Dönüş (Melez Efsanesi)

Kehanet

David'in dedikleri aklımın her tarafına kendini kazırken Elimdeki kanı farkettim ve elimi göle uzattım. Elimdeki kanı çıkarmaya çalışırken. Gölde mavi ışıkları belirdi bir anda bu beni korkutmamıştı. Önce göl perisi olduğunu düşündüm ve umursamadım. Elimi son kez suya daldırdım o zaman Kahin Gorki'nin yüzü belirdi. Önce hayal  gördüğümü sandım sonra bana seslendi.
-Lia kehanetin yavaş yavaş gerçekleşiyor. Elis senin düşmanın olacak, kurt Krallığı senin yardımına ihtiyaç duyacak, saklı Krallığa bir adım daha yaklaşacaksın , düşmanlar bir olacak düşmanım dediklerin senin en yakınların olacak, kafandaki taşlar yavaş yavaş  yerine oturacak , babanla kavuşacak ve ölüme biraz daha yaklaşacaksın.
Kahin bunları söyledikten sonra yok oldu.Ben Elis'in yanına döndüm aslında sadece uzaktan bakabiliyordum ama güvende olması için yardım edebilirdim. Kamp alanına gittiğimde hiç kimseyi bulamadım dikkatlice etrafı dinledim fakat hiç kimsenin sesini duymadım. Ne olmuştu acaba ağacın üzerinden atladığım an  birşeyler duydum arkamı döndüğümde Elis karşımdaydı bana tiksiniyormuş gibi bakıyordu . Baş parmağını kaldırdı ve şunları söyledi.
-Canavar Lia kanımızı emmeye mi geldin? Yoksa etimizi yemeye mi?
Arkasında ki herkes bunu duyuyordu Elis sana ne olmuştu? Bu sözleri canımı yakmıştı o sırada bir şey farkettim daha önce avcıların tuzağından kurtardım vampir bunun burada ne işi vardı onu farketmemiş gibi yaptım Elis'in yanından uzaklaştım. Farkettirmeden vampir kadının peşinden gittim. Bu kadın vampir prens için mi çalışıyordu? Eğer öyleyse bunun amacı neydi? Zihnini okumama izin vermiyordu .Vampir kadın oradan uzaklaştığında onu takip ettim. Yanılmamıştım tahmin ettiğim gibi Vampir prense birşeyler söylüyordu. Onları dikkatlice dinlemeye başladım.
-Prensim Kardeşi melezi kovdu artık onların başında hiç kimse yok istediğiniz gibi ordunuzu yaratabilirsiniz. Vampirler birden ortadan kayboldu bunlar ne ordusundan bahsediyordu insanları vampire mi çevireceklerdi? Yoksa ruhlarını ele geçirip istediklerini mi yaptıracaklardı? Bunları düşündüğüm sırada çığlık sesi duydum bu ses kamp alanından geliyordu. Vampirler mi saldırmıştı?  Oraya doğru koştum ama çok geçti. Vampirler onları ele geçirmişti. Elis neredeydi? Çalıların arasından ses duydum oraya sessizce gidip kontrol ettim. Bu David'ti.  Sessiz olması için elimi  ağzına götürdüm. Vampirler onu bulmasın diye sarmaşıklarla etrafımızı sardım. Etrafta vampir kalmadığına emin olduğum da David'i oradan çıkardım Etraftaki herşey dağılmıştı. Birçok çadırda kan izi vardı. Elis benden nefret ettiği halde ben onun için endişeleniyordum. Bu tamamen aptallıktı ama bu elimde değildi. David'e neler olduğunu sorduğumda.
-Lia sen gittikten sonra biz ateşin etrafında toplandık. Tanımadığım bir kadın ateşe çalı koymak istediğinde  yanlışlıkla elini kesti elini kestikten beş saniye sonra bir adam kadının üzerine atlayıp boynunu ısırdı. Zaten herşey o ısırktan sonra oldu. O beyaz tenli insanlardan bir çok kişi gelip bize saldırdı ben şans eseri bu çalılıklara saklandım zaten seni gördüğümde seslendim. Beni bulacağını biliyordum.
Dedi. Bunları  kesinlikle vampir sarayına götürüyorlardı. David'e baktım.
-David burası senin için güvenli değil senin hemen şimdi şehre dönmeni istiyorum.
David dönmek istemedi ama onu zorladım bende o insanları kurtarmak için plan kurmaya gittim. Umarım onlara zarar gelmeden kurtarırım dedim kendi kendime. Elis aklımdan hiç çıkmıyordu.kamp alanından ayrıldım ve kahini bulduğum göle geri gittim...