12

736 67 17
                                    

Ve sonunda üniversite zamanı geldiğinde...

Hajun Yonsei Üniversitesi'ni kazanmıştı. Aera mezuna kalacak ve daha çok çalışıp seneye sınava tekrardan girecekti. Ben, Minho ve Taehee ise Hongik Üniversitesi öğrencileriydik artık.

Aslında bir yandan mutlu bir yandan da çok üzgündüm. Mutlu olmamın nedeni hem gidebileceğim en iyi üniversiteye gidecektim hem de arkadaşlarımla birlikte olacaktım. Üzülmemin nedeni ise sevdiğim kişi bizden uzağa gidiyordu. Onu nasıl görecektim? Eskisi kadar sık görüşemeyeceğimiz için birbirimizden uzaklaşacaktık. Onunla en ufak bir mesafenin aramıza girmesi bile benim için çok acı vericiydi.

Bir şey daha vardı. Üniversite de çok farklı bir ortamı olacaktı. Belki de bir kız arkadaşı... Sonuçta o yakışıklı, zeki ve nazik biriydi. Her kızın ideal tipiydi.

Ondan uzakta olma düşüncesi beni korkuturken yanımda Taehee, Minho ve Aera'nın hala yanımda olduğunu hatırlayınca birazcık rahatlıyordum.

Sonunda üniversiteye vardım. Burada ilk günüm...

Utangaç bir şekilde içeri girdim. Büyük salonda gördüğüm ilk boş yere oturdum. Burası liseden oldukça farklıydı. Aniden içimi bir hüzün kapladı. Lise arkadaşlarımı çok özlemiştim. Keşke o zamanlar birbirimizin kıymetini bilebilseydik.

Öğretmen bize çoğu şeyi anlattı. Kurallar, dersler falan filan...

Burası çok güzel bir üniversite sayılmazdı ancak bu bölümden bölüme değişiklik gösterdiği için benim bölümüm için gayet güzeldi. Ancak bir nevi tıp okuyacağım için beni epey zorlanacaktım.

Bu beni biraz korkutsa da arzuladığım meslek için değerdi sanırım.

Dersler bitti. Gün boyu kimseyle konuşmamıştım. Onlar da benimle aynı şekilde.

Elime kitaplarımı alıp dışarı çıkacakken kapıda Minho belirdi.

"Ahjung!"

Gülümseyerek el sallıyordu. Ben de gülümsedim ve ona doğru ilerledim. Kızların yarısı bir yandan fısıldaşıp bir yandan bize bakıyordu.

Görmemiş sayarak Minho'nun yanına ulaştım. Elini omzuma koydu.

"Naber?"

"İyi. Ya sen?"

"İyi ben de. Sana yurda kadar eşlik etmemi ister misin?"

"Çok naziksiniz Bay Minho."

"Her zaman." Göz kırptı.

Beraber yürümeye başladık.

"İlk günün nasıldı?" Dedim.

"Fena değildi. Tabii tüm kızlar bana hayran oldu. Hepsi tüm gün peşimdeydiler. Eh, bu beklediğim bir şeydi elbette."

"Ya ya..." Dedim gülerek.

"Senin nasıldı? Baksana, sana asılan oldu mu? Söyle de keseyim cezasını."

Omzuna yavaşça vurdum.

"Doğruyu söylemek gerekirse kimseyle iletişime bile geçmedim."

"Neden? Kendini insanlardan bu kadar uzaklaştırma."

"Uzaklaştırmadım Minho. Sadece konuşmaya çekindim. Tüm okul hayatımı iki kişiyle geçirdiğim için arkadaş edinmede senin kadar becerikli değilim doğrusu." Dedim kaşlarımı çatarak.

Birden durdu ve yüzüme doğru eğildi.

"Sen adımı ciddi bir biçimde söyleyince bu yakışıklı adamın kalbi dayanmıyor. Ah kalbim!"

Abartılı bir tavırla elini kalbine götürdüğünde ona bıkkın bir ifadeyle bakıp yürümeye başladım.

Beni dinlemediğini biliyordum. Her zaman bir çocukluk peşindeydi.

Bana yetiştiğinde yüzüne bakmadan hızlı bir soru sordum.

"Taehee nerede?"

"Futbol antrenmanı varmış. Eve geç gelecek."

Ve duyduğunuz gibi; Minho ve Taehee beraber bir ev tutmuşlardı. Çok şanslıydılar bence. Yurt biraz... Gerici bir ortam. Bana hiç uygun değil.

Yurda vardığımızda Minho başımı okşadı.

"Gir hadi içeri. İyi geceler."

"İyi geceler."

Ben içeri girene kadar bekledi. Daha sonra yurda girip direkt yatağıma uzandım. Elim istemsizce Hajun'un numarasına kaydı. Aramalı mıydım? Ah boşver. Daha ilk günden yapmamalıyım.

Ya da mesaj atmalıyım! Onu sadece sevdiğim kişi olarak düşünmem yanlış. Sonuç olarak o benim çocukluk arkadaşımdı ve üniversitede ilk gününü sormam gayet normaldi.

Hızla mesaj kutuma girdim.

Yoon Ahjung

Hajun selamm
Naber??

Zaten aktif olduğu görülüyordu. Birkaç saniye sonra da cevap geldi.

Go Hajun

İyidir prenses
Senden naber?

Prenses mi... Kalbim heyecanla atarken mesajı yıldızladım ve mesaja geri döndüm.

Yoon Ahjung

Üniversitede ilk günün nasıldı?

Go Hajun

Vasat

Dersler çok zor ve ben şimdiden tembellik yapmaya başladım hahaha

Yoon Ahjung

Sen bir de benimkini sor

Kitaplara şöyle bir baktım da dersler o kadar ağır ki...

Go Hajun

Senin yapabileceğine eminim güzellik

Bu arada en yakın zamanda ben Aera ve sen buluşup biraz kritik yapmamız lazım

Burada herkes çok rüküş giyiniyor! Tanrı zekadan verip zevkten almış galiba

Yoon Ahjung

Cidden mi!

Merak ettim şuan

Bu hafta sonu bizim evde nasıl olur?

Go Hajun

Mükemmel olur

Her neyse şuan gitmem gerek prenses

İyi geceler uykunu iyi al!

Yoon Ahjung

İyi gecelerr

Telefonu kapatıp yatağımın yanındaki şarja koydum. İçim rahatlamıştı aslında.

Hajun eski Hajun'du sanırım. Değişmesinden çok korkuyordum.

Rahat bir nefes alarak uyumak için gözlerimi kapattım. İstemsizce gülümsüyordum. Ancak Hajun için değil Minho için.

İyi bir arkadaştı ve varlığı beni mutlu ediyordu. Şimdi düşününce bana her konuda destek oluyordu.

Galiba hayatta ki en büyük şansım Minho, Aera, Hajun ve Taehee gibi dostlarım olmasıydı.

İstemeden gülümsememi genişletip uykuya daldım.

Selammm
Nasılsınızz
Umarım iyisinizdirr
Bölümü beğendiyseniz oy vermeyi unutmayınn 💞💞
Sizlerin seviyorum, kendinize iyi bakın, hoşçakalın 💗💞💗💞

𝐻𝒾𝓂. /𝐿𝑒𝑒 𝑀𝒾𝓃𝒽𝑜/Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin