Big Boy [gxg] Kısa Hikâye

düş gecelerime

Saat 10:34
Gözlerimi bomboş bir güne araladigimi hissediyordum. Kalkıp kahvaltı edecek halim bile yoktu. Ama neyse ki sorumluluklarımi benimsemiştim.

Bugün bi değişiklik istedim. Kahvaltıyi dışarıda yapacaktım. Üstüme beyaz bir crop, altıma dar pantolon giymiştim. Aynada kendime baktığımda kol kaslarımin ne kadar belirgin olduğunu farkettim. Bu çok mutlu etti.

Sonra dışarı çıkıp armut kafeye gittim. Buranın yakınlarda Sude' nin bahsetigi mekan vardı. Kesin yine oradadir.

Yanına gelen garsona bı serpme kahvaltı istediğimi söyleyip gönderdim.

Kafe kalabalıklasmaya başladı. Güneş gökyüzünde altın gibi parlarken insanlar aileleriyle dışarı çıkip güneşin tadını cikariyorlardi Ben dışarı incelerken telefon çaldı.

"Alo?"

"Buket Demirkıran değil mi?"

Aklıma iş başvurum  geldi. Heyecanlanmıştım.

"Evet."

"İyi günler Buket hanım. Ön Başvurunuz onaylandı..."

Gözlerim fal taşı gibi açıldı. Duyduğumla kalbim küt küt atmaya başladı. Kadının dediklerini tam olarak duymamıştım bile. Görüşmeye çağırıyorlardi. Sonunda Büşra Atlar' in yanında olabilecektim.

Garson kahvaltıyı getirip gitti. Heyecandan tüm yemeği 10 dakikada yedim. Hesabı ödeyip kafeden çıktım.

Görüşmeye çok da uzak olmayan bir yere çağırmışlardi. Çok heyecanlıydım. Kafeden çıkıp büroya doğru gittim.

Görüşme olumluydu. Vücut ölçülerimi alıp kısa bi görüşme yaptılar. Bu hafta içinde haber vereceklerdi.

Bu ise gireceğime %100 emindim. Bundan sonrası sabır işiydi.

Dustaydim. Ilık su saçlarımdan süzülüp omuzlarima akıyordu. Ve bu çok rahatlatıcıydi. Sanki suyla beraber aklımda dolanan sıkıntılı düşüncelerimde akıp gidiyordu. Geriye anı yaşadığım o güzel his kalıyordu.

Yarım saat duşta kalıp en sonunda banyodan çıktım. Oturma odasına gidip klasik Büşra Atlar tweetlerine bakmaya başladım. Her şey aynıydı. Birkaç yeni tweet dışında farklı bir şey yoktu.

Bildirim geldi. Sefa cafeye çağırıyordu. Valla dışarıda oturup bi çay içmek suan baya iyi gelirdi. Hazırlanıp çıktım. Yolda aklıma sürekli Büşranin yemyeşil gözleri geldi. Güneşte mavi olduklarını ilk defa görmüştüm. Kulaklıklarımda Flawless ile beraber cafeye doğru yürüdüm...