1. "GERİYE SARAN YANGINLAR"

126K 3.3K 2.7K
                                    

Yeni hikaye merhabasını buraya alalımmm...

Yine aniden kurgu yayınlıyorum, yayınladıklarımdan farklı ve aklıma farklı şekillerde önceden düşmüştü ve son halini sizinle sabırsız bir şekilde buluşturmak istedim.

Kitap ismine zar zor karar verdim ve buradayız

AHZAR' a bölümler düzenli gelecek endişeniz olmasın ama o ân hangisine yönelik yazma isteğim varsa ona yazmak planım.

Saat 21.00, 8 Mart ve ben bu hikayeyi yayınlıyorum

Oy verip, düşüncelerinizi benimle paylaşın, desteğiniz için teşekkürler ^⁠_⁠^

BU KİTAPTA GEÇEN KURUM KURULUŞLAR KARAKTERLER VE OLAYLAR TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜDÜR.  GERÇEK İLE ALAKASI YOKTUR.

Bölüm şarkısı: Gravitational Forces (slowed+ reverb)

Selena Gomez - People You Know

Bazı hikayeler, üçten geriye sayılmaz; yedide başlar, yenilmelerle biter.

0
N O K T A S I

1. "GERİYE SARAN YANGINLAR"

Gözlerim duvarda asılı kalan saate uğradığında zamanın içinde ilerleyen saniyeleri sayıyordum. Bir, iki, üç... Takvim yaprakları yılın ilk ayının içinde. 5 Ocak. 2023. Saat, 08. 17

Omuzlarımı hafifçe düşürerek adımlarımı parke zeminde sürükledim. Beyaz renk ahşap kitaplığın raflarına sıralı kitaplarımın tam karşısında dikildiğimde sesli bir nefes alarak kollarımı göğsümde bağlarken gözlerimi rafların içine düzgün ve renk sırasına göre dizilmiş okuma kitaplarımda gezdiriyordum. Bu gece annemin yanında kalacağım için çantama bir değil birkaç kitap daha atsam da olurdu. Belki de çizgi roman?

"Gün! Hadi! Kahvaltı yapacağız daha... Merkeze geçmem lazım. Seni mi bekleyeceğiz kızım zanlısından amirine..."

Kafamı küçük bir açıyla omuzum üzerinden çevirdim ve kapalı kapı ardından, büyük ihtimalle koridordan bağıran adamı dudaklarımda izi kalan tebessümle karşıladım. Sürekli geciktiğim için homurdanmak alışkanlıklarından sadece biriydi.

Gün. Adım buydu benim.

Aslında, Gün Aksa Alatan.

Bana anlatılana göre; bir kış günü, hiç geçmez sanılan karanlık gecede annem bir mum yakmış, kesilen elektiriğin zifiriye boyadığı odanın içinde. Annem hiç sevmez karanlıkları, tek başına kalmak ve yalnızlıkta ona göre değildir. Bunun bir sebebi mi vardı yoksa zamanın ona kazandırdığı bir alışkanlık mıydı? bir fikrim yoktu bu konuda. Her insan yolunu aydınlatan ışığı arayarak geçirir ömrünü. Kimi bulur, kimi karanlıkla gömülür, der annem. Tam sekiz yıl çocuk hasretiyle geçirmişler günlerini ve uzun tedaviler sonrasında bana hamile kaldığını öğrenmiş annem. Tek çocuk olmanın eksileri ve artıları olsa da, oldukça korumacı oldukları su götürmez bir gerçekti. O gece, babamın nöbetine denk geldiğinden tek başına, karnı burnunda, karanlığın içinde mavi-kızıl bir ateş yayan mumun ışığında perdenin ardından dökülen yağmuru izlerken sancısı tutmuş. Ve ardından, babam lafını şöyle tamamlardı: Gün gökyüzünde kendini belli edemeden, annen Gün'ü kendi doğurmuş.

SIFIR NOKTASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin