"çok saçma geri dönelim tess'"dememle arkamdan,tesise doğru ittiriyordu beni,"iki haftada seni unutması için alzheimer olması gerek,nasıl bir aptallık yaptığının farkında olmalı,anlayacaktır"
derin bir nefes verip gözlerimi kapattığımda güvenliğin sesini duymuştum
"futbolcular ve izni olan kişiler dışında girilemez"dediğinde hemen arkamı dönüp tessa'ya gitmek için yalvarırcasına baksam bile umursamamıştı
"biz bay de jong ile konuşucaktık,önemli şeyler"demişti tessa,adam elindeki telefonu açıp bir şeylere bakarken,"bay de jong'un bugün görüşüceği kimse yok"
"biz iki hafta önce olan şey ile ilgili konuşucağız"dememle adam hala inat ediyordu
"üzgünüm bayanlar,böyle bir haber verilmedi bize"
"lydia derseniz tanıyacaktır"
"üzgünüm lydia hanım,antremanda olan oyuncuları rahatsız edemeyiz"ses tonundaki sertlik midemi bulandırıyordu,sanki burda olmaktan bayılıyordum
tessa'ya döndüğümde o da arkasını dönüp eliyle bir yeri işaret etmişti,güvenlik başını,tessa'nın işaret ettiği yere çevirdiğinde hızlıca turnikelerin üstünden atlayıp koşmaya başlamıştı
"tessa!,lanet olsun tessa,ne yapıyorsun sen"derken güvenlik çoktan tessa'nın peşinde koşmaya başlamıştı
bunun ne kadar cezası olurdu acaba
uzakta tessa'yı görebiliyordum ama oldukça küçüktü,frenkie'nin yanına ulaşmıştı ve arkasından güvenlik tessa'nın kolundan çekiyordu ama frenkie güvenliğe bir şeyler söyleyip yanlarından uzaklaştırmıştı
kısa bir süre sonra frenkie,başını olduğum tarafa çevirince ne yapacağımı bilememiştim,hiç böyle bir durumun içinde kalmamıştım,ne saçmaydı ama
frenkie ve tessa olduğum yere doğru gelirken ne yapacağımı bilmiyordum,kalbim deli gibi atıyordu,ne diyecektim,bana ne diyecekti
turnikelerden ikiside geçtiğinde bana doğru elini uzatmıştı,"lydia olmalısın,arkadaşın sadece beni ilgilendiren önemli bir şey olduğunu söyledi"demesiyle sadece başımı sallayabilmiştim
frenkie,tessa'ya ve güvenliğe baktıktan sonra eliyle içeriyi işaret etmişti,"ayak üstü konuşmayalım"dediğinde turnikeden geçtim,sadece ikimizdik koridorda olan
antreman sahasına çıktığımızda kocaman olduğunu farketmiştim,ilk kez buraya geliyordum ve oldukça büyüktü,bir sürü futbolcuda burdaydı,ona nasıl hamileyim diyebilirdim ki
önüme geçip yedek kulübesine doğru giderken yavaşça onu takip ediyordum,ellerim titriyordu sanırım,kalbimde sallanıyor olabilirdi
yedek kulübesinin ortasına oturduğunda yan tarafında duran sandalyeyi işaret etmişti,endişeli olduğumu anlamış gibiydi,yaptıkları çok sakindi,"iyi misin,su ister misin",ne kadar kibar ama,biraz sonra çocuğu olacağını öğrendiğinde böyle olacak mıydı
yavaşça yanına oturduğumda derin bir nefes alıp başımı frenkie'ye doğru çevirdim,"çok konuşmak istemiyorum,zaten konuşacak gibide hissetmiyorum"
"bak eğer o gün olanlar hakkında gizlilik falan isteyeceksen hiç lafını etme bile,buraya kadarda gelmişsin,konuşmaya fazla gerek yok"
"hayır,hayır konu bu değil"dememle o da merakla bana bakıyordu,ellerimin titrediğini saklamaya çalışıyordum ama bu imkansızdı
"ne olduğunu anlatıcak mısın,antremandaydım"
"ben hamileyim,oldukça saçma gelecek ama..."dememle hızlıca oturduğu yerden kalkmıştı,"buna inanmamı beklemiyorsun herhalde,gerçekten bununla vakit kaybettiğime inanamıyorum"
"bende öyle!"dememle yürümeyi bırakıp hızlıca tekrar yanıma gelmişti,"burda böyle bağıramazsın,vakit kaybıysa buraya yalan söylemeye neden geldin"
"yalan değil,evet bende beklemiyordum ama bu oldu"
"hala yalan söylüyorsun,benim çocuğum olamaz"demesiyle şoka uğramış gibi olmuştum,ben bile bu durumda olup zar zor kabullenmişken onu nasıl ikna edecektim
"ne kadarda ilginç,senin çocuğun olmuyormuş,benimkide olmuyordu"
"o zaman hamile değilsin"demesiyle oflayıp arkama yaslandım,"böyle saçma bir yalanı neden söyleyeyim ki,hemde seni şuan rahatsız etmekten bana dava bile açabilecekken"
"bak,baba olmayı ne kadar istediğimi bilemezsin ve bu doktorların demesiyle şoka uğradım,şimdiyse buna böyle inanmamı bekleme,bir hastanede falan test yaptırabilirsen ona göre konuşalım"
"ona da inanmazsın,müsait olduğun bir zamanda birlikte test yaptırmaya gidelim ne dersin,dna testinde hem sende lazımsın"dememle başını sallayıp arkaya yaslanmıştı,yüzü düşmüş gibiydi
"çocuk isteyen birisine göre oldukça yüzün asık"
"çocuğumun sevdiğim kadından olmasını istiyordum sadece"
bir ilişkisi vardı ve haklıydı
"bir şey istemiyorum senden frenkie,sadece bende hamile kalabileceğimi düşünmüyordum,sadece doğacak çocuğumun babasını hiç görmeden büyümesini istemiyorum,ne kadar senin için herhangi biri bile olsam"
"şuan hala konuşmak için erken,hem öyleysede yinede dokuz ayımız var,hala erken"
"kabullenememen çok normal,aynısını dün yaşadım çünkü,buna imkan bile vermediğim için bu kadar rahattım"
"ve bende öyle"
"ne diyelim,geçmiş olsun falan mı"diyip sandalyeden kalktığımda frenkie'de oturduğu yerden kalkmıştı,"koça bir görüneyim,iznimi alıp gidelim"dediğinde sakince başımı sallayıp yanımdan uzaklaşmasını izledim
şimdi mi doktora gidecektik,tanrım daha doktordan hamile olduğumu öğrenmemiştim bile,evde yaptığım bir kaç test hamile olduğumu söylemişti,ya yanlışlarsa
ya doğrularsa...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
wrong choices | frenkie de jong
Teen Fictionilk türkçe 'frenkie de jong' kurgusu 21/02/2023'te yazılmaya başladı 27/03/2023'te yayınlanmaya başladı 16/04/2023'te yazımı bitti