ESARET

Bölüm 9-2.kısım

Not :Sınır dolduğu taktirde yeni bölüm gelecektir.Sizler için çok uzun bir bölüm yazdım,lütfen satır aralarına ve bölüm sonuna düşüncenizi yazın..🕊🕊

#Sınır : 120 vote 350 yorum

Medyada :Leyla Miroğlu

Evimize doğru yol alırken Bahozun arkadaşları arkadan korno çalıp hareketli kürtçe şarkılar açarak bizi takip ediyordu.Sanırım damadı gerdeğe uğurlama töreni gibi bir şeydi.Heyecandan konuşacak bir şey bulamıyordum,Bahoz ise sessizliğime karşılık dikkatini yola veriyordu.Sonunda evimize vardığımızda kapıyı Bahozun annesi Zozan hanım ve büyük yengesi Berfe açtı.Kaynanam memnuniyetsiz bakışlarla bana bakarken eltim kıskanç bakışlarıyla üzerimdeki altınlara bakıyordu.Bahoz arkadan sesleri gelen arkadaşlarına doğru yönelirken Zozan hanım yatak odasına geçmemi söyledi.Dediğini yaptığımda peşimden gelip başımda durdular.Utangaçlıktan onlara bakamazken kaynanam elinde büyük bir ahşap kutunun kapağını açıp konuştu

-Düğünde takılan altınlarının devamı buradadır küçük gelin.Üstündekileri de çıkartıp buraya koyasın

Dediğini yapıp çıkartmaya başladığımda bir an bitmeyecek diye düşündüm.Altın kemer ve gerdanlığım dışında o kadar çok bilenzik ve tam altın takılmıştı ki Berfeden yardım istedim.Hepsini çıkartıp kutuya koyduğumda kaynanam elini öpmem için uzattı.Mimiklerinde anladığım kadarıyla üzerimde otoriter baskı kurma isteği vardı,gene de büyüğüm olduğundan saygısızlık etmek istemeyip elini öptüm.

-Takılarını iyi yerde muhafaza edesin.

(Başımı tamam anlamında hafifçe salladığımda kutuyu çekmecenin üzerine bıraktı.Daha sonra Berfeye bakıp uyarıcı bir ses tonuyla son sözünü söyleyip odadan çıktı )

-Adetleri iyi öğret,oğlumu memnun etmeyi bilsin !

Sanki oğlunun malıymışım gibi konuşması hoşuma gitmedi.Ona hiç saygısızlık etmedim ama eğer ki beni hor görüp diğer gelinlerine yaptığı gibi her şeyime karışıp ezmeye çalışırsa kendimi tutamayabilirdim.Az önce ki tavrını önemsememeye çalışarak Berfeye baktığımda alayla bana bakıp kulağıma doğru eğilerek konuştu

-Sormak istediğin bir şey var mı diyeceğim ama sen zaten önceden öğrenmişsindir.

Sözleri ile beni utandırıp kızdırmak istiyordu.Bahozun tüm ailesi evlilik kararımızdan beri bana düşmanmışım gibi davranıyorlardı.Onların sözlerine alınıp üzülmem için resmen yarışa girmiş gibiydiler ama bu sefer onlara istediğini vermeyecektim.Başımı dik tutup gözlerinin içine baktım,cevap dahi vermeye tenezzül etmediğimi belli eden bir mimikle ona baktığımı görünce sinirlenip duağımla yüzümü kapattı ve sonrada uyarıcı bir sesle

-Bahoz gelene kadar bu şekilde bekle.Onu mutlu etmeye çalışır bu aileye de uygun bir gelin olursan kazançlı çıkarsın.

Dedi ve odadan çıktı.Kazanç olarak gördüğü şeyin mal mülktü.Benim için Bahozun mal varlığının bir önemi yoktu,inanır mısınız hiç merak edipte sormadım.Ailesinin sanki Bahozu ellerinden almışım gibi tavrı sanırım eşi olduğum için tüm servetine ortak olmamdandı.Eyşanın söylediklerine göre Bahozun tüm akrabaları ona gelip yardım istiyordu,onların nezlinde ben dışarıdan gelin geldiğim için Bahoza engel olurum sanıyorlardı.Oysa benim insanlara yardım etmesi hoşuma gidiyordu,bir gün ailesi zorda olsa benden düğün altınlarımı isteseler tek bir kelime laf bile etmeden verirdim...Dışarıdan Bahozun arkadaşlarının onun sırtına vurarak içeriye itme seslerini işittiğimde az önce olanlar ve düşüncelerim zihnimde toz bulutu gibi uçup gitti.Bir an çok heyecanlaydım çünkü onunla tam anlamıyla evliydim ve artık hayatlarımız birdi.