1.6

56 16 19
                                    

_selambensim_ hesabını takip etmeyi unutmayın.

İyi okumalar.

___________________________________________

"Abla uyan artık!"  Tepemde duran Uğur'a ters ters baktım. "Abla sen uyuduğuna emin misin? Öldün sandım. Nasıl bir uyumak bu?"

Kafamı çevirip diğer tarafa döndüm "Defol git Uğur." Tepemde bağırmaya devam ederek "Saat 12 oldu. Kalk artık."dedi.

Benim onu duymamazlıktan gelip yatmaya devam ettim. "Benden günah gitti." Yüzüme gelen suyla birden kalktım. 

Uğur'un eğlendiğini gösteren yüz ifadesine yastığı attım. "Salak! Suyla uyandırmak ne!" Yatağa fazla su gelmemişti ama abartmamam için hiçbir sebep yok.

"Yatak sırılsıklam oldu, kim temizleyecek?" Uğur omuz silkip "Bu beni hiç alakadar etmez."dedi. "Neyse uyandığına göre artık gidebilirim."

Uğur'un dışarı çıkmasıyla tekrar uyumaya çalıştım ama bir kere uyanmıştım. Tekrar uyuyamam.

Üstümü değiştirip aşağıya indim. Annemin bu saate kadar uyumama söylenmesi eşliğinde kahvaltımı yaptım.

Hafta sonu neden erken uyanayım ki? İşte bunu anneme anlatamıyorum.

Bu sırada telefonuma gelen bildirime baktım.

0553: Neva müsaitsen bugün buluşalım mı?

Neva: Sen kimsin?

0553: Emre ben. Sınıf grubunda yok musun? Ordan diğerlerini de kayıt edersin. Alayım mı seni gruba.

Neva: Sınıf grubunda varım ama kimseyi kaydetme gereği duymadım.

Emre'yi kaydedip bir önceki numarasını silip tekrar konuşmaya döndüm.

Emre: Anladım.

Emre: Eee bugün müsait misin? Konuşmamız gerek artık.

Neva: Annem izin verir mi bilmiyorum.

Emre: İzin alamaz mısın? Ben konuşmak istiyorum.

Neva: Peki nerde buluşalım?

Emre: Bildiğim güzel bir kafe var oraya gidelim.

Emre: Seni arabayla alırız.

Neva: Yok zahmet etme ben kendim gelirim.

Emre: Ne zahmeti gelirim bir şey olmaz.

Neva: Olur. Babam duyarsa kızar.

Neva: Sen konum at ben gelirim.

Emre: Peki madem konum atıyorum.

Kahvaltımı bitirip annemin yanına gittim. Normalde babam hafta sonları izinliydi ama mesai yapmak zorunda kaldığı için gitmek zorunda kaldı. Yani sadece annemden izin alsam yeter.

"Anne dışarı çıkabilir miyim?" Annem şakınlıkla bana baktı. "Nereye gideceksin?"

"Bir kafeye."

"Kimle?"

"Bir arkadaşla."

Annem yanındaki yastığı bana fırlatıp "Kız düzgün cevap ver."dedi. "Ay anne sınıftan bir arkadaşımla buluşucam işte. Ne sorguya çektin öyle?"

"İyi tamam git ama geç gelme sakın."  "Tamam sen merak etme."

Evden çıkıp Emre'nin konum attığı yere geldim. Baya lüks bir kafeydi. Umarım paramız yeter.

Emre çoktan gelmiş beni bekliyordu. Olduğu masaya gidip karşısına oturdum. "Hoşgeldin."

"Hoşbuldum." Garsonu çağırıp ismini bilmediğim bir şeyler sipariş etti. Ve bana fikrimi sormadan.

Otur sıfır.

"Buranın meşhur kahvesini söyledim. Eminim çok beğeniceksin." Tebessüm etmekle yetindim.

Garson kahvelerimizi getirip başka isteğimiz olup olmadığını sorup gitti. Uzun süre hiç konuşmadan oturduk. Off sıkıldım.

Kahveleri içerken yüzünü inceledim. Yüzündeki yaralar düne göre daha iyi durumdaydı.

Yaralarına baktığımı fark edip "Merak etme acımıyor."dedi.

"Çok fena vurmuş." Dedim birden. "Kavga eden insanları sevmem neyse asıl konumuza dönelim."

"Neva ben seninle bu konuşmaya devam etmek istiyorum. Arkadaş olarak konuşmaya devam edelim."

"Bunun için mi çağırdın beni. Mesaj da atabilirdin.

"Yüz yüze konuşmak istedim. Ne dersin arkadaşım olur musun?"

"Bilemiyorum." Aslında istemiyorum ama kalbini de kıramam.

"Naz yapma, arkadaş olucaz sadece."

Naz mı yapıyorum? Sadece kalbini kırmak istemiyordum oysaki.

"Tamam olur."

Emre ile biraz daha konuştuktan sonra eve döndük. Sormak istediğim sorular vardı. Ama soramadım.

_______________________________

Bölüm sonu.

Emre hakkında ne düşünüyorsunuz?

YILDIZA BASMAYI UNUTMAYIN

Niran / Yarı  textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin