0.8

71 27 9
                                    

Zevzek: Günaydın

Neva: Günaydın

Neva: Bugün senin yüzünden geç kalmicam

Zevzek: Kdödkxkck

Zevzek: Acele etme hoca geç gelicekmiş

Neva: Vallah mı?

Zevzek: Vallah

Neva: Tamam çıkıyom ben şimdi.

Neva Severden:

Telefonu kapatıp cebime koydum. Bugün babam bırakmıyacaktı, bizde yürüyerek gidicektim. Okul çok uzak değildi, zaten genellikle yürüyerek gidiyoruz. Babam arada sırada bırakıyor bizi.

Uğur ile evden çıkmış yürürken "Abla."dedi. "Efendim?"

"Sende bir değişiklik var. Acaba bu değişikliğin sebebini söyler misin?" Bir de çok bilmiş bilmiş konuşuyor ya şebek.

"Uğur fazla konuşma hızlı yürü." Gözlerini devirip "Ya abla ama ya."dedi küçük bir çocuk gibi. "Uğur canım kardeşim sus ve yürü." Bunun anlamı 'susmazsan anneme her şeyi anlatırım'dı.

İkimiz de sessiz bir şekilde okula gittik. Derse girecekken Uğur da peşimden geldip kolumu çekiştirmeye başladı. Ardından sınıfın habercisi Asya geldi "Gençler hoca geç gelicekmiş!" diye bağırdı.

Bir dakika eğer sınıf bu haberi yeni alıyorsa anonim şuan bir açık verebilir. Uğur'un kolumu çekiştirmesini umursamadan sınıfa göz gezdirmeye başladım dikkatlice.

Tam devam ederken Uğur hızlıca kolumdan çekti. Tüm dikkatim dağılmıştı. Uğur'a dönerken herkes kendi haline dönüştü. Sinirle Uğur'a "Ne var ya!" diye bağırdım.

"Abla param bitti." Kardeş başa bela. "Babam daha yeni para verdi. Ne çabuk bitirdin?"

"Abla kızlara bir şeyler ısmarladım bitti. Para vermezsem aç kalıcam." Cüzdanımı çıkarıp biraz para verdim. Yanağımdan öpüp "Bir tanesin abla." diyip gitti.

Öptüğü yanağımı silip yerime oturdum. Kaçırmıştı işte. Ayağına mis gibi fırsat gelmiş. Kardeşler resmen baş belası.

Hoca hala gelmemiş dersin ortasına gelmiştik. Ardından sınıfa müdür geldiğinde hepimiz ayağa kalktık.

"Oturun çocuklar." Diyip öğretmen masasına oturdu. Herkes kıyafetlerini düzeltmeye başladı. Müdür bu konulara çok disiplinliydi.

"Hocanız biraz daha geç kalıcak onun yerine ben geldim." Oğuz "Hocam zahmet etmeseydiniz biz hocayı beklerdik."dedi.

"Öyle mi Oğuz?"diyip ayağa kalktı. Tahtaya bir matematik sorusu yazdı. "Sende zahmet edip bu soruyu yap o zaman." Müdürün önceden matematik öğretmeni olduğunu duymuştum.

Bu bilgiyi de alın ne yapıyorsanız yapın.

Oğuz'un morali bozulmuştu. "Hocam o anlamda şey etmemiştim. Hani sizin odanız zemin katta ya merdivenleri çıkıp bizim için yorulmasaymışsınız diye şey etmiştim."

İkizi olan İdil gülmemek için kendini tutup "Oğuz hadi yap bakalım soruyu."dedi. Oğuz ona kötü kötü bakıp tahtaya çıktı.

Bir süre soruyla bakıştıkdan sonra müdür  yerine otturtup sınıfa bu soruyu yapıp yapamayacağımızı sordu.

Zevzek: Bu soruyu yapabileceğini biliyorum.

Neva: Eee?

Zevzek: Asıl sana Eee

Niran / Yarı  textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin