Big Boy [gxg] Kısa Hikâye

yabanci

Büşra'nin stüdyoda geçen boş vakitlerini dinliyordum.

"Kendimi geliştirmem lazim."

Kaşları catikken ne kadar çekici olduğunu biliyor muydu?

"Gayet basarilisin aslında. Yaptığın her şey güzel" dedim umut dolu gözlerle sevdiğim kadına bakarken.

Çok asildi. Kendini bir adım öne taşımanin derdine düşmüş, oldukça dusunceliydi.

Alışverişteydik. Akşamki davet için kendine kifayet begeniyordu. Uzun boyuyla mağazada dikkat çekici bir görüntü yayiyordu. Ben de yanında bir o yana bir bu yana onu takip ediyordum. Bir yandan fikir alışverişi halindeydik.

"Yaptığım her şey güzel olsa şuan bu konumda olmazdım" dedi siyah bir elbiseyi eline alıp incelerken. Elbiseye baktim. Bulunduğu konumdan kastı şuan hiçbir şekilde sektörde bulunmamasi miydi?

Yeri gelmişken cesaretimi topladim ve sordum "Neden geri çekildin?"

Mimimlerinde herhangi bir oynama olmadığını gördüm. Beni yeterince umursamıyor muydu? Yoksa sorumu mu?

"Sadece yeni albüm hazırlıyorum o yüzden sessizliğe çekildim"

Kısa bir anlığına bana bakıp gözlerini hemen elbiseye indirdi. Farklı hissediyordum. Yalan söylediğini hissediyordum.

Konuyu değiştirmeye ihtiyaç duyacak bir rahatsızlık oluştu aramızda. Aklıma gelen ilk şeyi soyleyiverdim.

"Bu elbise senin vücudunda daha değerli gözükür"

Duraksayip bana baktı. Utandım

"Teşekkür ederim" dedi gülümseyip. Gülümsemisti. Hoşuna gitmiştim. Ben de gülümsedim, kesinlikle enerjisi bulasiciydi.

Fakat elbiseyi bıraktı. Ve kıyafetlerin arasındaki avına devam etti. Beraber bir süre kıyafetlere bakıp akşamki davetten konuştuk.

Famous tayfasindan birkaç kişi yine bir çekirdek içi doldurmayacak sebepten parti duzenliyorlardi. Büşra balım da davetliydi. Dolayısıyla ben de.

En sonunda süper bir elbisede durdu. Yanına yaklaştım "işte bu" diye fısıldadım. Bana baktı. Bu kadar yakinimdayken bakışlarını üstümde hissetmem sagligim için iyi değildi.

" Sana alıyoruz." Dedi ve elbiseye bakmadan bana verdi.

"Gerek yok " deyip elbiseyi eline tutustursam da elinin tersiyle kolumi ittirdi. Tuhaf bir hareketti ama ısrarı keserek kabul ettim.

En son kendine simsiyah bir elbise begendi ve iki elbise yanında birkaç takiyla beraber mağazadan çıktık.

Eve giderken hiç konuşmadık. Yola bakiyordum ama aklım ondaydi. Ne düşündüğünü merak ediyordum.

Eve geldiğimizde hizlica odasına çekildi. Arkasından onu izledim. Davranışlarını anlamlandırmaya çalışıyordum.

Fazla beklemeden ben de, bana verilen odaya gittim.

Bu renksiz ve ruhsuz odayı benimsemem zaman alacaktı belli ki. Yatağımın başucunda, duvarida asılı olan doğa mazarali tablo bile bir tiksinti veriyordu.

Yatağa oturup telefonumu açtım. Magazinde neler olduğunu merak ediyordum.

Herkesin elinin altında bulunan haber sitelerinde Büşra ile ilgili yeni yazilar dikkatimi çekti.

Ünlü şarkıcı Büşra Atlar'in boşluğu hemen doldu! Yeni genç sarkici Bade ilk single'i ile Türkiye'yi sallıyor. Haberin devamını okumak için tiklayin...

Gördüğüm saçmalığa sessiz kaldım. Kafamdaki sorulara yanıt vermem, bundan birkac hafta öncesine göre daha kolay olmasına rağmen elimden bir şey gelmiyor gibiydi. Henüz fazla yabancıyım her şey için...

Düşüncelerimi dağıtan alarma baktığımda spora gitmem gerektiğini anladım.

Yerimden doğruldum ve spor kıyafetlerimi giydim. Şu siseme su doldurmak için mutfağa ilerledim.

Ev öyle genişti ki, alt katında ufak bir spor salonu bile vardı. İlk kez göreceğim için heyecanlıydim

Havlu da alıp aşağıya indim. Ortam temiz ve ferahti. Bir de kocaman bir ayna vardı. Kendime bakip egomu tatmin etmek için harika bir andı.

Bumpli halim olmasa bile kaslarimin belirgin olması çok hoşuma gidiyordu. Bu vücudu elde etmek neredeyse 4 yılını almisti ve her bir zerresine degiyordu.

Hala yeterince iyi olmadığımı hafızanın her yerine kazıdım. Ve rutin olarak sabitledigim fitness programimi uybulamaya basladim. Kulaklıkların takılı, kendimle baş başa bir saat geçirmeyi unuyordum ki yanıma yaklasan birini fark edene kadar.

İrkilerek kulakliklarima davrandım. Busraydi.

"Korkma kız. Ben de spor yapmaya geldim."

Nefes nefese cevapladim. " Spora önem verdiğini, burayı gorene kadar bilmiyordum..."

Kaşlarını yukarı kaldırarak sasirmis gibi yaptı." Nasıl ya? Karın kaslarim belli etmiyor muydu?"

Gözlerim karnına indi. "Mm, hayır. Oldukça güçsüz duruyor. Bence karın çalışmayla baslamalisin"

Büşra beklemedigim bir şekilde flortoz bir havaya büründü. "Eğer senin gibi gozukeceksem hemen baslayabilirim..."

Yerden su sisemi alıp kafama diktim. Belli ki set arasını biraz daha uzatmam gerekecekti.

"Benim gibi gözükmene de yardım edebilirim. Benim programımı deneyebilirsin istersen"

Büşra beni pek dinlemedi. Aklında farklı bir senaryo dönüyor gibiydi.

"Buket..."

"Evet?"

"Senin programında ilgilenmiyorum. Seninle ilgileniyorum."

Kalp atışlarını duyar gibi oldum. Andrenalin vücudumun her yerindeydi. Özellikle belimden aşağısı çok güzel hikayeler anlatıyordu.

"Nasıl yani?"

Büşra işleri karıştırıp oyunbozan misafir çocuğu gibi gülmeye başladı. "Karın kaslarin yani, ilgimi çektiler"

Kahkahası salonu doldurmuştu. Bozuntuya vermeden ben de gulmustum. Çok samimiyetsiz bir gulucuktu.

"Ya öyle aman aman bir şeyi yok ama..." Diye lafı ağzımda geveledim.

Terim'in soğumasından endişe duymuştum ama yaşadığım heyecan beni daha da terletmisti.

"Neyse ben devam edeyim." Diyerek kulakliklarimi taktım ve sporuma odaklanmaya çalıştım.

Büşra da aynadan bana ufak bir bakış atıp kendi egzersizlerini uygulamaya başladı

Bir an bile olsa bana karşı bir şeyler hissettiğini düşünmek, kendimi dinç hissetmemi sağlamıştı. Başımın tacı nasıl da tüm devrelerimle oynuyor...