Biliyorum bölümler geç geliyor ama okuldan 6 gibi geliyorum eve o yüzden yazamıyorum hafta sonuda işlerim veya ödevlerim oluyor bölümleri elimden geldiğince erken yazmaya çalışıyorum.
Oy vermeyi unutmayınnn 💞💞💫💫
İyi okunalar umarım beğenirsinizz.
Bu bölümde Ateş'ten olucakk.
_________________________________________Ateş'ten
Ercana hamburger almasını söyledim ve içeri girip Ahenk'in yanına gittim. Ahenk koltukta uzanıyordu ve hala tam uyanamamıştı kafası gidip geliyordu her an uyuyabilirdi yeniden. "Ayağın ne durumda.?" Diye sordum. "Ha ne kim nerde niye.?" Diye saçmalamıştı. Hafif güldüm ve yanında gidip koltuğun yanında diz çöktüm kimseye karşı dik duruşunu bozmayan ben Ahenk'e karsı farklı oluyordum. Diz çökmeyen ben diz çöküyordum hemde onunla ilgilenmek için.
"Ayağın diyorum ağrıyormu.?" Dedim "Biraz sızlıyor ama çokta önemli değil." Dedi. Normaldi ağrıması kendisine çok yüklenmişti. Doktorda demişti zaten bu ağrıların olabileceğini ve gayette normal olduğunu. "Tamam yemekten sonra koluna ve dudağındaki yaraya krem sürücez. Doktor ayağın için ağrı kesici vermişti onuda süreriz." Dedim. Kafa sallayarak beni onayladı. Telefonunu aldı ve ona bakmaya başladı. Bende telefonumu alıp Karşıdaki koltuğa uzandım. İki tane tekli iki tane üç kişilik koltuk vardı.
Benimde maillerime bakmam lazımdı ama şu an olmazdı kendimi işe kaptırıyordum ve biri bana seslenince konsantrasyonun bozuluyordu sinirlenip o kişiye patlıyordum. Ahenk seslenirse ona bağırmak istemiyordum o yüzden sonraya bıraktım. Bir 15 20 dakika sonra kapı çalmıştı. Gidip kapıyı açtım Ercan gelmişti diz çöktü "Kalkabilirsin, içeri gel ve patroniçenle tanış." Dedim. Ben olmadan tanışırlarsa bu salak ağzından bişeyler kaçırırdı ve cıvıklaşırdı.
Ercanka içeri geçtik poşetleri sehbaya koyup diz çöktü. Ahenk ilk bana baktı sonra Ercana baktı ve "Kalkabilirsin." Dedi. "Merhaba Patroniçem, ben Ercan Patronun sağ koluyum. Sizinle tanışmak istedim." Dedi heycanla dediğim gibi Ahenk'i merak ediyorlardı onu görmüş olsa da ilk kez tanışıyordu ve sanki ben demedim gel tanış diye salak herif. Neyse bişey demiyorum artık ona. "Merhaba bende Ahenk tanıyosundur zaten beni sanırım yani neyse tanıştığımıza memnun oldum." Dedi Ahenk. Ahenk ilk kez bi kurdumuzla bu şekilde konuştuğu için heyecan yapmıştı sanırım.
"Ercan resmiyetten çıkabilirsin. Ama cıvıma ve salak salak konuşma." Diyip tekli koltuğa oturdum ercanda diğer tekli komtuğa oturdu. Ahenk'e döndüm ve "Ercan benim aynı zamanda da arkadaşım. O yüzden ben diyince resmiyetten çıkıyor yine ben diyince veya başkaları gelirse resmiyete geri dönüyor." Diyerek açıklama yaptım. "Tamam bu arada benimda korumalarım ve sağ kolum olacaktı değilmi." Dedi. "Evet sağ kol ile birlikte iki tane de yakın koruman olucak neden sordun?" Dedim. "O zaman sağ kolumu ve diğer iki kişiyi ben seçebilirmiyim lütfen." Dedi.
Niye böyle bişey istiyordu ki şimdi. "Neden istiyorsun bunu?"diye sordum "Ya ben seçiyim işte ne olcak. Hem kendi kafa dengime göre birilerini seçerim. Ercan gibi benimde arkadaşım olurlar belki ilerde iyi kişileri seçiyim." Dedi iyide korumaların hepsi erkekti ne arkadaşı. Yani tabiki kız korumada olurdu ama kızlar önemli oldukları için onlar yara alabilecekleri işlerde çalıştırılmıyorlardı.
"Korumalar erkek olucak onlarla arkadaş olamazsın. Hem kızlar ne güne duruyor.?"diye sordum bi yandan da kaşların çatık ona bakıyordum. "Ne kızıyosun erkekten de olur arkadaş ayrıca sus sen patroniçe ben değil miyim ben seçicem diyorsam ben seçicem." Diyip susturdu beni. Bu kadar kolay alışıp bana posta koymasını beklemiyordum ama bu hali hoşuma gitmişti. Ercan "Abi valla patroniçe çok iyi cevap verdi. Hem erkektende arkadaş olur niye olmasın." Diye söyledi.
Ahenk bi anda Ercana dönüp "Konuş kız. Gel alnından öpücem" diyip ellerini uzattı. Ercan güldü ve yerinden kalktı tam Ahenk'in yanına gidicekken. "Otur lan yerine dingil herif." Dedim. O da hemen yerine geçti. Ahenk bana kötü kötü bakıyordu ne var yani ne yaptım sanki. Ben dururken Ercanı felan öpemezdi alından bile olsa. Bi dakika ya ne diyorum ben offf.
"Neyse hadi yemekleri yiyelim." Dedim. Ahenk kafasıyla onaylayıp "Tamam hadi yiyelim zaten çok acıktım." Dedi. Ercan poşetleri Ahenk'in önüne doğru koydu ve "Patroniçem siz seçin bize fark etmez." Dedi. Ahenk onu onayladı ve hamburgerlere bakındı. Biz Ercanla ikişer tane yiyorduk bazende birimiz üçüncüyüde yiyordu o yüzden 6 tane hamburger almıştı. Ahenk iki tane seçti ve poşetleri Ercana uzattı ona şaşkınca bakıyorduk. O nasıl yiyecekti iki hamburgeri, gerçi o kadar çikolatayı yiyen hamburgerde yerdi.
"Bakmayın öyle şaşkın şaşkın yiyebilirm ben. Hem Ercan resmiyetten çıkabilirsin seninle iyi anlaşıcağımıza eminim." Dedi. Ne gerek vardı sanki aman neyse sonra bana trip atıyordu istediği olmayınca. Ne kadar tatlı olsada bi posta daha çikolata alamazdık zararlı o kadar fazlası. Hamburgeri ise bizde severdik o yüzden izin vermiştim yoksa yedirmezdim bu haldeyken. "Taman patroniçem merak etme sen. Hem bence de iyi anlaşıcaz."dedi Ercan'da.
Biraz daha oturduk ve sohbet ettik. Bu sırada Ahenk ve Ercan çok iyi anlaşmıslardı. Ercanla arkadaş olması iyiydi en azından tanıdığım ve güvendiğim birisiydi. Ahenk tanımadıklarına karşı genellikle sert olmaya çalışır tanıdıklarına ise yumuşak ama bana göre biraz erken güveniyor insanlara. Bu yüzden ona zarar gelmesini veya üzülmesini istemem.
Ercan ayağa kalktı ve "Ben artık gidiyim, görüşürüz abi ve Patroniçem." Dedi. Bizde görüşürüz dedik ve Ercan gitti. "Hadi bizde kremini sürelim." Dedim ve gidip kremi aldım. Kanepenin yanı gitti biraz kaydı bende yanındaki boşluğa oturdum. Tişörtünün kolunu sıyırdı bende kremi bastırmamaya dikkat ederek sürdüm. Şerefsiz herifler nasıl sıktılarsa mos mor el izi vardı kolundda. büyük ihtimal Ahenk'i tanımıyorlardı yoksa buna cürret edemezlerdi.
Sonra sıra dudağına gelmişti. Kremden parmağıma aldım ve biraz daha yaklaştım biraz fazla yakındık ve ikimizinde nefes alış verişleri hızlanmıştı. İlk önce gözlerine sonra dudaklarına baktım. Dudakları kıpkırmızıydı çok dikkat çekicilerdi ve ben elimde olmadan ona iyice yaklaşıyordum. Kremi yavaş hareketlerle dudağına sürmeye başladım. Dudakları çok yumuşaktı. Baş parmağımla alt dudağını okşadım ve gözlerine baktım.
O da benim dudaklarıma bakıyordu sonra benim gözlerime baktı. O an ne yaptığımı fark etmiştim ve hemen geri çekilmiştim. Kahretsin ben ne yapıyordum onun o kırmızı dolgun ve yumuşak dudakları aklımı başımdan almıştı. Ya yanlış anladıysa ya rahatsız olduysa. Ne yapıyordum ben. O an onu ne kadar öpmek istemiş olsamda şu an hiç birşey değildik ve rahatsız olabilirdi. Boğazımı temizledim ve "Ben elimdeki kremi yıkayıp geliyorum." Diyip cevabı beklemeden banyoya gitmiştim.
Elimi yıkadım ve aynadan kendime bakmaya başladım. Ne bok yiyordum ben. Onu o kadar çok seviyordum ki her zerresi benim aklımı karıştırıyordu. Ama rahatsız olmuş olabilirdi benden uzaklaşabilirdi off offf ne yapıcam ben şimdi.
_________________________________________Biliyorum bölüm çok sonra geldi ama anca oluyor .
Umarım beğenmişsinizdir.
Oy vermeyi unutmayınn 💞💞
![](https://img.wattpad.com/cover/329506185-288-k859729.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kehanet/Seçilmişler (ARA VERİLDİ)
FantasyYetiştirme yurdundan ayrılmak zorunda olan genç kız yıllardır çalışıp biriktirdiği parayla ormana yakın bir ev satın alır. Ama burda garip giden birşeyler vardır. Evine ve çevresine alışmaya başlarken bir şeyler ters gidiyordur komşuları tuhaf davra...