on sekiz

19.6K 306 134
                                    

Erdeniz Dinçer

Talia.

Talia.

Talia.

Son günlerde kafamı meşgul eden tek şeyin Talia olması beni kafayı yiyecek raddeye getirmek üzereydi. Talia, nefesini dudaklarımın arasına üflediğinden beri bir zehir gibi vücudumun her yerini sarmıştı. Bana zarar vereceğini bile bile zihnimden onu bir türlü atamıyor oluşum garip hissettiriyordu. İlginçti. Ben böyle bir adam değildim. Zihnimi meşgul edecek en ufak duyguyu anında silip atar, hayatıma devam ederdim ama Talia, onun hissettirdiği şeyler zihnimin en derinliklerinde ortaya çıkmayı bekleyen bir yanımı uyandırıyordu.

Ona hissettiğim şeylerin sadece cinsellikten ibaret olduğunu biliyordum. Bedenim sadece onu arzuluyor, erkekliğim onun ıslak deliğine girme düşüncesiyle böyle reaksiyonlar veriyordu. Biz erkekler ulaşamadığımızın peşinden koşmaya programlanmış varlıklardık. Ulaşamadıklarımız arzularımızın kabarmasına neden oluyordu. Çoğu aşık erkeğe bakıldığında hâlâ hayatına almak istediği kadına tam anlamıyla ulaşamadığını görüyordum. Aşta bundan doğuyordu. Kendini senden saklayana aşık olursun. Bu kadar basitti.

Benim Talia'ya hissettiğim duygusal herhangi bir şey yoktu. İçimde ona dokunamadığım için büyüyen bir arzu vardı, o kadar. Ona dokunduktan sonra, tadına baktıktan sonra hevesimi alıp hayatıma devam edeceğimi biliyordum. Zamanında başıma birçok kez gelmişti, sadece bu sefer ki isteğim ve arzum daha fazlaydı.

Başımı arkaya doğru atıp koltuğun arkasına yaslayarak derin bir nefes verdim. Yüzümü hafifçe sağa çevirdiğimde yatak odasının açık kapısından içeri doğru baktım. Talia'nın gitmesinin üzerinden saatler geçmesine rağmen etkisinin hâlâ üzerimde olması beni delirtiyordu, kendimi yumruklamak istiyordum. Bakışlarımı hızla kapıdan çekip tavana çevirerek gözlerimi yumdum.

Bugün yatak odasındaki yatakta uyumayacaktım.

Gözlerimi kapattığım an karanlıkta beliren Talia'nın görüntüsü dudaklarımın arasından bir küfür mırıldanmama neden oldu. Yatağımın üzerinde iç çamaşırlarıyla uzanarak kendini tatmin etmesi, zevk alırken aralanan dudaklarından çıkan ufak inlemeler, gözlerindeki o tutkulu bakış.

Sikeyim!

Gözlerimi aralayarak koltukta doğruldum. Hâlâ eşofmanımını zorlayan büyüklük çok fena canımı sıkmaya başlamıştı. Elimi saçlarımın arasına daldırıp karıştırırken zilin çalmasıyla rahat bir nefes verdim ve ayaklandım. Yarım saat önce arayıp çağırdığım Özge gelmiş olmalıydı. Yarım saatte gelmiş olmasına rağmen o zaman dilimi benim için çok uzun geçmiş gibiydi.

Kapıyı araladığımda Özge kırmızıya boyadığı dudaklarıyla bana sırıttı. Aceleci bir tavırla onu içeri çektiğimde neye uğradığını şaşırmıştı.

"Ne oluyor be!"hızlı bir hamleyle onu çevirip kapıya yasladığımda bir kahkaha patlattı."Ben de seni özledim ama bu da biraz abartı değil mi?"o konuşurken çoktan siyah kısa elbisesinin içine ellerimi atmış, dantelli iç çamaşırının ayaklarından aşağı süzülmesine neden olmuştum. Elbiseyi yukarı doğru çekerek dolgun kalçasını gözlerimin önüne serdim.

Talia'nın dolgun fakat fazlasıyla büyük olmayan kalçasını düşününce nefes alışverişlerim hızlanmıştı. Onun karşımda bu şekilde durma düşüncesi beni o kadar tahrik ediyordu ki, bunu düşünürken bile boşalabilirdim. Halbuki kolay kolay boşalabilen bir adam değildim.

Özge'nin beline baskı uyguladığımda ne istediğimi anlamış gibi eğildi. Eşofmanımın iplerini çözerken gözlerimi kalçasından ayırmıyordum. Tüm uzuvlarım şu an oraya girmem için bana yalvarırken eşofmanı ve iç çamaşırını indirerek uzuvlarımı yalvarışlarına kulak astım. Elime aldığım sertliğimi kalçasındaki deliğe konumlarken bir siktir çekmiştim.

Hedonist +18| texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin