tu vas me détruire // minsung

10; kafesin biri kuş aramaya çıkmış

I Monster - Who Is She?
Lana Del Rey - Shades of Cool

***

Okuldan mezun oldukları sene, tam herkesin reşit olup ikincil cinsiyetlerinin ortaya çığtığı dönem, ortalık iyice karışmıştı.

Mezuniyete birkaç ay kaldığı zaman birbirinden önemli ailelerinin çocukları yavaş yavaş yetişkinlerin aralarına karışmaya başlamış, doğal olarak da bir sürü rekabet başlamıştı.

Sanki bir gece de birbirinden güzel omegalar doğmuş gibi bir zamandı.

Eğlenceli olmadığı söylenemezdi. Özellikle bazı alfalar arasında çıkan kavgaları izlemek çok keyifliydi.

Aileler en uygun buldukları kişilerin çocuklarıyla kendi çocuklarını nişanlamaya çalışıp, aynı zamanda istemedikleri insanlardan onları korumayla uğraşmışlardı.

Her şey şenlik zamanı gibi kaotik, eğlenceli ve bunaltıcıydı.

Jisung bu olayları izlemeye bayılmıştı. Her şey devam ediyor olsa da artık biraz durulmuştu olaylar ve bazen o karmaşayı özlüyordu.

Annesinin yanında korumalar olmadan dışarıya çıkmasına izin vermediğini hatırlıyordu. Ya da Changbin ve Chan'dan biri olmadan çıkmasından korkuyordu.

Jisung bu durumu gayet normal karşılamıştı. Çünkü ne kadar çok önemli ve güçlü insanların yaşadığı bir bölgede yaşıyor olsa bile çok korkunç hikayeler de duymuştu.

Jisung ilgiye bayılırdı. Sadece aldığı ilgi için yaşardı.

Herkesin önceden tahmin ettiği omega oluşu sonunda gerçeklik bulduğunda hayatının en eğlenceli günlerini yaşamıştı.

Sadece o değil, kendi çevresinde onun gibi herkesin gözdesi haline dönüşmüş olan beş altı omega daha vardı.

Jisung dün gece duyduğu bir şeyden beri o omegalardan sadece birini düşünüp duruyordu.

Seungmin'in aylarca peşinden koşup kendini defalarca rezil ettiği, sessiz, gizemli ve ölümcül bir güzelliği olan omega.

Jisung sadece Seungmin'e bir kez bile yüz vermeyeşiyle eğlendiğini hatırlıyordu. Uzun siyah saçları ve çekik yeşil gözleri olan bu güzel omega onun için hiçbir zaman ne bir tehdit ne de bir arkadaş olmuştu.

Zaten kendisi de kimseyle pek konuşmazdı.

Ama Jisung sabahın beşinde odasının bir köşesinde oturmuş tırnaklarını yerken aralarında hiçbir sorun yaşanmamış olan bu omegayı nefretle düşünüyordu.

Gecenin üçünde eski okulundan arkadaşı olan biri tarafından aranmıştı. Jisung bu kadar önemli olan şeyin şeyin ne olduğunu merak ederek anında uyandığında mezuniytten bu yana çok da yakın olmadığı ses ona öyle bir şey demişti ki Jisung panikten midesinin takla attığını düşünüyordu.

Sadece arayanın değil, gecenin bir yarısı eski arkadaşlarının neredeyse hepsinin öğrendiği şey şuydu:

Bu tatlı omega gerçekten de senelerce kimseye yüz vermeyip kapalı kutu olarak dolaşmasının acısını iyi çıkartmıştı ve yanında nedense Jisung'u da sürüklemek istermiş gibi hissetmişti.

Dediğine göre yazdan beri herkesin gözdesi olan aşırı çekici, bekar ve muazzam alfa Lee Minhoşi(!) kızgınlık dönemlerinden birini her nasıl olduysa bu omegayla birlikte geçirmişti.

Buraya kadar her şey normaldi. Kızgınlık dönemlerinde omega ve alfalar anlaşarak birbirlerine yardım ederdi. Jisung Minho'yla yaşadığı o geceden sonra alfanın kızgınlık dönemleri hakkında düşünmeyi bırakmıştı, en azından kendini buna zorluyordu.