VİRÜS:0001 ( Ara Verildi...)

ADRESLER

NOT: ASLINDA BÖLÜM DAHA UZUN OLACAKTI AMA BİRKAÇ PROBLEMDEN DOLAYI YAZAMADIM.
UMARIM SİZİ TATMİN EDECEK KADAR UZUN BULURSUNUZ VE UNUTMADAN YORUMLARINIZI VE OYLARINIZI DA BEKLİYORUM.
İYİ OKUMALAR😘

Sırtım buz kesmiş, boğazım ağrıyordu ve gözlerimi açamayacak kadar yorgun hissediyordum kendimi.
Zor da olsa gözlerimi açınca bana bakan bir çift göz ile karşı karşıya geldim. Kimdi bu adam ve ben neredeydim?
Son yaşadıklarımın hafızama bir anda akın etmesiyle hızla doğruldum.

" En son o adam, o adam..."

"Merak etme ölmedi."

Tekdüze ve soğuk sesin geldiği yöne dönünce o bir çift gözün sahibini gördüm.
Biraz daha dikkatli bakınca kafesteki bu bıçaklı adamı tanıdım.

"CANAVAR!"

" Ben de Ali Yağız, tanıştığımıza memnun olduğum söylenemez doğrusu."

Geriye doğru sürünerek bu küstah canavardan uzaklaştım.
O sırada merdivenlerden koşarak inen Ecrin' i gördüm.
Nefes nefese kalmıştı.

" Sa-sana su getirdim."

Ben sudan bir yudum alırken Ecrin ise cebinden çıkardığı astım ilacını kullanıyordu.
Demek oluyordu ki bana Ecrin' in ilacını vermişlerdi.

"O-Oya iyi misin?"

Sude' nin bu sorusuna sadece gülüp geçmek geliyordu içimden.
Onun yüzünden burada, bu halde olmam yetmiyormuş gibi hiçbir şeyden o sorumlu değilmiş gibi soru sorması beni deli ediyordu.
Sude' ye dönerek

" Film çarptı sanırım, e canlı olunca ister istemez böyle oluyor."

diye sertçe çıkıştım. Bizi adamakıllı bir sinemaya götürseydi bunların hiçbiri olmayacaktı.
Doğrulmaya çalışırken bacağıma bıçak gibi saplanan bir kramp yüzünden yanımda duran Ecrin' e tutunmak zorunda kaldım.

" O- Oya!"

Bu Ecrin astım krizi geçirmemden sonra benimle biraz fazla ilgilenmeye mi başladı yoksa bana mı öyle geldi.

Ecrin' in kolumu sıkı sıkı tutan ellerini ayırıp merdivenlere yöneldim. Bu sırada canavarın bana seslendiğini duydum.

" Dantel misin, nakış mısın bilmem ama bir teşekkür iyi olurdu."

Bu adam neyin kafasını yaşıyordu acaba? Ne yapmıştı da benden bir teşekkür bekliyordu. İstifimi bozmadan yürümeye devam ettim.

Aslında çok şey yaptı.

" Beni korkudan öldürmek üzere olduğun için teşekkürler."

Kafe adı altındaki vahşet salonundan çıkıp bir taksiye bindim. Beni sinema diye - onların deyişiyle - canlı sinemaya getiren bu insanlarla bir daha asla aynı arabaya binmeyecektim. Yol boyunca babacan bir tavır takınan şoförü dinlemek ve tahriş olmuş boğazımı ovmakla meşgul olduğumdan Sude ve Ecrin' in hiçbir aramasına cevap vermedim.

Eve dönünce halama gerçeklerden tamamen uzak bir hikâye anlatıp odama geçtim.
Ayrıca bir daha onlarla bir yerlere gitmek istemediğimi de bildirmeyi unutmadım.
Halamın nedenimi öğrenme çabalarına karşı öne sürdüğüm tek bahane ise ikisinin çok hareketli ve patavatsız oluşları oldu.
Ilık bir duş alıp yatağıma uzandım ve çok geçmeden uykuya daldım.

________________

"Bırakacaksın diyorsam bırakacaksın!"

" Ha - hayır yapma!"

" Sana dedim, o adamdan uzak dur dedim."

"Vu- vurma lütfen."

"Neden ha, neden?