisinin ikinci kitabı Bir imparatorun sizden yardım istediğini düşünün. Ona yardım edebilir misiniz? İstediği kişiyi bulabilir misiniz?