oct/1964
o gün nasıl oldu da yolun plak dükkanına düştü? nasıl oldu da benim çalıştığım dükkana düştü? nasıl oldu da benim vardiyama denk geldin? hepsi birer tesadüf müydü? bu kadar tesadüf aynı anda olabilir mi? ne oldu da o gün dikkatini çektim? oysa o güne kadar senelerce aynı kasabada hatta aynı mahallede yaşıyorduk. bir kaç kez göz ucuyla bana bakman dışında bir kez olsun dikkatini çekmemiştim. senin için hayaletten farksızdım. okulda bile. aynı sınıfta okumamıza rağmen gözün ben dışında herkesi görürdü. ne oldu da sadece beni görmeye başladılar? bunu hep düşünüyorum, hep. sen yanımda olduğunda bile içimden hep bunları sorardım kendime. sana sormaya çekinirdim. nedenini bilmiyorum, sadece çekiniyordum. kuşkularımı duymanı istemiyordum belki de.
yazları hep o plak dükkanında çalışırdım. kendimce birikim sağlamaya çalışıyordum. güya dünyayı gezecektim, yeni piyano alacaktım, kendi evim olacaktı. hiçbiri gerçekleşmedi. fakat dünyayı gezdim. seni o dükkanın penceresinden izlerdim. siyah deri ceketin ve motorsikletinle herkesi etrafına toplamıştın. herkes bayılırdı sana. yaz güneşi miydi seni öyle ışıl ışıl parıldatan yoksa parlayan güneş sen miydin?
kasabanın gözdesi ve yakışıklı genci lee minho. herkes seninle birlikte olmak için can atardı. siyah-gümüş motorsikletinle bir tur atmak için etekleri tutuşan kızlar tanırdım. o zamanlar farkında değildim, sen ve motorunun arka koltuğu benim olacaktı. kollarımı beline sararak yaptığımız yolculuklardan kalan rüzgar hâlâ saçlarımı kıpırdatıyor. eskisi kadar güçlü değiller. senin ara sıra kulaklarıma üflemen kadar zayıflar. ne garip değil mi? gerçekten de benim miydin minho? bana ait olduğunu hiç hissettin mi?
dükkanın önünden bir çok kez geçerdin ama hiç dönüp bakmazdın. bense seni izlemeden bir an bile geçiremezdim. diğer kızlardan farksızdım anlayacağın. ne zaman başladım seni sevmeye bilmiyorum. ne zaman son bulur onu da bilmiyorum. çünkü görünüşe bakılırsa seni sevmem için yanımda olmana gerek yokmuş. şimdiki güne kadar merak ediyorum, o gün dükkana neden geldiğini. o plağı kime aldın? ya da parmakların plaklarda gezinirken gözlerin neden benim üstümde geziyordu?
