Evet zaman atlamalarına hoş geldiniz sevgili kardeşlerim nabeeerr???
Bu bölüm zamanda sıçrıyoruz (´∩｡• ᵕ •｡∩')
Umarım beğenirsiniz!
Bölüme geçebilirsiniz!
•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••
2009, Ocak 2, Salı, 20 : 42
Shina Kagami
"Bayan Kagami dos-"
"Şu an değil."
"Ama efendim önemli dosyala-"
"Tanrım," ağlamak üzereyim, sinirden. "Mina, biraz sonra tamam mı? Şu an değil." Mina başıyla onaylarak odadan çıktığında rahat ettiğim koltuğum rahatsız gelmeye başladığı için ayağa kalktım ve boydan boya cam pencereden dışarı baktım.
"Sano Shinichiro ben senin ağzına sıçayım ya!" Şimdi cama kafa atsam tüm sinirim geçerdi belki de..
Kapı tekrar çaldığında seslice nefes verdim. "Ya şimdi değil diyorum niye anlamak istemiyorsunuz ki?!"
Çalışanlarıma bağırmak istemiyordum ama şu an sinirim o kadar yüksekti ki..
"Benim şampiyon, sakin."
Sara sırıtarak içeri girdi ve kapıyı kapatıp bana baktı.
"Dağılmış yine saçın başın, ne oldu?"
"Ne mi oldu?" Masanın üzerinde ki telefonu işaret ettim. "Bak sabahtan beri, en az iki yüz kez aramışımdır bir aramama bile cevap vermedi. Mesajları söylemek bile istemiyorum! Kafayı yiyeceğim! Wakasa'da açmıyor! Sen biliyor musun?!" Gerçekten çıldıracağım.
Başına bir şey mi geldi de açmıyor yoksa bilerek mi açmıyor bilmiyordum.
Sabahtan beri toplantıdan toplantıya girdiğim için şirketten de çıkamamıştım, tanrım sabır.
Sara kahkaha attı.
"Manyaksın shina, işi vardır çocuğun."
"Wakasa sana bir şey söyledi mi?" İkisi yaklaşık sekiz ay önce sevgili olmuşlardı ve sara hâlâ daha yanında lolipop taşırdı.
Kendisi de alışmıştı.
Ağzında ki bitmiş lolipop çöpünü çöpe attı ve omuz silkti.
"Bilmem, bir şey demedi. Neyse ben seni kaçırmaya geldim, bizimkilerle toplanıyoruz."
Duvarda ki saate baktım. Saat ne zaman bu kadar geç olmuştu ki? "Tamam.." hiçbir zaman vazgeçmediğim, açık kahve şişme montumu üzerime geçirdim ve beyaz eldivenlerimi takıp krem rengi çantamı da elime aldım. "Hava zaten soğuk, bir de uğraşacağım shin ile..bak yerini biliyor musun doğru söyle?"
"Of shina! Bilmiyorum diyorum, hadi."
Sara koluma girdiğinde dudaklarımı büzerek çıktım odadan. Mina anında yanıma geldiğinde sabır dileyerek elinde ki kalemi aldım ve uzattığı dosyayı aldım. Birkaç dakika boyunca okuduktan sonra imzalamam gereken yerleri imzaladım. "On beş dakika sonra hepiniz çıkabilirsiniz."
"İyi akşamlar efendim."
"Size de." Sara ile asansörün yanına geldiğimizde zaten bu katta olan asansöre bindik. "Nerede toplanacağız?" Omuz silkti.
"Bilmiyorum, bizi de hanae almaya gelecek."
"Tamam." Asansör durduğunda inip hızlı adımlarla şirketten çıktık ve şirketin önünde hanae'yi beklemeye başladık.
