| 𝗪𝗮𝗿 𝗢𝗳 𝗛𝗲𝗮𝗿𝘁𝘀 | ʳᵃᶠᵉ ᶜᵃᵐᵉʳᵒⁿ

🄰🄻🅃🄸

Sınır 6 vote

İyi okumalar dilerimm

*

Nova gününün yarısını yakın arkadaşlarıyla sörf yaparak geçirmişti. Yorulunca da eve dönüp hızlı bir duş almış ve birkaç saatlik uykuya dalmıştı.

Uyandığında kazınan midesini doyurmak için mutfağa indi. Ailesi çoktan akşam yemeği yemişlerdi. Nova ailesini çok kez yemek için onu uyandırmamaları konusunda uyardığından, kimse onu uyandırmaya çıkmamıştı.

Mutfağa ilerlerken içeri bakmaya karar verdi ve kapıdan içeri girdi. Sadece Cole ve Mr Sam vardı geniş odada. Annesinin hastanede nöbete kalacağını biliyordu. Peki ama Topper neredeydi? İçten içe ona kızgın olsa da onu merak etmişti.

"Topper nerede?" Sesi, abisinin ve babasının ona bakmasını sağlamıştı.

Cole ilk yanıtı veren oldu. "Verandada olması lazım." Nova anladığını belli etmek için başını salladı.

"Günaydın kızım. Biz de birazdan yatacaktık." Mr Thornton şakasını yaptıktan sonra televizyona döndü. Nova ise komik olmayan bu cümleye istemsizce birkaç saniye sırıttı.

Odadan çıktı ve mutfakta bir şeyler hazırlayıp yiyerek karnını doyurdu. Yemek üstüne canı tatlı bir şeyler istediği için markete gitmeye karar verdi.

Aldığı parayı telefon kılıfına sıkıştırırken "İstediğiniz bir şey var mı?" diye sordu abisine ve babasına. Babası tekli koltukta otururken abisi büyük koltukta uzatıyordu.

Baba oğul aynı anda konuştu.

"Yok güzelim."

"Yok kızım."

Nova başını hafifçe sallayarak onayladı ve verandaya ilerledi. Vücudunun yarısını sürgülü cam kapıya yaslayıp biraz dışarıya doğru eğildi.

"Markete gidiyorum. Bir şey ister misin?"

Topper telefonundan başını kaldırdı. Nova'yı gördükten sonra birkaç saniye etrafına bakıp başka biri var mı diye baktı. Sadece o ve kız kardeşi vardı. Yüzündeki şaşkınlık 10 metre öteden belli olacak cinstendi.

"Beyaz çikolata olabilir." Topper belli belirsiz gülümsedi.

"Peki." Nova bir adım geriye çıkarak geriye döndü ve markete gitmek üzere evden ayrıldı.

Nova kısa bir yürüyüşün ardından market reyonları arasında geziniyordu. Elindeki 4 çikolatayla cips reyonuna ilerledi.

"Nova Thornton?"

Arkasından gelen erkek sesiyle eğildiği yerden kalkarak arkasını döndü. Barry elindeki alkol şişeleriyle karşısında duruyordu.

"Uzun zaman oldu görüşmeyeli ha?"

Nova onu onaylarken "İki ay kadar." dedi ve cips reyonuna dönerek sözüne devam etti. "O kadarı sana fazla değil mi?" dedi şişeleri kastederek.

Barry istifini bozmadan arkası dönük kıza cevap verdi. "Misafir ağırlıyorum. Bize anca yeter. Daha doğrusu ona." Sesindeki ima kolayca fark edilebilecek kadar belirgindi.

Nova yaptığı imayı anlayıp önünü döndüğünde Barry bunu bekliyormuş gibiydi.

Genç kız cevabını bildiği soruyu Barry'e yöneltti. "Kimmiş misafirin?"

Barry sırıttı. "Senin sevdiğin ve hatta hayran olduğun biri."

Nova yüzüne yapmacık bir gülümseme yerleştirdi. "Leonardo Dicaprio'yu evinde ağırlayabilecek kadar şanslı olduğunu bilmiyordum."

Barry onun dediğine belli belirsiz göz devirip cevap verdi. "Rafe."

Nova iç çekip buz dolabına ilerlerken "Hayran olduğum bir Rafe tanımıyorum, Barry." dedi.

Barry onu takip ederken Nova'nın anlayacağını bilerek cümleye girdi. "Tekrar başladı."

Nova duyduğuyla aniden durdu. Barry ona çarpmaktan son anda kurtulmuştu. "Ne demek tekrar başladı? Ona verdin mi?"

"Ben vermedim, vermek de istemedim. Beni zorladı."

"Kafana silah falan mı dayadı?" Nova alay ve sinir arasındaki sesiyle sordu.

"Evet."

"Sana inanmıyorum. Hatta, senden o zıkkımı aldığına da inanmıyorum. O bana söz vermişti."

"Ve ayrılarak tüm sözlerini yutmasını sağladın."

"Sana inanmıyorum, Barry. Lütfen uzaklaş." Nova içecek reyonunda göz gezdirirken onu umursamadığını hissettirmeye çalıştı.

"Evimin yolunu biliyorsun." Barry son cümlesini söyleyip kasaya ilerledi.

Nova, onun dediklerini düşünürken geriye dönüp çoktan ona bakan Barry ile karşılaşınca bakışlarını kaçırdı.

Barry doğru söyluyor olabilir miydi?

Rafe tekrar uyuşturucuya başlamış olabilir miydi?

Ne yazık ki cevapları bilmiyordu.

Daha fazla oyalanmadan aldıklarıyla kasaya ilerleyip parasını ödedi ve kısa yürüyüş sonrası eve vardı.

Şimdi gece boyu düşünecek bir sorun daha vardı.